kaffle

7 takip ettiği ve 11 takip edeni var. 35 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

kaffle bir kitabı yarıda bıraktı.
Theo'ya Mektuplar

Vincent Van Goghun on yedi yıl boyunca, intiharından iki gün öncesine dek kardeşi Theoya yazdığı mektuplar, sanatçının Auvers-Sur Oiseda noktalanan yaşamından ve yaratım sürecinden bir kesiti sunuyor. Yazar Van Gogh Türkçede. TADIMLIKİlk YıllarLahey, 28 Ocak 1873Sevgili Theo,Mektubuma bu kadar çabuk karşılık yazdığına, Brükseli beğendiğine ve de iyi bir pansiyon bulduğuna sevindim. Çok büyük zorluklarla karşılaşsan da karamsarlığa kapılma, sonunda her şey iyiye dönecektir. Ayrıca işin başında hiç kimse tam istediğini yapamaz.Hein amcaya o kadar acıyorum ki. İyileşmesini tüm kalbimle diliyorum ama, Theo, korkarım iyileşemeyecek. Daha geçen yaz hevesle doluydu, bir sürü tasarısı vardı, işlerinin de hep iyiye doğru gittiğini söylemişti bana. Çok acıklı bir durum. Geçen Pazar Cor amcalara gittim. Tahmin edebileceğin gibi çok hoş bir gün geçirdim, birçok güzel şey gördüm. Biliyorsun kendisi Paristen yeni döndü, öyle güzel tablolar ve desenler getirmiş ki.. Pazartesi sabahına dek Amsterdamda kaldım, müzeleri bir kez daha gezdim.Amsterdamda Trippenhuisin yerine yepyeni, büyük bir müze kurulacağını biliyor muydun? Bence çok yerinde bir şey, Trippenhuis küçük, sonra o kadar çok resim var ki yan yana yan yana asılmış, hiçbirini doğru dürüst görmek mümkün değil.

Vincent Van Goghun on yedi yıl boyunca, intiharından iki gün öncesine dek kardeşi Theoya yazdığı mektuplar, sanatçının Auvers-Sur Oiseda noktalanan yaşamından ve yaratım sürecinden bir kesiti sunuyor. Yazar Van Gogh Türkçede. TADIMLIKİlk YıllarLa... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 2 yıl, 5 ay
kaffle bir kitabın resmini değiştirdi.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 6 yıl, 10 ay
kaffle okumuş bitirmiş.
Erken Kaybedenler

AnKara polisiyeleriyle tanıdığımız Emrah Serbes, bu defa direksiyonu kırıyor ve edebiyatımızda pek de işlenmemiş bir başka meseleye el atıyor. Erkek çocukların enerjik, hüzünlü, alengirli dünyasına giriyoruz...Baba çalışıyor, anne ev hanımı, muhafazakârlığın kalesi...İşçiler, yoksullar, teyzeler, abiler... Kolay ağlayan sert adamlar... Taşra seyrekliği, mahallenin kalabalığı... Kıskanç, gururlu, saf ergenler... Emrah Serbes, çabuk öfkelenen, kolay vazgeçen, baştan çıkmış erkek çocukları konuşturuyor... Kederli, insana dokunan komik hikâyeler bunlar...Dizinin dizime değişi, Handanın annesi için bir kelebeğin kanat çırpışıysa benim için kasırgaydı. Kaç sene geçti, hâlâ unutmam, günde en az beş sefer aklıma gelir. Biliyorum bu durumun, kökeni memeden kesildiğim güne kadar uzanan psikolojik nedenleri vardır. Ama bir kadını unutulmaz yapan şey, bir vakitler ona duyulan arzunun şiddetiyle doğru orantılı değil midir? O arzunun kıyısında, gerçekleşme olasılığının tam yanı başında, sanki arada başka hiçbir engel yokmuş gibi rahat davranabilmekle, kendini o tatlı yanılsamaya kaptırabilmekle doğru orantılı değil midir? Bu olgunun da mı sorumlusu benim mutsuz geçen çocukluğum? Cevap? Yok! Kalırsın öyle...Taşrada ve kâinatta, yapayalnız kalmış erkek çocukların hikâyesi...Erken Kaybedenler... Yoldan çıkmış bir neslin manifestosu...

