Saatleri Ayarlama Enstitüsü

8 puan

Doğu ile Batı kimliği arasında kalmış ve bu iki uygarlık arasında bocalayan toplumumuzun yanlış tutumlarını, davranışlarını, saçmalıklarını alaya alan, eleştiren bir romandır. Kitapta pek çok eski Türkçe kelime mevcut. Bu sebeple sözlüğe sık sık başvurmak gerekebilir. Kitabın adı da konu da çok orijinal. Ancak kitap genel olarak okunması oldukça ağır, anlatımı akıcı değil ve okuması yorucu olabilir. Bizim büyük ve başarılı romancılarımızın temel bir sorunu var. Hep bir mesaj verme kaygısı, psikolojik ve sosyolojik oldukça derinlikli tahliller... Örneğin Tanpınar bu eserinde insanı birçok yönüyle ele alabilen bir yazar olarak eserindeki titizliği takdire değer. Ama bu titizlikten kaynaklanan detaycılık romanın okunmasını zorlaştırıyor, okuyucuda bıkkınlık oluşturabiliyor. Aslında kitap (en azından benim bilgi düzeyime göre) kısmen akıcı bir dille yazıldığı halde kolay ilerlemiyor. Çok fazla karakter içermesi insanı zorlayabiliyor. Yazdıklarımda bir çelişki var gibi gözükebilir, ama belirli düzeydeki okuyucuları kitap, anlatımdaki yalınlık!, kelimelerdeki ahenk ve kurgudaki trajikomiklik gerçekten mest edebilir. Ama işte dedim ya, (kitabı salt bir öykü olarak okuyanlar için) genel anlamda sıkıcı bir eser, (kitaptan bir mesaj bekleyen) belirli yetkinliğe sahip insanlar için sıkıcı olmayabilir... Kitabı okurken Orhan Pamuk'un eserleri geldi aklıma. Orhan Pamuk sanki Tanpınar'ın tarzından etkilenmiş gibi geldi bana.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »