Ali'm (Bir Türk Masalı, #2)

En Son Değerlendirmeler

8 puan

http://bayansafirmavi.blogspot.com.tr/2015/02/kitap-yorumu-alim-isil-parlakyildiz.html

8 puan

                            ◆ Ali'm ◆     

➯ Duygu'nun kanı, Aslı'nın aşkı, Sedat'ın sol kolu Ali'm...

✯ Duygunun ardından hevesle aldım kitabımı elime ∩▂∩

→ Başlangıç kısmında geçmişe gidiyoruz
ஜ Geçmişle ilgili bazı cevaplar az da olsa netleşiyo

~ ~ ~

❋ Ali'mi okudukça, onu hissettikçe içim burkuldu benim  ╯︿╰

↬ Bir an kitaba sarılıp "Alimm.. Annemm.. gel annem kimler üzdü seni, anlat bakim , çok mu sevdin sen bu Aslı'yı" diye felan geziniyodum evde ∩﹏∩

▷ Dediğim gibi ilk Aslı&Ali kısımlarında Ali'nin içindeki acıklı, aşklı, kırgınlıklı cümlelerinde bende perişan oldum olmasınada bunların ilişkileri ilerledikçe Aslı'ya daha çok üzülesim geldi  ╯△╰
▶ Dahasında ise ikili üzüntüye bağlayacaktım resmen

◇ Büyük bir aşk var ortada ancak iki acılı ve hayata kırgın kalpte yanında  ╯︿╰

~ ~ ~

✺ Tabi ana karakter Alimizle, Ali'me kendine has konuşma biçimiyle kitaba şen/can katmış ∩▽∩

♔ Kitap kapağı tam bir Ali'yi temsil ediyo
➠ Ayraç da çok güzel değil mi?

^Çok sevdim ben her türlü ∩﹏∩

⇨ Ali'm tam anlamıyla yontulmamış odun parçasıydı cidden
✮ Aslı'nın tüm sözleri yakışır kıvamında
♔ Lakin özü böyle ya devemin ∩▂∩ bir şeyde diyemiyorum

⇨ Aslı'yı çok sevdim ben  ^_^
✿ Çok tatlı bir karakter ❀
♡ Ali'mle aşkları büyülü ve bir o kadar tutkulu ∩▂∩

ღ Hercai arzuların edebi aşka dönüştüğü Bir Türk Masalı daha... ღ
↪ iste bu cümle tam manasıyla kitabı özetliyor


▪ Kitap yerinde bitsede
⇨ Daha ilerisini olabilirdi bence
❈ Ben Duygu'nun sonunda Ali'nin hayatına dair şeyler okudum ama orda okuduklarımın Ali'mde geçmemesi... Bilmiyorum eksik gibi geldi ●︿●
↷ O ilerleyen olayları iki üç sayfa da olsa okumayı isterdim kesinlikle
↬ Öyle işte ﺴ

✴ Duygu'dan da iki tık geride kesinlikle

~ ~ ~

⇒ Ali'mi seviyorum, sevdim

☞ İlk kısımları durağan geçse de devamıyla akıcılığını yakaladı
✺ Yazım boyutu büyüktü, hızlıca okuyup bitirmelik kıvamında zaten

❃ Olaylar güzelce ilerledi, sevdim; ancak Ali'nin uğraştığı iş kitapta çok yer aldığını düşünüyorum tamam, onların üstü kapalı işleri var ama anlatıcı Ali olduğundan işleriyle de iyice tanışmış, okumuş oldum ama birazcık beni sıktı gibi, bilemiyorum ﺴ

♔ Karakterler Duygu'dan da aşina olduğum kişilerdi
Öyle işte ^_^

➥ Ali'mi severek okuma dileğiyle...

❣ İyi Okumalar ∩▂∩

9 puan

serinin devamı gibi olmaması çok cazip "Duygu" adlı romanına sanki farklı bir boyuttan bakmamızı sağlamış. gayet başarılı :)

10 puan

Keşke bitmeseydi dediğim kitaplardan. Belki edebi bir katkısı yok ama hikaye son derece canlı ve gerçekçi anlatılıyor. Bir o kadar da içinde tutku, sevgi ve hayata dair konular barındırıyor. Çok beğendim gerçekten. Merakla devamını bekleyenlerdenim...

9 puan

"Duygu merhametim,Annem vicdanım,Aslı aşkımdı..." ah Ali'm der susarım..

7 puan

http://illekitap.blogspot.com.tr/2015/01/isl-parlakyldz-alim-bir-turk-masal-2.html

~~~*~~~

Aşk tedavisi sevdiğinin kollarında olan bir hastalıktı
ve ben
bu hastalığın pençesinde kıvranıyordum.

~~~*~~~

Veeeeeeeee karşınızda Ali Aral!!!! Yorumuma Ali'nin sözlerinden biriyle başlamak istedim ve nasıldı ama :) (bknz: yukarıdaki alıntı)

Duygu'yu okurken hep dediğim gibi. Sedat ile Bekir de kimmiş Ali varken ;)

Cidden beklentilerimden daha iyiydi. Duygu'yu okurken eğlendim, kızdım, bazen aşkla beraber romantizme bağladım ama Ali'm bambaşka bir şey çıktı. Duygu'da duyguları biraz daha derin yazabilirdi dedim ama bunda da bazen öyle cümleler ve çıkmazlarla duygular aktarılmıştı ki... Süperdi!

Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Ali Aral, birgün Harem'de bir karmaşanın içerisinde kalan Aslı'ya yardım eder ve İstanbul'un ileri gelen ailelerinden birinin (aile dediğime bakmayın kabadayılarından birinin) kızı çıkınca işler sarpa sarar. Ali ve Aslı zorla evlendirilirler, ikisi de istemedikleri bir evliliğe zorlanmış olmanın verdiği duyguyla her ne kadar birbirlerinden nefret ettiklerini düşünseler de aslında kalpleri birbirleri için atmaya başlar.
Aşk ve nefret arasında ince bir çizgi vardır derler ya, işte Aslı ve Ali o çizginin aşk olan kısmına geçiş yaptılar. Her ikisi de kabul etmek istemedi ama kabul ettiklerinde ve bunu kendilerine ve birbirlerine itiraf ettiklerinde bile hiçbir şey kolay olmadı.

İşte kitapta Aslı ile Ali'nin aşkının filizlenmesini, kedi köpek gibi dalaşmalarını okuyoruz.

Eğer bir aşk romanı okuruysanız, romantik, hafif eğlenceli, biraz atraksiyonlu, aşk dolu bir kitap okumak istiyorsanız bu kitaplara bir bakın.

8 puan

çok sıcak içten karakterler, sevdi mi sapına kadar seven adam gibi adamlar..... kitapta herşey var. Işıl Parlakyıldız'ın kalemini seviyorum. Kitabın sonunda mutlu bir gülümseme ile kapağını kapatıyorsunuz.

8 puan

Ali'm i bitirmiş bulunmaktayım, itiraf etmem gerekirse ilk kitaptan bir tık aşağıdaydı, bu kitapta bambaşka bir Ali ile karşılaştım, adamın içinden bildiğin Hulk çıktı : ) kitap boyunca Ali'nin kaç yüzünü gördüm sayamadım, dengesiz,öküz,esprili,sadist, adam resmen kafamı çorbaya çevirdi :)

Serinin bu ikinci kitabında Ali'm in hikayesini okuyoruz, onun geçmişine doğru bir yolculuk yapıyoruz, henüz on yaşında iken babasını kaybettiği zamanlara dönüyor, acısına ortak oluyoruz, annesi ile birlikte para kazanmaya çalıştığı balık tezgahının kokusunu alıyoruz, ve her şeyi değiştiren o ana tanık oluyoruz, annesini rahatsız eden, ekmeğine mani olan o pislik herifi, balık tezgahına yatırıp doğradığı o andan itibaren, Ali'm artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı bir hayata adım atıyor..

Her şerde bir hayır var dedikleri bu olsa gerek diyorum, zira gittiği ıslahevinde Sedat'la tanışması, belkide hayatın Ali'ye bir şans verme şekliydi, Sedat onun kurtuluşu oldu, sonra Bekir girdi hayatlarına ve ardından Duygu, gittikçe büyüyen, birbirlerine hayatlarını emanet edecek kadar değer veren kardeşlere, koca bir aileye sahip oldu Ali'm ..

Bu kitapta tüm aile yine bir aradaydı, hiç birinden mahrum kalmıyoruz,olaylar birbirini kovalıyor, kafaya sıkmalar, adam dövmeler, son hız, ayrıca kalabalık ev ahalisine yeni katılanlar var ki, bunlardan biri Alim'in geçmişinde bıraktığı en büyük acısı , onun eksik yanı ..

Aslı, Alim'in başının belası,ilk kitapta harem de başlayıp Duygu'nun evinde son bulan gürültülü bir tanışmaları olmuştu,kızın ilk zamanlardaki tavırlarına ifrit oldum desem yeridir, kaba, ağzı bozuk , şımarık, dengesiz bir kızdı, babası istanbul'un önde gelen yeraltı adamlarından Arnavut Ethem olunca, zor bir hayatı olmuş orası belli, annesinin trajik ölümü de üstüne tuz biber ekmiş, ama okuyunca bu dengesizliğinin nedenlerinin, sadece şımarıklıktan kaynaklandığına emin oldum :)

İkilinin oldukça dengesiz bir ilişkisi var,zorunlu bir evlilik yaptılar, kız kaşındıkça Ali hırpaladı, hırpaladıkça sevdi, sevdikçe dengesizleşti, dengesizleştikçe iyice hırçınlaştı,Aslı adamı manyak ettikten sonra az biraz durulmaya başladı,ama kızdaki dengesizlikte aynen baki,aşık oldu kocasına, bu kez o yaklaştıkça Ali'm onu itti, sevdiğini bir türlü gösteremeyince, ve üstüne kızın beklediği o iki kelime de ağzından çıkmayınca, olaylar iyice şirazesinden çıktı, Ali'm de ne yapsın çareyi kafaya sıkmakta, kemik kırmakta buldu, bir yandan kırdığı kemiklerin sesiyle rahatlarken, aynı anda iç sesiyle yaptığı esprilere gülmesi, benim de akıl sağlığımı bozdu :)

Kitapta, Levent karakterini de çok sevdim, Ali'm le birbirlerinin dilinden çok iyi anlıyorlar, onların sahneleri çok ama çok eğlenceliydi :)

Serinin son kitabı Bekir'i çok merak ediyorum, umarım okumak kısmet olur :)


Not: Bu seriyi çok sevdim öncelikle onu belirteyim ama belirtmeden geçemeyeceğim başka bir konuda , " SIR" serisi ile aralarındaki benzerlikler ve bildiğim kadarıyla SIR serisi bu seriden çok daha önce yazıldı ...

10 puan

Ah Ali'm yaaa !
Yazarin ilk Kitabi olan #Duygu'dan sonra Ben Ali'm asik olmustum ki Ali'm okumak cok uzun surdu ama sonunda tek bir nefesle okudum bittirdim.

Hikayeyi siz zaten Duygu kitabindan biliryorsunuz. Bu kitapta fark bagzi olaylar ve Ali'm ile Aslıyi anlatir.
En guzel yaniysa Ali'im agzindan anlatilmasiydi.

"Onun yasadigi ask, kadinlarin ilgisine siginmak,kokusunda rahatlayip,bedenlerinde var olmakti sadece... Anlikta olsa sevilmeyi seviyordu hepsi bu! Guvensiz sevgisiz bir o kadar duygusuzdu... o Al nam-ı diyar Ali'm bir o kadar uslanmaz..."

Ah Ali'm Ah...
Okadar cok kahkaha attim ki okurken... Ama bir okadarda gozlerimin doldugu ve gorusumun bulaniklastigi yerler olsu.
Yine duygusala bagladim isi okurken ya pes bana !

"Yeterli degil bu iki kelime! Seni kendimden, aldigim nefesten, yasadigim bu lanet hayattan bile cok seviyorken o iki kelime tasiyamiyor bizi."

Ah bu adami bana verin ben seveyim ya. Neyse toparlayalim lafi uzatmaya gerek yok cogunuz zaten.okudu cogunuz onu taniyorsunuz bu adam yuzunden.birgun oglum olursa.adi kesinlikle Ali'm olucak okadar !

"Duygu merhametim, Annem vicdanim, Asli askimdi..."

9 puan

Duygu'dan aşina olduğumuz Ali bu sefer baş rolde. Duygu'ya bayılmıştım Ali'm de bir o kadar güzeldi yine bitmesin istedim yine onlarla yaşadım. Tekrar teşekkür ediyorum Işıl Parlakyıldız'a. 9 vermemin sebebi de yazım yanlışları ve Türkçe katliamıydı az olsa görmezden gelinebilirdi ama rahatsız edecek derecede yazım yanlışı olması kitabın mükemmelliğine gölge düşürmüş.

Yine de harika bir kitaptı çok sevdim ben bu aileyi..

8 puan

yazarın anlatım tarzı aynı,ama ne diyeyim duygu gibi alamadım burada..Orada hakikaten duygu yoğunluğu çoktu..bunu da tavsiye ederim eğlenceli bir kitap ama aralarda biraz sıkıldığım için olaylar biraz uzatılmış yıldızları bu yüzden kırdım..

8 puan

"Duygu merhametim, Annem vicdanım, Aslı aşkımdı..

Ahhh Ali'm ahhh ... Bazen kahkaha attığım bazen duygulandigim (özellikle annesiyle ilgili kısımlar ) ama genel olarak tebessümle okuduğum güzel eğlenceli bir kitap sevdimm.. ama benim icin bi duygu kesinlikle degill...

***
Yeterli değil bu iki kelime Aslı! Seni kendimden, aldığım nefesten, yaşadığım bu lanet hayattan bile çok seviyorken o iki kelime taşıyamıyor bizi."

***
Gülüşünde yer gök silindi. Neredeyse onu gönderdiğime pişman olacak bir gülüştü bu. Evet emindim. Şu Eros dedikleri aşk tanrısı beni tam kıçımdan vurmuştu.

***

"Ben ki hiç ağlamaz Ali! Ben ki kırılan kemik sesinden zevk alan Ali! Ben ki bütün derdini içine gömüp gülüşlere saklanan Ali! Ben ki sevmeyi beceremediği için ömrüm dediği kadını özgür bırakan Ali gözündeki yaşları tutmakta zorlanıyordu."

8 puan

Aslında bu kitap da oldukça iyiydi ; ama Duygu'ya nazaran puanı böyle :\
"Ben ki hiç ağlamaz Ali! Ben ki kırılan kemik sesinden zevk alan Ali! Ben ki bütün derdini içine gömüp gülüşlere saklanan Ali! Ben ki sevmeyi beceremediği için ömrüm dediği kadını özgür bırakan Ali gözündeki yaşları tutmakta zorlanıyordu."

7 puan

Huhhh!!.. Sonunda Ali'm keyfimi bitirdim.. :) Duygu'nun sonlarında zaten Ali ve Aslı'nın aşağı yukarı nasıl bir çift olacaklarını az çok anlamıştık.
İtiraf etmeliyim ki Alim'i Duygu kadar sevemedim. Çok kaba davrandığı noktalardan mı kaynaklandı yoksa tüm merakla beklediğim kitaplar bende bu etkiyi mi yapıyor bilemedim ama yinede sevmedim demeyim ya Alim'e ayıp olur Utanıyorum. Aslı'ya çok kaba davrandığı noktalarda o kız nasıl oldu da ona tahammül etti vay canına dedim :)
Önceden kitabın paylaşılan bir kısmını okumuştum . Belkide okuduğumdan çok keyif alamadım. Önceki halini okuyanlar için şunu söyleyebilirim ki; kitapta değişen bazı noktalar var. Spoiler vermemek için yazmıyorum :)

Ali'nin içindeki terkedilmişlik duygusundan dolayı zavallı Aslı'ya bi sevdiğini söyleyemedi. "Yazık lan Ali sana" demekten alamadım kendimi. :/
Yine tebessümle okuduğum tatlı romantik komedi kitaplarının arasında yerini aldı ama Sedat'ın yerini aslaa.. Öptüm.


"Aslı"
"Immm" o nasıl bir inlemektir. İçim sızladı. Yahu bu kız benim yüzümden ne çekti be!. Kapıyı açıp "Aslı kay kenara" dedim. Uyumaması için bir bahaneydi.
"Ya öne geçsene rahatımı bozdun" dediğinde içim rahatladı. İyiydi, çünkü sesi gayet gür çıkıyordu.
"Gel" dedim ve onu kaldırıp kolumun altına aldım. Ters ters bana baktı ama bir sokuldu bana ki içim eridi. Allah'ım benim içime ne oluyordu lan! Eriyor, sızlıyor, titriyor... Lan Eros seni bir bulayım, kendime aşık etmezsem tükür yüzüme... :))))


***

"Duygu merhametim, Annem vicdanım, Aslı aşkımdı.. "

9 puan

Ali'm in o çılgın kafasında nelere dönüyor bir bir öğrendim bu kitapta. Tasvirler ve duygular beni benden aldı. Hayır diyorum ki kendi kendime bir insanın öküzlüğü nasıl devam et aslanım deme isteği bırakır insanda. Kesinlikle muhteşem bir kitaptı. Yavaş yavaş sindire sindire okuması lazım insanın. Kitapta sadece ali'nin bakış açısını okumak ayrı bir güzeldi. Bence Aslı'nın bakış açısını da eklemek kitabın büyüsünü bozardı.

Ali'nin bakış açısından çocuğu olduğunda ve onu ilk kucağına aldığında nasıl hissettiğini okumak isterdim. Kısmet değilmiş.

10 puan

Bir Türk Masalı serisinin ikinci kitabı olan Ali'm bitti ama ben de bittim. "Ali Aral nam-ı diğer Ali'm"

Duygu'nun yorumunda Ali'yi çok sevdiğimi dile getirmiştim zaten ama şu an tekrar söylemek istiyorum. Ah Ali'm ne güzel insansın sen! Tamam öküzlükleri falan da yok değil ama gülü seven dikenine katlanır. Öncelikle dışarıdan bakınca yani Duygu'yu okurken öküz ve esprili tarafını görmüştük Ali'nin ama bu kitapta içini gördük onun. Kimselere kolay kolay göstermediği hatta yeri geldiğinde kendisinden bile sakladığı acılarını... Evet öküzlükleriyle sinir etti, tatlılığıyla güldürdü ama acısıyla da üzdü. Özellikle annesiyle ilgili kısımlar gerçekten çok etkiledi beni. Hani annesinin kapısına kadar gidip karşısına çıkmaya cesaret edememesi falan... Of be Ali'm!

Ay öküzlükleri de fena sinir etti ama. Aslı'ya hak vermeden edemedim yani... Gerçi Aslı da az damarına basmadı kuzumun. Tabi bir de Levent'le olan dostluğu... O ikisi bir araya gelince ne tatlı oluyor öyle. Birbirleriyle uğraşmaları falan resmen sevimlilikten ölecekler! Duygu da birçok şeyi okuduğumuz için bu kitap tekrar gibi olur diye düşünmüştüm ama Işıl abla beni yanılttı. Eğer varsa sizin de öyle korkularınız hiiç merak etmeyin bu kitap bambaşka tabi bir şeyleri anlayabilmeniz için Duygu'yu okumuş olmanız lazım o ayrı.

Bir de keşke Ali'nin Aslı'nın hamile olduğunu öğrendiği kısımları da okuyabilseydik. Neler hissetti Ali'm o an çok merak ediyorum. Onun dışında her şey iyi hoş da bilmiyorum sadece benim kitabımda mı sorun vardı ama yazım hataları çok fazlaydı. @indigokitap'a seslenmek istiyorum buradan lütfen ama bir Ali kolay yetişmiyor. Dikkat edelim bunlara :) Yorumumu Alim'in "Duygu merhametim, annem vicdanım, Aslı aşkımdı." sözüyle bitiriyorum.

7 puan

Bu çok büyük umutla beklediğim bir kitaptı ancak beni tam anlamıyla tatmin ettiğini söyleyemem. Evet asla bir hayal kırıklığı yorumunu yapamam. Özellikle bazı kısımlarını çok sevdim ve bazı yerlerinde çok güldüm; ama 1,5 ay içerisinde "DUYGU"yu 3 kere okumuş ve 4 gözle "ALİ'M"in çıkmasını bekleyen bir insan olarak ya benim çok büyük beklentilerim vardı ya da kitap tam olarak beklentilerimi karşılayacak kadar iyi değildi. Yani 3 kere daha Duygu'yu okurum ama Alim'i bir daha okurmuyum bilemedim.

Bu arada Duygu ile ilgili yaptığım yorumda dile getirdiğim iki eleştirimin de Ali'm ile ortadan kalktığını söyleyeyim. Çok güzel süprizler vardı okumak istediklerime dair. Belki de Işıl hanım'ın yazdığı kitap değil değil Ali'm hayalkırıklığı oldu bende. Tam olarak hayalimde yaşattığım gibi çıkmadı. Hakikaten öküzdü bir çok yerde. O da bende biraz sinir yaptı sanırım. Sedat'la Duygu'nun aşkını bin kere tercih ederim. Ama yine de Duygu'yu sevenler mutlaka okuyun demeden de duramayacağım.

geri ileri