AnKara polisiyeleriyle tanıdığımız Emrah Serbes, bu defa direksiyonu kırıyor ve edebiyatımızda pek de işlenmemiş bir başka meseleye el atıyor. Erkek çocukların enerjik, hüzünlü, alengirli dünyasına giriyoruz...Baba çalışıyor, anne ev hanımı, muhafaza... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 1 ay
kaffle kütüphanesine ekledi.
Üzgün Kediler Gazeli

İDİLLER GAZELİgözlerin yağmurdan yeni ayrılmışgibi çocuk, gibi büyük, gibi sımsıcaksen bir şehir olmalısın ya da narbelki Granada, belki eylül, belki kırmızıgövden ruhunun yaz gecesi mi neçok idil, çok deniz, çok rüzgarçocukluğun tutmuş da yine âşık olmuşsunsanki bana, sanki ah, sanki olur aaşk bile dolduramaz bazı âşıkların yerinidiye övgü, diye sana, diye haziranheves uykudaysa ruh çıplak gezergazel bundan, keder bundan, sır bundangözlerin şehirden yeni ayrılmışgibi dolu, gibi ürkek, gibi konuşkanhadi git yeni şehirler yık kalbimize bu aşktan

İDİLLER GAZELİgözlerin yağmurdan yeni ayrılmışgibi çocuk, gibi büyük, gibi sımsıcaksen bir şehir olmalısın ya da narbelki Granada, belki eylül, belki kırmızıgövden ruhunun yaz gecesi mi neçok idil, çok deniz, çok rüzgarçocukluğun tutmuş da yine âşık ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 2 ay
kaffle kütüphanesine ekledi.
Felsefenin Tesellisi

Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir adlı kitabın yazarından keyifli, teselli edici bir yapıt. Alain de Botton, Felsefenin Tesellisinde günlük yaşamın bize en çok acı veren sorunları için rahatlıkla felsefeye başvurabileceğimizi kanıtlıyor. Alain de Botton, bütün zamanların en büyük düşünürlerini seçip, bu dahilerin yazdıkları arasında günlük yaşama ilişkin bilgece yaklaşımları bir araya getiriyor. Felsefe ile edebiyat aynı potada erirken ortaya şaşırtıcı derecede espirili, ama aynı zamanda rahatlatıcı bir yapıt çıkıyor.Kitabı altı bölüme ayıran yazar, her bölümde bir filozofun yaşamından ve yazdıklarından yola çıkarak ayrı bir sorunu ele alıyor. Toplum tarafından kabul görmemenin tesellisini Sokrateste, yeterince paraya sahip olmamanın tesellisini Epikurosta, düşkırıklığı yaşamanın tesellisini Senecada, kendini yetersiz hissetmenin tesellisini Montaignede, kırık bir kalbin tesellisini ise Schopenhauerda buluyor. Başkalarının yaşantısını kıskanarak acı çekenlere Nietzscheyi öneriyor.Her satırı zekice söylenmiş sözlerle dolu bu kitap, hem gündelik yaşamımızda kendimizi daha iyi hissetmemizi, hem de bilgelik üzerine yeniden düşünmemizi sağlıyor

Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir adlı kitabın yazarından keyifli, teselli edici bir yapıt. Alain de Botton, Felsefenin Tesellisinde günlük yaşamın bize en çok acı veren sorunları için rahatlıkla felsefeye başvurabileceğimizi kanıtlıyor. Alain d... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 2 ay
kaffle kütüphanesine ekledi.
Deliduman

On yedi yaşındaki Çağlar İyice konuşuyor. Kız kardeşi Çiğdem'i, onu meşhur etme ümitlerini, belediye başkanı dayısını, yakın arkadaşı Mikrop Cengiz'i, taşra muhabbetlerini, depresyonun eşiğindeki annesini, eski sevgilisini, hiç unutamadığı dedesini, hatırlarken kahrettiği babasını anlatıyor. Deliduman, dermansız ve güdük bir ilçeden haykırmaya başlıyor, İstanbul'a uzanıyor. Çocukluğumuzun, hatıralarımızın ve bütün sokaklarımızın üzerinden dangır dungur geçen imar ve para iştahına lanet! Riyakâr dünyaya, Allahsız sermayeye, martılara, küçük bir kızın kalbini kıranlara isyan ediyor. Barikatların arkasında, soluk soluğa, yapayalnız, erken kaybeden bir delidumanın öfkesini çemkiriyor. Emrah Serbes, zamanın ruhunu, Gezi'nin isyancılarını, hürriyetleri için öksürenleri, yerinde duramayanları, küfredenleri, ağlamayı unutmak için yumruğunu sıkanları resmediyor. Deliduman, büyük zamanın ve her zaman kenarda kalanların romanı.

On yedi yaşındaki Çağlar İyice konuşuyor. Kız kardeşi Çiğdem'i, onu meşhur etme ümitlerini, belediye başkanı dayısını, yakın arkadaşı Mikrop Cengiz'i, taşra muhabbetlerini, depresyonun eşiğindeki annesini, eski sevgilisini, hiç unutamadığı ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 2 ay
Daha Fazla Göster

kaffle şu an ne okuyor?

Theo'ya Mektuplar

%0

Favori Yazarları (3 yazar)

Favori yazarı yok.