Gabriel'in Cehennemi (Gabriel's Inferno #1)

10 puan

Kitaba 10 üzerinden 15, hatta 25 vermek istiyorum. Son zamanlarda okuduğum en duygu yüklü kitaptı. Beni benden aldı ve bitmesini hem istedim hem istemedim.

Bu arada bir konuya açıklık getirmek istiyorum. Bence yayınevi bu kitabı tanıtırken Grinin Elli Tonu kitabını öne sürerek büyük bir hata yapmış. Bu kitabın o iğrenç kitapla uzaktan yakından alakası yok. Tamam, bir kaç benzerlik var ama bunlar diğer kitaplarda da var. Mesele evlat edinme, zenginlik. Ama sırf bu nedenle iki kitabı aynı kategoriye koymak elma ile avokadoyu bir tutmak demek. Ayrıca hem yazarın yeteneğine hem yarattığı karakterlere HAKARET bence!

Bir kere bu kitapta cinsellik yok denecek kadar az. Diğer kitap gibi sayfalar sevişmelerle, şaplaklarla ve iğrençliklerle değil, yoğun bir duygu patlaması ile doldurulmuş. Ayrıca yazar her bir karakteri ayrı ayrı seslendirmiş. Yan karakterlerin düşüncelerini bile dile getirmiş.

Gabriel ve Julia iki ayrı yaralı kalp. Geçmişleri mutsuzluk, umutsuzluk, acı ve bir dolu kötü anıyla dolu. Bunların akabinde Gabriel bir hovarda olup çıkıyor, hatta kendini düşmüş bir melek olarak görüyor. Julia ise öz güvenini kaybediyor. Oysa tek istediği hayatında bir kez olsun sevilmek...

Bu iki yaralı kalbin yıllar sonra birbirlerini bulması, birbirlerine olan aşkları ve bunu dile getirişleri ise çok çok güzel. Tüm kitap boyunca sanki biri kalbimi ellerinin arasına sıkıp durdu. Öyle çok etkilendim ki yüreğim acısı. Beni bu kadar etkileyen çok az kitap olur. Mesela Dokunuş da böyle etkilemişti, sonra Roma'nın Metresi ve Umut Dolu Bir Yaz. İyi kötü ne yaşanırsa yaşansın boğazım düğümlendi.

Bu arada yazarın Dante ve Beatrice aşkına göndermeleri çok başarılıydı. Ki zaten o bölümlerden birini duvarda da paylaşmıştım.

Dante Gabriel'i, Beatrice ise Julia'yı temsil ediyordu. Tek fark onların temsil ettikleri kişilerin aksine kavuşuyor olmaları.

Bu arada, sadece bir bölümde sapkınlığa yakın bir olay geçti. Daha doğusu olayın geçmişte yaşandığı! Zaten Gabriel bundan pişman olmuş ve tekrarlamamış. Yani Grey salağı ile bir tutulması mümkün değil.

Bir kere Gabriel, Julia değil şiddet göstermek kendi gözünden bile sakınan aşık bir adam. Ve aşkını dile getirmekten, hareketleriyle göstermekten de asla geri durmuyor. Hele kıskançlığı ahh ahhh öyle sahiplenici, öyle içten, öyle sevimli ki, insan kızamıyor bile...

Bu arada çok hoşuma giden bir bölümü (ki aslında çok fazla böyle bölüm var ama hepsini paylaşırsam kitabı eklemem gerekebilir ;) )paylaşmak istiyorum.


"Sana hiç ve de asla sahip olmam. Tamam mı? İnsanlar meleklere sahip olmazlar."

"O zaman senin gibi biri bir meleğe ne yapar?"

"Benim gibi biri, ona tapar. Onu anlamaya, gizlerini çözmeye çalışır. Arkadaş olmakla başlayabilir... Belki."

Ahhh şu bölümü de paylaşmalıyım, çok etkiledi beni :)

"Biliyorsun, birine bir şey yedirmek, sevginin ve uhabbetin en son düzeyidir... Kendini, yiyecek yoluyla, biriyle paylaşır gibi olursun." Gabriel pastadan bir lokma aldı, onun burnunun altına tuttu. "Şunu düşün. Komünyonda, kilisesede bize şarap verirler, annemiz bizi bebekken besler, çocukken hem anennemiz hem babamız bize yemek yedirir, partilerde arkadaşlarımız, birbirimizin vücudunu tanırken sevgilimiz... Bazen de birbirimizin ruhundan besleniriz."

