alideniz

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
alideniz okumak istiyor.
Tehlikeli Oyunlar

Hikmet Benol, toplumdaki yoğun kargaşanın temelinde yatan gerçekliği araştırırken, gerçeklerle içtenlikle ilgilenmenin toplumu yönetenlerce tehlikeli görüldüğünü seziyor ve oyun oynuyormuş gibi ilgilenme yolunu seçiyor. Kişinin kendiyle savaşmasını ve yenmesini, kendini dönüştürmesini önemli bir sorun olarak algılamaya çağıran, çarpıcı ve sarsıcı bir roman.

Hikmet Benol, toplumdaki yoğun kargaşanın temelinde yatan gerçekliği araştırırken, gerçeklerle içtenlikle ilgilenmenin toplumu yönetenlerce tehlikeli görüldüğünü seziyor ve oyun oynuyormuş gibi ilgilenme yolunu seçiyor. Kişinin kendiyle savaşmasını v... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
alideniz okumak istiyor.
Tutunamayanlar

Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar'ı Berna Moran, hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı olarak niteler. Moran'a göre Oğuz Atay'ın mizah gücü, duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikler, Tutunamayanlar'ı büyük bir yeteneğin ürünü yapmış, yapıttaki bu yetkinlik Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır. Küçük burjuva dünyasını zekice alaya alan Atay saldırısını, tutunanların anlamayacağı, red edeceği türden bir romanla yapar. Tutunamayanlar, 1970 TRT Roman Ödülünü kazanmıştı.

Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar'ı Berna Moran, hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı olarak niteler. Moran'a göre Oğuz Atay'ın mizah gücü, duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikle... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
alideniz kütüphanesine ekledi.
Yeraltından Notlar

Bütün diğer romanlardan sonra yazmak istediğim bir itiraf roman vardı...Bu romana bütün yüreğimi vereceğim, kanımı akıtacağım. Sürgün yıllarımda, yatağıma yatmış, iç çözümlemeler yaparken, hüznün altında ezildiğim anlarda bu kararı verdim...Bu roman benim için öyle değerli ki, benimle öyle bir bütünleşmiş ki... Onu başyapıtım yapmak istiyorum...(Fyodor Dostoyevskinin kardeşine yazdığı mektuplardan.)

******

Yeraltından Notlar, Dostoyevskinin yaratıcılığında bir dönüm noktasıdır. Dostoyevski bu yapıtında yepyeni bir anlatım denediğini, Müzikteki geçişleri bilirsin. Bu da tıpkı öyle olacak. Birinci bölümdeki gevezelikler, ikinci bölümde yerlerini ani bir katastrofa bırakacak, şeklinde ifade eder yazdığı bir mektupta.Yapıtın ideolog baş kişisi, Dostoyevskinin sonraki yapıtlarındaki Raskolnikov, Terentyev, Karamazovlar gibi tüm anti-kahramanlarmı önceleyen bir arketip niteliğindedir. Bu anti-kahraman dönemin edebiyatındaki genel eğilimin aksine ne soylu, ne de küçük burjuvadır. Sosyal çevresi tarafından aşağılanmaktan acı çeken, içinde bulunduğu toplumsal şartlara bireysel bir isyan geliştiren küçük bir memurdur. Dostoyevski bu isyanın özüne dönemin aydınlatınca pek hoş karşılanmayan paradoksal düşünceler yerleştirerek 1870lerin Rus aydınlarına da kıyasıya bir eleştiri getirir. Kimi çevrelere göre yapıt, varoluşçuluğun edebiyattaki ilk yansımasıdır.

************

Yeraltından Notlar, insanın özündeki bencil duyguların ve çaresizliğin, kendisini gerçkleştirmesinin sınırlarını ironik ve abartılı ögelerle pekiştirilerek anlatıldığı bu romanda, usta Rus yazarı Dostoyevskinin kaleminden, günlük yaşamın sorunları içinde bunalan tüm çağların çelişkili insanını bulacaksınız.
Yeraltından Notları okurken düşünecek, eğlenecek, yorulacak ve sarsılacaksınız.

************

Yerin altında akıl-eylem-crdem ilişkisini sorgulayan bir insan için yerin üstünde, yani modern dünyada gezinen adımlar ne ifade eder? Modern dünyanın dayatmalarına karşı kişinin yalnızlığı bilinçli bir tercih mi yoksa bir yenilgi midir? Ya da gerçekten yerin altında olan kimdir?
Gerçek dünyadan kendini soyutlamış bir kişinin iç çatışmalannı ve hezeyanlarını konu alan Yer altından Notlarda Dostoyevski, bu soruları cevaplayarak varoluşun temellerine iner ve bireye yönelik psikososyal tahlillerde bulunur.
Dostoyevski okumalarının olmazsa olmazlarından kabul edilen bu çok önemli romanda yazann dalıa sonra yazdığı tüm büyük romanların ipuçlarını bulacaksınız.

************

(...) Eğer Dostoyevski, tıpkı Shakespeare gibi, insanoğlunun kendini, hakkındaki görüşünü değiştirerek zenginleştirecek kadar büyük bir yazarsa, Yeraltından Notlarda yeni bir insan görüşünün ilk belirtilerini okuyor ve bu büyük keşfin nasıl yapıldığını neredeyse görüyoruz. Başarısızlık ve mutsuzluk Dostoyevskiyi kazananların, haklı olanların ve mağrurların ruhsal dünyasından iyice uzaklaştırmış, Rus halkına -ve kendisi gibi olanlara- yukarıdan bakan Batıcı aydınlara bir öfke duymaya başlamış, Batıcılıkla savaşma isteğiyle, Batı eğitimi alarak yetişip bir Batı sanatını (roman sanatını) kullanıyor olmanın arasına sıkışmıştır. Yeraltından Notlar bütün bu ruhsal durumlardan geçen bir hikâye yazma isteğinin ya da bütün çelişkileri inandırıcı bir şekilde kucaklayabilen bir kahraman ve dünya yaratma gayretinin sonucudur.

************

Bu notlar ve yazarı tümüyle bir hayal ürünüdür. Bununla birlikte, etrafımıza şöyle bir baktığımızda, bu notların yazarı gibi olanların aramızda yaşamasının yalnızca mümkün değil, aynı zamanda gerekli olduğunu kabul ederiz. Ben, yalnızca yakın bir geçmişin sıkça rastlanılan tiplerinden birini okuyucularıma tanıtmak istedim. Bu tip, hâlâ yaşamakta olan bir kuşağın temsilcisidir. Yeraltı adını taşıyan bu bölümde, bu kişi kendisini ve düşüncelerini anlatırken, toplumumuzda neden bulunduğunu, bulunmasının niçin kaçınılmaz olduğunu sanki açıklamak ister gibidir. İkinci bölüm ise bu kişinin yaşamındaki bazı olayları anlatan gerçek anılarıdır.

************

Suç ve Cezadan kısa süre önce yazılmış olan Yer Altından Notlar (1864), Dostoyevskynin edebi çıraklığının bitişini gösterir. Sonraki eserlerinde ahlaki sorularının birçoğunu, çekirdek halinde bu kitapta ele alır. Dostoyevsky, insanlığın bütün hastalıklarının düzensizlik ve mantıksızlıktan kaynaklandığına ve mantık yürütmek yoluyla düzeltilebileceğine inanan çağdaşları arasında yaygın olan pozitivizme, gözü peklik ve psikolojik kavrayışın eşi örülmemiş bir şekilde saldırır. Geniş zekasının, isyankar ve geçici iradesi tarafından kösteklendiği isimsiz kahramanın durumunu anlatırken, Dostoyevsky, karşı konulmaz kaprisleri ve meydan okuyan ıstırabının, modern insanların olduğu kadar Nietzsche, Freud, Sartre gibi düşünürlerin ne eğilimlerinin habercisi olduğu, yeni bir edebi kahraman oluşturmuştur. ...

************

Hayatını yabaniliğe varan bir yalnızlık içersinde geçiren bir adamın öyküsü Yeraltından Notlar. Mantık denen şeye bir tekme atıp, tüm matematikçileri cehennemin dibine yollamak isteyen çelişkilerle dolu garip bir adamın Yeraltı diye isimlendirdiği kendi münzeviliği, ya da kendi karanlık bilincine çekilerek olayları ve insanları değerlendiren zeki, ama ne yazık ki zavallı birinin...Belki de Dostoyevskinin yazarlık yöntemini kavramada bir anahtar görevi gören Yeraltından Notlar, insanı, hem kişisel hem de ruhsal değişimi ve çelişkileriyle ele alan güçlü bir Dostoyevski klasiği.

******

Bütün diğer romanlardan sonra yazmak istediğim bir itiraf roman vardı...Bu romana bütün yüreğimi vereceğim, kanımı akıtacağım. Sürgün yıllarımda, yatağıma yatmış, iç çözümlemeler yaparken, hüznün altında ezildiğim anlarda bu kararı verdim...Bu roman ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
alideniz kütüphanesine ekledi.
Kazaklar

1863te yayımlanan Kazaklar, Tolstoyun yarı-otobiyografik kitaplarından biridir. Genç ve zengin bir Moskovalı olan Olenin, daha sahici bir hayat arayışıyla Rus ordusuna yazılıp Kafkaslara gider. Birliğiyle yerleştiği bir Kazak köyünde, bir yandan tabiatın ihtişamı karşısında sarhoş olur, bir yandan Kazak ve Çeçenlerin kaba güçlerinden etkilenir, bir yandan da köylü bir kıza duyduğu aşkın karşılıksız kalışıyla, kısa süreli de olsa ruhsal bir uyanış yaşar. Capcanlı ayrıntılar, aşk acısı ve tabiatın güzellikleriyle örülmüş bu güçlü hikâyeyi Leyla Soykutun Rusça aslından yaptığı çeviriden okuyacaksınız.Dilimizde yazılmış en güzel hikâye.Ivan TurgenyevKazakları okurken, her satırda, her kelimede yepyeni, hakiki bir sanat buldum.William Dean Howells

******

Dönemin Kazaklarının ve yöresel kahramanlarının, Tolstoyun geniş hayal gücü ve şiirli diliyle anlatıldığı yapıt, Rusça aslından ve tam olarak Nedim Önal tarafından Türkçeleştirilmiştir.

************

Kabına sığamayan bir Rus gencinin kendini bulmak için gittiği Kafkasyada kazaklar arasında geçirdiği bir yılı anlatan bu roman Turganyeve göre Rus romanının en güzel örneklerinden biridir.
Bu roman Rus genci Olenin, Kazak Yeroşka, Luka, güzel Mariana ve görkemli Kafkas Dağlarının şiiridir.

************

Yazar Servet Somuncuoğlunun bir küçük iz üzerine Kazakların peşine düşmesinin yarattığı bir sevgi öyküsü. 1700lü yıllarda Rusyadaki vatanlarından ayrılmak zorunda kalan Kazaklar ve Malakanlar ülkemize yerleşip Anadoluyu ikinci bir vatan bilirler. Taa ki 1962 yılında gerçekleşen geri dönüş yaşanana kadar. Rusyaya geri dönerler dönmesine ama kalplerinin bir yarısı bu topraklarda kalır. Yazar Servet Somuncuoğlu kitabı yazış nedenini önsözde şöyle anlatıyor: u kitaba biraz da macera olsun diye başlamıştım. İşte bu macera tutkusuyla Kazakların ve Malakanların hikayesine ulaştım. Bu hikayeyi de paylaştım sizlerle. Tarih; bir bilinmezler ve açmazlar dünyası değil, aksine son derece zevkli ve keyifli yolculukların ülkesi. Bu ülkede izler aramak, izlerin peşinden bilinmeyene ulaşmak her zaman mümkün. Bir küçük işaretin beni ve sizi nereye götüreceğini bilmek için, satırlarıma devam ettim. Şimdi gerçeklerle düşlerin birbirine karıştığı yolculuğumuz, içinizden geldiği gibi devam etsin, derleyip toparladığımız bu küçük izin peşinden...

