Katran Karası

En Son Değerlendirmeler

6 puan

Kurgu ve akıcılık açısından başarılı idi fakat sevmediğim yönleri vardı malesef. Öncelikle esas kızımız Yağmur'un yabaniliği,içine kapanıklığı bir süre sonra can sıkıcıydı. Özgür,başarılı bir erkek karakterdi. Suna ve Barış çifti güzeldi.

Yine (bolca) yazım yanlışı,imla hatası,anlatım bozukluğu vs. olan bir kitaptı,yazardan mı kaynaklanıyor çözemedim,çünkü 3 kitabıda aynı şekilde,editörlük aşamasının daha dikkatli olmasını öneririm.

Profil Resmi
6 puan

Çok fazla yerli yazar okumadım yeni çıkanlara bakayım dedim. kitap fena değildi ama Yağmurun biraz bencil tavırları canımı sıkmadı değil. Bazı şeyler daha iyi işlenebilirdi. Ama uslubu kalemi konusu güzeldi.Kitabın bazı yerleri çok yavan ve kafa karıştırıcı hep mantık arıyorum ama sonra boşver nasılsa kitap diyorum. Bu kitaplar baskıya hazırlanmadan önce iyice gözden geçirilmeli ve editöründe kuvvetli olması lazım bence.Yazım hataları ve diyaloglarda kopukluk vardı acil düzeltilmeli.

Profil Resmi
9 puan

okumayı çok istiyorum..

9 puan

Güneş Demirel'in yazdığı ilk kitapmış Katran Karası. Yağmur'u, Özgür'ü, Suna'sı ve Barış'ıyla aşk, dostluk ve aile üzerine sıcacık güzel bir hikaye. Bir duygulandırdı bir gülümsetti ama bu kez ağlatmadı Güneş Demirel.

7 puan

Özgür ve Yağmur’un hikayesi her ne kadar tesadüflerle başlamış olsa da kaderin onların yolunu eninde sonunda kesiştirecek olduğu da bir gerçek. Yağmurun geçmişi her ne kadar acılarla dolu olsa da bazı zamanlarda ona çok kızdım ama aynı zamanda Özgür’e de bir o kadar kızdım. Aslında bu hikayede her karakterin geçmişinde kendince yaşadığı acılar ve sıkıntılar var. Özgür ne kadar kızsa da Yağmur’un zor zamanlarında onu yalnız bırakmamak için elinden geleni yapıyor. Kitabı sevsem de Yağmur’a hak da versem sürekli savunmada olması okurken azıcık sıktı beni ama sonundaki mutluluğa değdi.

9 puan

Harika bir kitap yazarımız bahsedildigi kadar harika yazıyor o kadar övülünce aradığım ve zar zor buldugum bir kitaptı harika bir zevk alarak okudum ...

9 puan

Yine büyük bir beğeniyle bitirdiğim , Güneş Demirel'in ikinci kitabı Katran Karası.. Kitabın konusu , tabi ki bir önceki kitaptan aşina olduğum dostluk, aile bağları ve aşk üçlemesinin müthiş harmanlanmış bir hikayesi.. Yazarın kalemi ve yüreği öylesine sindire sindire bir anlatımla bu üçlemeyi anlatmış ki hayran kalmamak elde değil... Yalnız baskıdan mıdır nedir bilmiyorum kitabın bir çok yerinde kelime ya da harf hataları vardı. Bunun dışında her zaman çok beğendiğim kitaplar için söylediğim gibi, çok OKUNASI bir romandı.. :)

9 puan

Belki spoiler içeriyordur. Büyük ihtimalle içeriyor.
Uzun zamandır ismini çok duyup bir türlü okumaya fırsat bulamadığım yazarlardan biriydi Güneş Demirel. Sonunda geçen gün raflara göz gezdirirken kitabına rastlayınca aldım ve okudum. Ben her türden okumayı seven sıradan bir okuyucuyum. İçimi sıkmasın yeter kitaplar. Dünyanın çirkin yüzünü kitaplarda görmeye tahammülüm yok. Dünyada yeterince görüyoruz zaten.
Neyse Katran Karası'na gelince; bu bir aşk romanı. Kişiler karşılaşıyor ama hemen çarpıldım üç günde aşık oldum bir günde ayrıldım, yarım günde evlendim türünden değil. Aşk zamana yayılmış, yavaş yavaş gelişmiş. İki kişinin düşüncelerinden sırayla okuyorsunuz ama biri susunca diğeri başlıyor, aynı olayı tekrar tekrar okumuyorsunuz son zamanlarda moda olduğu üzere (Örnek; Jamie McGuire Tatlı Bela, Ayaklı Bela, yazar abartıp aynı zaman dilimi için iki ayrı kişinin bakış açısını ayrı kitaplarda yazmış). Bu yüzden de tek bölüm neredeyse kitap.
Karakterler zor kişiler. Yağmur üç günlük bebekken karakol kapısına bırakılan kalbi kırık, hüzün dolu biri. Özgür'ün karakteri kitap ilerledikçe belli ediyor kendini. Yağmur'a yaklaşırken her şey güllük gülistanlık ama elde ettikten sonra başlıyor kaprisler. Bu açıdan bakınca ne kadar çok Özgür var çevremizde onu görüyorsunuz ve bu kitabın sayfalarını buruştursam şu Özgür'ü biraz hırpalasam diye içinizden geçiriyorsunuz (en azından ben, bu arada tabi ki şiddete karşıyız :). Hatta Özgür abartıp o şirkette çalışma, istemiyorum filan diyor ama bu konu sonuca bağlanmıyor ama ben görüyorum sonlarını Yağmur işi bırakmış, Özgür'ün şirketinde çalışmaya başlamış, ama alan değişikliği olduğu için muhasebe kursuna gidip hesapları filan tutuyor artık. Özgür'ün kendi adı gibi Özgür ama nedense çevresine aynı hakkı tanımıyor. Bence Yağmur kısa yoldan bu işten vazgeçmeliydi ama işte aşk önce hoş gelir, sonrası... İşte öyle.
Amacından son derece çıkmış kitap yorumuna benzemeyen kitap yorumumu; dili akıcı, konu güzel işlenmiş ve sürükleyici, bu türü sevenlere tavsiye edilir şeklinde bitiriyorum

