Kadife Pantolonlu Çocuk

8 puan

https://illekitap.blogspot.com/2020/09/nadia-hashimi-kadife-pantolonlu-cocuk.html

Nadia Hashimi'nin kitaplarını sevmemin iki sebebinden biri gerçek hikayelere dokunuyor olması diğeri ise kadınların gücünü çok güzel bir şekilde ortaya koyuyor olması.

Evet, bu kitapta henüz küçük bir çocuğun hayatını anlatıyor olsa da o yaşanılan hayatlara rağmen güçlü kalabilen kadınlar olduğunu da göz önünde bulundurmak lazım. Bütün acımasızlığa rağmen güçlü canlılarız biz kadınlar. Bunu böyle hikayelerde daha net görüyoruz.

Daha öncesinde yazarın Kabuğunu Kıran İnci kitabını okumuştum ve orada da "bacha posh" kavramı üzerinde kız çocuklarının nasıl ikinci plana atıldığını okudum. Ardından normale dönmelerine fırsat kalmadan kendilerinden oldukça büyük adamlara nasıl eş olarak verildiğini ve kadınların nasıl acımasızca ve zulümle karşılaştıklarını okumuştum. Bu kitapta da bunu okudum tek farkla bu sefer Obayda'nın ailesinin farklı oluşuydu.

Yürek burkan bir hikaye olmasının yanında bunların yaşanıyor olduğunu bilmek çok acı...

Kitabın kısaca konusundan bahsetmek gerekirse, Obayda henüz 9 yaşında olan küçük bir kız çocuğudur. Babasının bir patlama sonucunda ayağını kaybetmesi sonucunda yaşadıkları travmatik dönemlerden sonra babasının ailesinin yanına yani şehirden köye gidince bütün hayatı değişir. Çünkü orada babasının odasından çıkmaması, kimseyle görüşmemesi sonucunda evde erkek olmadığından dolayı birinin o işleri idare edebilmesi için bocha posh olması gerekmektedir. Yani kız çocuklarını erkek kılığına sokup öyle yaşamaya zorlarlar. Obayda'da bunlardan biri olur. Sevdiği elbiseleri çıkarıp pantolon giymeye, uzun saçlarını kısacık erkek saçı gibi kestirmeye başlar. Erkeklerin sınıfında okuyup, onlarla oynayıp bütün ev işlerinden muaf olmaya, yemeklerin en güzel yerlerini yemeye ve daha da önemlisi özgür olmaya başlamıştır.

Kitap Obayda'nın bir bocha posh iken hayatını, arkadaşlıklarını, kız kardeşlerinin yapamadığı ama kendisini yaptığı şeyleri anlatıyor. Tabi sonrasında diğer bocha poshlara yapıldığı gibi tekrar kız olduğunda yaşadıklarını da... ve bu durumda ailesinin tavırlarını da okuyoruz.

Obayda'nın en büyük şansı ailesi demiştim çünkü onun ailesi kız çocuklarına sahip olmaktan diğer aileler gibi rahatsız değil ve babası kızlarını ok seviyor. Bu en büyük şansıydı ama ne yazık ki her küçük kız onun gibi şanslı değil çünkü kitapta Obayda'nın en yakın arkadaşı ve aynı zamanda bir bocha posh olan Rahim, kendinden yaşça büyük köyün ağasına verildi. Henüz 13 yaşındayken...

Her ne kadar ülkemizde de duyuyor olsak da Afganistan'ın da acımasız gerçeği ne yazık ki çocuk gelinler... Kitapta da buna değinilmişti.

Bir erkek çocuğunun sokaklarda özgürce oynayabilmesi, istediği yere gidebilmesi, her zaman yemeğin en güzel yeriyle beslenmesi... kız çocuklarının ise böyle haklara sahip olmaması... işte bu ne yazık ki Afganistan'ın acımasız gerçeklerinden... bir kitapta daha bunu okuduk.

Güzel, etkileyici bir kitaptı. Böyle kitaplara çok fazla detaylı yorum yazılamıyor ne yazık ki. Ama böyle kitaplar bazen okunmalı ki sahip olduğumuz hayatla ne kadar şanslı olduğumuzu fark edebilelim.

Sizlere de tavsiye ederim.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »