Küçük bir çocuğun gözünden annesinin yasak ilişkisini konu edinen kitap... Baron kadın avcısıdır ve Edgar'in annesini ağına düşürmüştür.. Baron bu amaç uğruna çocuğu araç olarak kullanmış ama aracı amacına engel olmuştur en nihayetinde.. Bir çocuğun dışında tutulmak istendiği olayları tüm çıplaklığıyla görebildiği , aksiyonun kitabın içine işlediği , bizi sikmayacak , tek solukta okunacak bir kitap yazmış Zweig. Çocuklar gerçekten de bazen bizim anlamakta güçlük çektiğimiz noktalara ışık tutarlar; çünkü biz yıllar geçtikçe ihtirasların,duyguların esiri olabilmekteyiz. Onlar ise kimi zaman daha objektif olabilmekte. Bazen kulak vermek gerekir. Edgard da boyle. Annesine , kadın avcısı Baron'u elinden geldiğince tanıtmaya çalıştı kitap boyunca. Yine de başarılı olamayınca her ne kadar olayı yanlış anlamda da annesi uğruna kendini ortaya atmaktan geri durmadı.
Ukrayna'da meydana gelen iç savaşın getirdiği ölümler , yarattığı bunalım , kaotik ortam Türbin ailesinin gözünden anlatılmış. Çok iyi bir savaş portresi sunmuş Bulgakov bize. Savaş ve Barış kitabini andırır nitelikte. Ukrayna'nin bağımsızlık mucadelesinin simgesi ve binlerce yahudiyi katleden Simon Petlyura'ya parantez açıp , araştırmak lazim kitaba anlam katmak açısından. Ukrayna'da bu iç savaş milyonlarca insani ölüme götürmüş , belirsizlik ortamı yaratmıştır. Kitap bize bunları harika bir şekilde aktarmıştır. Dramatik olaylara fazlasıyla yer verilmiştir. Bulgakov benim için özel bir yazar , bu kitabi da kendisini yine benim nazarimda daha özel hissettirmiştir.
Dünya değişiyor dostlarım. Günün birinde gökyüzünde güz mevsiminde artık esmer lekeler göremeyeceksiniz. Günün birinde yol kenarlarında toprak anamizin koyu yeşil saçlarını da göremeyeceksiniz. Bizim için değil ama , çocuklar , sizin için kötü olacak. Biz kuşları ve yeşillikleri çok gördük. Sizin için kötü olacak. Benden hikayesi. Deniz,denizcilik ile ilgili hikayelerin anlatıldığı kitap son derece yalın ve doğal bir dile sahip. Ben okurken yazara ve eserine saygısızlık olmasın ama kitaba Tutunamadım. Kitaba adını veren hikaye Son Kuşlar verdiği mesaj ile bence en iyi ve anlamli hikâyeydi. Her şeye rağmen okunması gerek. Çünkü Sait Faik edebiyatımızın hikaye türünde Omer Seyfettin ile başı cekenlerinden.
Yolculuk yaptığı gemide bir doktora rastlayan adam, ve doktorun hazin hikayesi... Doktor kendisine gelen ve kürtaj yapma isteğinde bulunan kadının isteğini ( ki kadın evli ve çocuk sevgilisinden ) kadında gördüğü kibir ve tavizsiz duruşundan dolayı reddediyor. Kadini arzuluyor ve ters geliyor. Daha sonra kendini kaybederek bir anda kadının peşine düşünüyor amok koşucusu. Amok bir hastalık. Suursuzca hedefe yönelerek hareket etmek. Kadından kendini affetmesini istiyor. Ona yardim etmek istiyor. Ama is isten geçmiştir . Sonunu söylememek en iyisi .. 60 sayfalık ince bir kitap. Tek solukta okunur. Stefan Zweig bu tarz eserleri iyi yazıyor.