7 puan

https://illekitap.blogspot.com/2018/10/gunes-demirel-katran-karas.html

Güneş Demirel'in ilk çıkardığı ve basımı tükendiği için birçok okurun bulamadığı ancak şimdi Ephesus Yayınları'nın logosuyla yeniden çıkardığı kitap Katran Karası okundu, bitti ve yorumuyla karşınızdayım :)

Güneş Demirel'in çıkardığı bütün kitapları okumuş biri olarak bu kitabı da okumam gerekliydi ve okudum da. Ancak şunu söylemeliyim ki Güneş Demirel'in son çıkardığı kitaplar çok daha güzeldi. Bu yazarın ilk kitaplarından biri olduğundan dolayı kalemindeki o mükemmellik ne yazık ki bunda yoktu. Yine akıcıydı, kurgu yine güzeldi ama diğerleri gibi muhteşemdi diyemem açıkçası.

Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; yetimhanede büyümüş olan Yağmur, bilgisayar mühendisi olarak çalışmaktadır. Bir gün tesadüfen Özgür ile tanışınca hayatı tepetaklak olup yalnız yaşadığı hayatta birden etrafını bir sürü kişi ile sarmalanmasıyla hayatı renklenmeye başlar. Özgür'ün yardımı ile annesini bulup, babasının ailesiyle tanışan Yağmur'un hayatı aile sevgisini tadarken Özgür'ün aşkı da kalbini kavurur. Ama hiçbir zaman her şey bu kadar kolay olmaz... Çünkü annesinin kimliği büyük bir deprem etkisi yaratırken zaman zaman Özgür ile olan ilişkisini zedeler. Ama aşk her zaman kazanır ;)

Kitapta en sevdiğim çiftin Suna ve Barış olduğunu söylesem ne yaparsınız... hatta Yağmur ve Özgür'den daha çok sevdiğimi... aşkın onlara daha çok yakıştığını... hatta aşkı için bu kadar kararlı adım atan asıl çiftin bence onlar olduğunu... :) tatlım sizleri ben daha çok sevdim. :)

Yağmur ve Özgür'ün ilişkisi benim için biraz ergen tripleriyle bir barışık bir küs geçen bir ilişkiydi. Ciddi anlamda ele avuca sığmaz ayrılıkları ve triplerini okuduk ve açıkçası benim için oldukça sıkıcıydı o kısımlar.

Kitapta en sevdiğim yerlerden biri de Yağmur'un halaları ve amcalarıyla olan ilişkisiydi. Çok güzellerdi :) aile sevgisini tekrardan ortaya sermişlerdi.

Kitapta sevmediğim bir diğer kısım da çok fazla Sunacığım, Yağmurcuğum, anneciğim babacığım muhabbetlerinin olmasıydı. Açıkçası bunlar benim günlük hayatta bile kullanmadığım ve 'yağ çekiyormuş' gibi hissettiren ifadeler olduğundan dolayı bu kitapta da biraz yapmacık durmuştu.

Üzülerek söylüyorum ki bu kitap diğer Güneş Demirel kitaplarının yanında biraz sönük kaldı. Çünkü yazarın çoook daha güzel kitaplarını okuduğumu düşünüyorum. İlk hikayesi, kitabı olmasının dezavantajını gördüm sanırım.

Benim nazarımda 5 üzerinden ne yazık ki 3 lük bir kitaptı. Eğer yazarın diğer kitaplarını okuduysanız bu kitabını çok büyük beklentiyle veya onlarla kıyaslayarak okumayın.

geri ileri