Aha, şimdi aklıma geldi. Grey ve Ana'sının :P mailları varsa, Gabriel ve Julia'nın da sms'leri var. Ama her biri aşk dolu. Asla hakim itaatkar ilişkisi yok.

Kısaca 600 küsür sayfalık su gibi akıp gidiyor. Ama ara ara kitabı bırakıp kitapta geçen şarkıları bulmak için nete girmeniz gerekebiliyor :)

İkinci kitabı bilemem ama bu kitap bence mükemmel, kesinlikle ve kesinlikle tavsiye ederim. Ve emin olun benden daha şanlı olacaksınız. Zira ben yayınevinin tanıtımları yüzünden kitap boyunca Gabriel iğrençleşecek, içinden Grey çıkacak diye çok korktum.

11 yıl, 6 ay

Yorumlar
« geri ileri »

1 ile 5 arası yorum gösteriliyor, toplam 5 yorum.
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.
Profil Resmi

Buradan siz yayınevine topu atıyorsunuz onlar da siz ve sizin gibi yorum yapanlara, yanlış anlaşılmış yok biz öyle demedik diyerek işin içinden çıkmaya çalışılıyor. Bir kitabı sevmezsin, beğenmezsin hatta fazla gelir anlarım ama o kitap milyonları bağlamışsa demek ki bir talep var, beğeni mevcut.

Bugün Judıth Mcnaught seviyorum diyebiliyoruz ama bu yaza 80li yılların başında gri etkisi yaratıp milleti şoka soktu sonrasında yüzlerce bestseller yazar çıkmasına da vesile oldu. Bugün hala onun izinden giden yazarlar var. Yani her kitabın bir alıcısı var!

11 yıl, 5 ay     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.
Profil Resmi

Gri'nin Elli Tonu nu beğenmeye bilirsiniz ama hakarete varan yorumunuz hiç hoş değil. Bu kitabı okumak isterken kitabın hayranlarının illa gri ile kıyaslaması beni soğutmaya başladı üzücü:(

11 yıl, 5 ay     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

Her iki kitabı da okumuş biri olarak düşüncelerimi yazdım ve her sözümün ardındayım. Bana göre ortada hakaret değil koca bir HAKİKAT var.

Sizde kitabı okuyun, ondan sonra gelip yorumumu eleştirin. Yorum üzerine kitap eleştirilmez.

11 yıl, 5 ay     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

Bu arada, kitabı grinin zımbırtısı ile kıyaslayan ben değilim, bizzat yayınevi. Zira siz görmemiş olabilirsiniz ama hemen hemen her yerde o seriyle kıyaslanarak tanıtıldı. Yoksa neden yorumumda bunu dile getireyim ?

11 yıl, 5 ay     
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.
Profil Resmi

Gabriel seri tamamlanmadan okumayacağım, ben onu ayrı bir değerlendirmeye alacağım. Büyük ihtimalle de beğenirim gibi geliyor. Gri ile kıyas benim adıma söz konusu bile olamaz. Tarihi ve çağdan yetişkin romanlara aşina olduğum içindir belki de benim için de sınırları zorlasa da bu sınırlara takılı kalmadan kitapkara bakabiliyorum. Bu da kitap okuma aşinalığı ya da tecrübesi diyelim.

Dün gece yayınevi ile o kadar çok yazıştım ki, twitter üzerinden neredeyse bir çatışma yaşandı.

Yayınevi ise biz bir kıyas yapmadık, yok öyle bir şey Gri ayrı Gabriel ayrı diyor :) buyur burdan yak!

Şaka gibi, her ne olursa olsun sizin için madem hakikat bunca okuyan ve seven varken onları direk yargılar gibi yorum yapmanız yanlış.

Bakın ben hala gabriele laf etmiyorum çünkü okumadım çünkü seveceğimi biliyorum ve yine bir çünkü daha o da ayrı bir kategoridir.

11 yıl, 5 ay     
« geri ileri »