Ve Dağlar Yankılandı

7 puan

şimdiii, çok fazla beklentiyle, deli gibi heyecanlanarak alınmış, kapağına, arkadaki tanıtımına ölünmüş bir kitap. daha önce iki kitabına hayran olunmuş, beni perişan etmiş muhteşem bir yazar.
çok etkileyici başladı, yine anlatım şahane, betimlemeler hayran kalınacak cinsten. ama ilk etapta dikkat çeken - çeviriden olduğunu sanıyorum- cümlelerde zaman sorunu. geniş zamanda anlatırken geçmiş zamana geçmiş örneğin. başlarda, anlattığı masalda dikkatimi çekti fakat masal anlatıldığı için kasıtlı yapmış olabileceğini düşündüm. ileride de pek çok kez karşılaşınca şaşırdım doğrusu.
çok iyi bir başlangıç, içimi acıtmaya başladı, şimdi ne olacak da bizi nerelerde şaşırtacak, yüreğime nasıl bir kazık saplanacak. abdullah, peri, sabır, masume, pervane, nebi derken hikaye birden dağılıyor; yan karakterlerin hayatlarına, kim bence çok azı gerekliydi, fazlasıyla değinmiş, konudan acayip sapmış. idris, ikbal ve oğlu, markos, bunların hepsi kendi hikayeleriyle bambaşka bir romanın kahramanı olabilirlerdi bence. onlarla kıssadan hisseler yapmış sanki. oysa sadece hikayeden uzaklaştırdılar beni.
peri'nin hayatında şoklardaydım. detaylara gömülürken birden jet hızıyla ve yine gereksiz ayrıntılarla peri torun torba sahibi oldu. yurtdışındayken kızının hasta olduğu bir bölüm var mesela, ben hala anlamadım neden yazmış. daha çok şey yazmamak lazım sanırım okumayanlar için, tamam durdum.
böyle eleştiriler yazarken içim sızlıyor, yazara konduramıyorum, yine de diyorum okuttu kendini, kötü diyemem. ama kıyaslanamaz "uçurtma avcısı" ile, yanından geçemez "bin muhteşem güneş"imin.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »