Bilgelik Tohumları

Ben de bir çiftçiyim ve birkaç tohum ektim. Onlar filizlendi ve şimdi çiçeklendiler. Benim bütün yaşamım bu çiçeklerin kokusu ile dolu ve bu koku sebebiyle şimdi farklı bir dünya dayım. Bu koku bana yeni bir doğuş verdi ve şimdi artık sıradan gözler tarafından görülür değilim. Daha önce görülmeyen ve bilinmeyen kapalı kapılar benim için açıldı ve artık ben gözler aracılığıyla görülmeyen bir dünyayı görüyor, kulakların duyamadığı müziği duyuyorum. Bulduğum ve bildiğim her ne ise akmaya istekli; tıpkı dağ şelaleleri ve kaynakların akışları gibi ve okyanusa doğru acele ediyor. Hatırla, bulutlar su ile dolu oldukları zaman yağmak zorundalar. Ve çiçekler koku ile dolu oldukları zaman, kokularını özgürce rüzgârlara yaymak zorundalar…ve bir lamba yandığı zaman, ışık ondan yayılmak zorunda.

Bunun gibi bir şey gerçekleşmekte ve rüzgârlar bazı devrim tohumlarını alıp benden götürüyor. Hiçbir fikrim yok; hangi alanlara inecekler ve kimler onlara eğilim gösterecek? Sadece şunu biliyorum ki bu tohumları yaşamın, sonsuzluğun ve ilahi olanın çiçeklerinden elde ettim ve hangi alana inerlerse, tam oradaki zemin ölümsüzlüğün çiçeklerine dönüşecektir. Ölümsüzlük ölümde gizlidir ve ölüm yaşamdır; tıpkı toprağın içinde çiçeklerin olması gibi. Fakat toprağın potansiyeli, tohumun yokluğunda asla gerçekleşemez. Tohumlar açıkça gösterilmemiş olanı açıkça gösterir ve belirtilmemiş olana ifade verir. Her neyim varsa, her neysem, ilahi bilincin tohumları gibi vermek istiyorum. Bilgi ile neye erişilirse -bilmek- aşk onu bolca paylaşır. Bilmekte kişi Tanrı'yı bilir; aşkta kişi Tanrı olur. Bilgi ruhsal disiplindir, aşk tamamlanmaktır.
(Tanıtım Bülteninden)

Ben de bir çiftçiyim ve birkaç tohum ektim. Onlar filizlendi ve şimdi çiçeklendiler. Benim bütün yaşamım bu çiçeklerin kokusu ile dolu ve bu koku sebebiyle şimdi farklı bir dünya dayım. Bu koku bana yeni bir doğuş verdi ve şimdi artık sıradan gözler tarafından görülür değilim. Daha önce görülmeyen ve bilinmeyen kapalı kapılar benim için açıldı ve artık ben gözler aracılığıyla görülmeyen bir dünyayı görüyor, kulakların duyamadığı müziği duyuyorum. Bulduğum ve bildiğim her ne ise akmaya istekli; tıpkı dağ şelaleleri ve kaynakların akışları gibi ve okyanusa doğru acele ediyor. Hatırla, bulutlar su ile dolu oldukları zaman yağmak zorundalar. Ve çiçekler koku ile dolu oldukları zaman, kokularını özgürce rüzgârlara yaymak zorundalar…ve bir lamba yandığı zaman, ışık ondan yayılmak zorunda.

Bunun gibi bir şey gerçekleşmekte ve rüzgârlar bazı devrim tohumlarını alıp benden götürüyor. Hiçbir fikrim yok; hangi alanlara inecekler ve kimler onlara eğilim gösterecek? Sadece şunu biliyorum ki bu tohumları yaşamın, sonsuzluğun ve ilahi olanın çiçeklerinden elde ettim ve hangi alana inerlerse, tam oradaki zemin ölümsüzlüğün çiçeklerine dönüşecektir. Ölümsüzlük ölümde gizlidir ve ölüm yaşamdır; tıpkı toprağın içinde çiçeklerin olması gibi. Fakat toprağın potansiyeli, tohumun yokluğunda asla gerçekleşemez. Tohumlar açıkça gösterilmemiş olanı açıkça gösterir ve belirtilmemiş olana ifade verir. Her neyim varsa, her neysem, ilahi bilincin tohumları gibi vermek istiyorum. Bilgi ile neye erişili... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

263 sayfa
Nisan2014 tarihinde, Ganj Kitap tarafından yayınlandı


ISBN
9786055006013

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

tarçınportakal Dr.Watson
2 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski