nemsi

19 takip ettiği ve 24 takip edeni var. 29 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

nemsi okumuş bitirmiş.
Lizbon'a Gece Treni

Antik diller öğretmeni Raimund Gregorius lisede ders sırasında ansızın sınıftan çıkar, duyduğu Portekizce bir kelimenin büyüsüne kapılarak yaşadığı şehri, düzenli hayatını terk edip hakkında hiçbir şey bilmediği gizemli bir Portekizli'nin, doktor ve yazar Amadeu Prado'nun izini sürmek üzere Lizbon'a doğru trenle yola çıkar. Tesadüfen eline geçen ve Prado'nun, hayat, aşk, yalnızlık, arkadaşlık, ölümlülük ve ölümle ilgili notlarının bulunduğu kitabın etkisinden çıkamayan Gregorius, dilini bilmediği, ilk kez gittiği bu yabancı ülkede ve bu olağanüstü yolculuğu sırasında Prado'nun hayatının değişik evrelerinde yer almış insanlarla bir araya gelip onun farklı söylencelerle dokunmuş hikâyesinin derinlerine iner. Bir yandan da kendi içsel yolculuğunu sürdüren Gregorius, Diktatör Salazar'a karşı savaşmış Amadeu Prado'nun kişiliğinde kendine ve insana ilişkin pek çok sorunun yanıtını ararken, bir başkası olmanın dayanılmaz çekiciliğine de karşı koyamayacaktır. Lizbon'a Gece Treni, sadece Avrupa'dan değil, kendi zihnimizden ve ruhumuzdan da geçen ve dönüşü belli olmayan bir yolculuğun çok sesli, unutulmaz romanı.

"Ben de çok sevdim Lizbon'a Gece Treni'ni. Her öğleden sonra gün batımına kadar okudum. İlknur Özdemir çevirmiş. Her çevirisini ille de çok usta bir çevirmen."
-Selim İleri-

"Lizbon'a Gece Treni barındırdığı tema zenginliğiyle şaşırtıcı bir roman. Dille, tarihle, duygularla; kısaca dünyaya atılmış bireyin içinde bulunduğu durumla sorgulayıcı bir hesaplaşma."
-A. Ömer Türkeş-
(Tanıtım Bülteninden)

Antik diller öğretmeni Raimund Gregorius lisede ders sırasında ansızın sınıftan çıkar, duyduğu Portekizce bir kelimenin büyüsüne kapılarak yaşadığı şehri, düzenli hayatını terk edip hakkında hiçbir şey bilmediği gizemli bir Portekizli'nin, dokto... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 1 hafta
nemsi okumuş bitirmiş.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 4 hafta
nemsi okumuş bitirmiş.
Kahve Soğumadan Önce

Zamanda yolculuk edebilseydiniz neyi değiştirirdiniz?

Kimi son bir kez görmek isterdiniz?

Tokyo’nun ara sokaklarından birinde, ziyaretçilerine özenle demlenen kahvelerini sunan yüz yıllık bir kafe bulunur. Yılın en sıcak gününde bile serin kalmayı başaran, yalnızca dikkatli gözlerin seçebileceği, bodrum katındaki küçük bir kafe... Öyle küçük ki üç masa ve altı sandalye ile mekân baştan başa doluyor. Duvarda ise her biri ayrı bir zamanı gösteren üç saat asılı. Etrafınıza bakındığınızda en hafif tabirle “sıradan” olarak niteleyeceğiniz bu yerin kolaylıkla tahmin edilemeyecek bir hizmeti daha var: Zamanda yolculuk.

Ancak bu, o kadar da kolay değil. Öncelikle belli bir sandalyeye oturmanız gerekiyor ki o, günde sadece bir kez masadan uzaklaşıp kısa süre sonra geri dönen bir hayalete rezerve edilmiş durumda. Eğer oturmayı başarırsanız süreniz dolana kadar sandalyeden kalkamaz, kafeyi terk edemezsiniz. Bir kez daha görmeyi ümit ettiğiniz kişinin daha önce bu kafeyi ziyaret etmiş olması gerekliliği ve geçmiş ya da geleceği asla değiştiremeyeceğiniz gerçeği de cabası... Ama hepsinden önemlisi, kahve soğumadan önce geri dönmek zorunda oluşunuz.

