Güvercin

En Son Değerlendirmeler

6 puan

Bankada bekçilik yapan birinin, bir sabah kalkıp kapısının önünde bir güvercine rastlaması ve ondan iğrenip evi terk etmesini anlatıyor.

7 puan

Yazarından dolayı merak edip aldığım bir kitaptı.Koku'yu gerçekten çok beğenmiştim bunun da ona yakın tarzda bir kitap olacağını sanmıştım ama bu tamamen farklı tarzda,öykü tadında kısacık bir romandı.

Konusu çatı katında yalnız yaşayan bir adamın,bir gün kapısının önünde güvercin görmesiyle başlayan bir hikayesi var.Baş karakterimizin,zaten kitapta çok az karaktere rastlıyoruz;iç çekişmeleri,kendiyle savaşı,yaşadığı gerilimi yazar çok güzel hissettirmiş.Zevkle okudum.

Ufak bir not düşeyim;Koku gibi bir kitap olduğunu düşünürseniz hayal kırıklığı yaşarsınız.Ama beklenti olmadan okumaya başlarsanız ve bu tarzı seviyorsanız hoşunuza gidebilecek bir kitap.

Profil Resmi
5 puan

Kitabı kavrayamadım ya da çok ağır geldi.

8 puan

"İnsanlara güvenilmeyeceği, huzur içinde yaşayabilmenin ancak onları kendinden uzak tutmakla olabileceği sonucunu çıkardı."

Profil Resmi
9 puan

Metafor nedir ve nasıl oluşturulur konulu bir ders verecek olsam okutacağım ilk kitaplardan biri budur. Bazı adamları anlayabilmek için alegorinin ne olduğunu kavramak, simgelerin dünyasında gezmek, insana dair derin gözleme ortak olmak ve apaçık cümlelerle aslında puslu bir ifadenin derinine inmek gerekir. Yalnızlığı ve insanın soyutlanışını Kafka ile birlikte en iyi anlatan adamlardan biridir Patrick Süskind. Güvercin (Die Taube) de en bilinen romanı koku (Das Parfum)'dan çok daha kapalı, mecazlı bir novelladır. İmgesel anlatımı açık anlatıma yeğleyen her okur için baş ucu kitaplarından biri olur Güvercin.

Profil Resmi
9 puan

http://misafircocuk.blogspot.com/2013/03/patrick-suskindin-guvercini.html

7 puan

http://moonlightcat13.blogspot.com/2017/12/guvercin-patrick-suskind.html

10 puan

Terk edilmenin insan psikolojisinde yarattığı yıkımı, insanların birbirlerinin hayatları üzerindeki etkilerini, büyük bir ustalıkla anlatmış Patrick Süskind. Kafka'nın Dönüşüm'ü gibi.

9 puan

Kem küm etmeden direkt olaya giriş yapan,harika tasvirleri olan,akıcı bir kitaptır.Yeri gelir kahrama karşı empati duyar acıma hisleriniz kabarırken yeri gelir bizzat kahramanın kendisi oluverirsiniz.

''Hayatının ilk dönemlerinde yıkıcı iki badire atlatan Jonathan Noel’in tek arzusu, hayatının geri kalanını olaysız geçirip zamanı geldiğinde huzur içinde hayata gözlerini yummaktır. İkinci dünya savaşı sırasında önce annesi sonra da babası toplama kampına götürülür. Henüz çocuk yaşta yetim kalan Jonathan, amcası tarafından yetiştirilir. Gençlik yıllarında evlenmeye karar verir. Fakat evlendiği kadın bir başkasından hamiledir. Evliliğinin ilk aylarında kadın onu terk eder. Yaşadığı olaylar Jonathan’ı çok etkilemiştir. O kadar ki artık hiç kimseyle bir ilişkisi olsun istemez. Paris’te tek odalı bir evde, her türlü ilişkiden uzak ve kendisine göre güvenli bir hayat kurmuştur artık. Bir bankanın güvenlik görevlisi olarak çalışmaktadır. Kirasını düzenli olarak ödediği odasının tapusunu yakın zamanda alacaktır. Hayatının her gününü planına göre geçiren Jonathan tapusunu aldıktan sonra görevini tamamlamış sayacaktır. Bundan böyle geriye, olaysız geçen hayatının son günlerini beklemek kalacaktır.''


Bu tür bir adamın birgün bir güvercin görerek nasıl da tekdüze yaşamından sıyrılışını hayatını sorgulayışını ve yaşadığı anksiyeteyi anlatır. Özellikle bir dilenci ile kendini karşılaştırdığı iç çatışmaları dikkatle okunmalıdır.

geri ileri