************

Büyük Rus yazarı Lev Tolstoyun ilk yapıtı olan Kazaklar, iki karşıt dünyanın çarpıcı bir üslupla karşılaştırılmasıdır. Bu iki farklı dünyadan biri çeşitli kültürlerin etkisi altında yaşayan ve kibarları oluşturan aristokratların, diğeri ise, kendi geleneklerine sıkı sıkıya bağlı ve başka bir kültürle karşılaşmamış olan halkın dünyasıdır. Tolstoy, dağlarda yaşayan Terek Kazaklarını anlatırken bu insanların ülkeden kopuşlarının nedenlerini, içinde bulundukları koşulların onları nasıl savaşçı kıldığını gerçekçi bir üslupla sergiler.Kazaklar: Kültürlerin çatışması.

************

Kazaklarda insanın doğal durumuyla toplum tarafından bozulmuşluğu arasındaki karşıtlığı ustaca işleyen Tolstoy, bu sade insanların yaşantısında adeta bir çıkış yolu bulmaya çalışmaktadır

************

Rusyadan aldığım mektuplarda, ordaki tanıdıklarımın en yakınların bana acıdıklarını öğreniyorum.Bence hepiniz değersiz ve acımasız insanlarsınız!...Siz mutluluğun ne olduğunu ve yaşamayı bilmiyorsunuz.Her gün benm gördüğüm şeyleri görmeli ve anlamalısınız.Dağların doruklarındaki ulaşılmaz karı görmelisiniz.Biz kadının, insana Tanrı elinden çıkmış ilk kadın da böyleydi diye düşündüren hiç bozulmamış saygınlığını ve güzelliğini görmelisiniz.O zaman kimin yaşamını yıktığına, sizin mi yoksa benım mi, kimin, gerçekten yanlış yaşadığına karar verebilirsiniz.Oyunlarınız ve düşlerinizle ne denli acınacak, ne denli utanılacak durumda olduğunuzu bir bilseniz! Yaşadıığım kulubelerin, ormanların ve aşkı, sizin sosyete salonlarınızla, kadınların takma saçlara beslenmiş pomatlı saç lüleriylei doğal olmayan dudak büzüşleriyle, gözlerden saklanan zayıf, çarpık bacaklarıyla karşılaştırdığım zaman bütün varlığım baş kaldırıyor�

************

Tolstoy Kazakları 30lu yaşlarının ortasında, mutluluğu aradığı bir dönemde kaleme almıştır.Romanın kahramanı Olenin de Tolstoy gibi, Moskovanın kibar çevreleri etrafında dönüp durmaktan sıkılmış, farklı hayatların peşine düşerek Kazakların arasında yaşamaya başlamıştır.Hayatında yepyeni bir sayfa açan Oleninin Kazak mıyla tanışması ve bir Kazak kızına âşık olması etrafında gelişen hikâye, aynı dönemde yaşayıp birbirinden alabildiğine farklılıklar gösteren iki toplumu mukayese ederek, hayatın faklı yorumlanış biçimlerini gözler önüne serer.

************

Yazar iki farklı dünyayı çarpıcı bir üslupla inceler. Dağlarda yaşayan Terek Kazaklannı anlatırken, bu insanların ülkelerinden kopuş nedenlerini, içinde bulundukları koşulların onları nasıl savaşçı kıldığını sergiler bütün gerçekçiliğiyle. Doğayı ve doğa ile başbaşa yaşama özlemini saf bir aşk çerçevesinde anlatır. Sanat gücünü ve düşünce derinliğini en açık şekilde ortaya koyar...Arayış ve krizlerle dolu bir hayatın derin yansımaları, onu sıradan bir yaşamın içine çeker ve hayatın anlamını halkın yalın inancında bulur. Farklı iki dünya, çeşitli kültürlerin etkisinde yaşamını sürdüren aristokratlar ve kendi geleneklerine sıkıca bağlı, başka kültürlerle karşılaşmamış, yabanıl ve dövüşken Kazakların dünyası...İnsanın doğal durumuyla toplum tarafından bozulmuşluğu arasındaki bu karşıtlıkta, sade insanların yaşantısında görür çıkış yolunu ve aşkın gerçek yüzünü keşfeder.

******

1863te yayımlanan Kazaklar, Tolstoyun yarı-otobiyografik kitaplarından biridir. Genç ve zengin bir Moskovalı olan Olenin, daha sahici bir hayat arayışıyla Rus ordusuna yazılıp Kafkaslara gider. Birliğiyle yerleştiği bir Kazak köyünde, bir yandan tabi... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
alideniz kütüphanesine ekledi.
Şato

Egemenliğin kurumsallaşmış alanı olan bürokratik düzeneğin dişlilerine takılıp kalmayı, ileriye doğru bir adım bile atamamayı görünürleştiriyor Şato ile Franz Kafka; sınırlarının genişliği kestirilmeyen bir yerleşimde, Yeryazımcı kahramanıyla, statükoyu kırmayı, iktidarın nerelere kadar yayılıp örgütlenebileceğine ilişkin bir taslak çıkarmak deniyor; olanca mutsuzluklarına rağmen, özgürleşemeyen, belki de özgürleşmek istemeyen köylüleri o bildik, acılı alaylı biçemiyle okurun bilincine kazıyor.

Egemenliğin kurumsallaşmış alanı olan bürokratik düzeneğin dişlilerine takılıp kalmayı, ileriye doğru bir adım bile atamamayı görünürleştiriyor Şato ile Franz Kafka; sınırlarının genişliği kestirilmeyen bir yerleşimde, Yeryazımcı kahramanıyla, statük... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
alideniz kütüphanesine ekledi.
Dava

1883-1924 Çek asıllı Avusturyalı öykü ve roman yazarı. İnsanın korkularını, yalnızlığını, kendi kendine yabancılaşmasını ve çevresiyle iletişimsizliğini dile getirmiştir. Çok farklı açılardan yorumlanan yapıtlarını, konu ve biçim açısından edebiyat tarihinin belirli bir akımı içerisine yerleştirmek zordur. Kafka’nın yaşamı ve kişiliği ile ilgili önemli ipuçları mektupları ve günlüklerinde yer alır. Günlükleri onun kişiliğinin anlaşılmasında, çevresiyle zor ilişki kurabilmesinin ve evlilikten kaçmasının nedenleri konusunda yardımcı olur. Kafka’nın çevresiyle ilişkilerini en aza indirgeyerek kendini yazarlığa verdiği yaşama biçimini ve dünyasını açığa vurur. Dava; kahramanın açıklayamadığı bir nedenle alışageldiği yaşamından uzaklaştırılıp yepyeni bir çevreye gözlerini açmasıyla başlar. Belli bir suçu olmamasına karşın kendini savunma çabasına düşer. Hiçbir yargıçla yüz yüze gelmez, roman boyunca yargı mekanizması içinde kaybolup gider.

1883-1924 Çek asıllı Avusturyalı öykü ve roman yazarı. İnsanın korkularını, yalnızlığını, kendi kendine yabancılaşmasını ve çevresiyle iletişimsizliğini dile getirmiştir. Çok farklı açılardan yorumlanan yapıtlarını, konu ve biçim açısından edebiyat t... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Daha Fazla Göster

alideniz şu an ne okuyor?

alideniz şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.