Ne geçmişe ne de bugüne ait olan bir hayalete dönüşmek istemiyorsanız duvardaki antika saatlerin sesine kulak verin: “Tik-tak, tik-tak, kahve birazdan soğuyacak!”

Zamanda yolculuk edebilseydiniz neyi değiştirirdiniz?

Kimi son bir kez görmek isterdiniz?

Tokyo’nun ara sokaklarından birinde, ziyaretçilerine özenle demlenen kahvelerini sunan yüz yıllık bir kafe bulunur. Yılın en sıcak gününde bile serin kalm... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 7 ay
nemsi okumuş bitirmiş.
Satranç

Stefan Zweig, çok geniş bir psikoloji birikimini eserlerinde bütünüyle kullanmış ender yazarlardandır. Onun dünya edebiyatında bir biyografi yazarı olarak kazandığı haklı ünün temelinde de bu özelliği, yani yazarlığının yanı sıra çok usta bir psikolog olması yatar.

Satranç, Zweig’ın psikolojik birikimini bütünüyle devreye soktuğu bir öyküdür ve bu öykünün baş kişileri, tamamen yazarın biyografilerinde ele aldığı kişileri işleyiş biçimiyle sergilenmiştir.

Zweig ölümünden hemen önce tamamladığı birkaç düzyazı metinden biri olan Satranç’ı kaleme aldığı sırada, karısı Lotte Zweig ile birlikte göç ettiği Brezilya’da yaşamaktaydı. Satranç’ta da, olay yeri olarak New York’dan Buenos Aires’e gitmekte olan bir yolcu gemisini seçmiştir. Bu gemide tamamen rastlantı sonucu karşılaşan üç kişi: yeni dünya satranç şampiyonu Mirko Czentovic, sıradan bir satranç oyuncusu olan anlatıcı ve bir zamanlar çok usta bir satranç oyuncusu olan, ama hayli zamandır satrançtan uzak kalmış bulunan Dr. B., öykünün aktörleridir.

Stefan Zweig, çok geniş bir psikoloji birikimini eserlerinde bütünüyle kullanmış ender yazarlardandır. Onun dünya edebiyatında bir biyografi yazarı olarak kazandığı haklı ünün temelinde de bu özelliği, yani yazarlığının yanı sıra çok usta bir psikolo... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 ay
nemsi okumuş bitirmiş.
Cam Arılar

Bir zamanların süvari yüzbaşısı olsa da, artık beş parasız olan Richard, iş bulmak için ordudan arkadaşı Twinnings’in yardımına başvurur. Fakat artık devir değişmiştir: Atların yerini tanklar, kahraman askerlerin yerini iş adamları almıştır. Neyse ki Twinnings, Richard için gizemli bir mucit ve iş adamı olan Zapparoni ile bir görüşme ayarlar. Zapparoni otomat üretiminden film endüstrisine birçok alanda muazzam bir güce sahiptir ve bazı işler için Richard gibi birine ihtiyacı vardır. Görüşme, Zapparoni’nin hem teknoloji harikalarıyla dolu hem de tamamen doğayla bütünleşmiş malikânesinde yapılacaktır.
Richard böylesine güçlü ve zeki bir adamın kendisiyle neden görüşmek istediğini merak ederken, geldiği bu büyülü mekânın gizemini de fark eder: Teknolojinin yeni dünyası ile bir askerin eski dünyasının karşılaşmasıdır bu.
Distopik kurgusu, felsefi derinliği ve insan ruhunun yeni dünyayla karşılaşması sonucu yaşadığı travmayı tasvir gücüyle türünün en iyileri arasında yer alan Cam Arılar, (1957) adeta bir kâhinin şaşkınlığa uğratan öngörülerinin de romanı.
Yirminci yüzyıl Alman edebiyatının en tartışmalı ve özgün yazarlarından Ernst Jünger’in bu sıradışı eserini Mert Moralı Almanca aslından çevirdi.

Bir zamanların süvari yüzbaşısı olsa da, artık beş parasız olan Richard, iş bulmak için ordudan arkadaşı Twinnings’in yardımına başvurur. Fakat artık devir değişmiştir: Atların yerini tanklar, kahraman askerlerin yerini iş adamları almıştır. Neyse k... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 ay
nemsi okumuş bitirmiş.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 ay
Daha Fazla Göster

nemsi şu an ne okuyor?

Bir Aşk Masalı

%0

Çankaya

%0

Favori Yazarları (6 yazar)

Favori yazarı yok.