Menekşeler, Atlar, Oburlar

Bir şey yaşarsınız ama aslında yaşadığınız başka bir şeydir. Hıçkırarak ağlarsınız ama aslında kahkahalar atmışsınızdır. Sevgi, mutluluk, zafer, hepsi birer yanılsamadır. Yaşam kurgudur, gerçek düştür. Yalnızca inancınızla biçimlenen bir avuç hamur. Neye inanıyorsanız, gerçek odur.(Arka Kapak)Ezginin Günlüğü topluluğunun solisti Hüsnü Arkanla ilk olarak bir pop müzik kasetini dinlerken karşılaştım. Can Yücelin Sevgi Duvarı şiirinden kendi bestelediği bir parçayı sölüyordu. O şiiri öyle algılayabilmek ve öyle besteleyip söyleyebilmek için gerçek bir sanatçı kumaşına sahip olmak gerekirdi. Arkasından, 1998 Kasımında yayımlanan Ölü Kelebeklerin Dansı romanı elime geçti. Türkçe yazılan romanlarda en azından benim görmediğim bir tarzda, sanal bir dünyada yaşanan ya da yaşanıp yaşanmadığı kuşkulu insanlar ve olaylar, gizli bir alaycılık ve şaşılacak bir doğaçlama havası içinde anlatılıyordu bu romanda. Hüsnü Arkan yeni romanında kendisini bize bu kez bambaşka bir atmosfer içinde gösteriyor: Şiirli bir anlatım, 12 Eylül döneminin bunalımlı günlerini alegorik duyumsatmalarla sezdiriş, polisiye bir gerilim ve son derece de akıcı bir üslup. Arkan bu çok başarılı yeni romanıyla, Türkçe edebiyat içinde, artık kendisine de bir yer ayrılması gerektiğini tartışmasız bir biçimde kanıtlıyor.- Erhan Bener

Bir şey yaşarsınız ama aslında yaşadığınız başka bir şeydir. Hıçkırarak ağlarsınız ama aslında kahkahalar atmışsınızdır. Sevgi, mutluluk, zafer, hepsi birer yanılsamadır. Yaşam kurgudur, gerçek düştür. Yalnızca inancınızla biçimlenen bir avuç hamur. Neye inanıyorsanız, gerçek odur.(Arka Kapak)Ezginin Günlüğü topluluğunun solisti Hüsnü Arkanla ilk olarak bir pop müzik kasetini dinlerken karşılaştım. Can Yücelin Sevgi Duvarı şiirinden kendi bestelediği bir parçayı sölüyordu. O şiiri öyle algılayabilmek ve öyle besteleyip söyleyebilmek için gerçek bir sanatçı kumaşına sahip olmak gerekirdi. Arkasından, 1998 Kasımında yayımlanan Ölü Kelebeklerin Dansı romanı elime geçti. Türkçe yazılan romanlarda en azından benim görmediğim bir tarzda, sanal bir dünyada yaşanan ya da yaşanıp yaşanmadığı kuşkulu insanlar ve olaylar, gizli bir alaycılık ve şaşılacak bir doğaçlama havası içinde anlatılıyordu bu romanda. Hüsnü Arkan yeni romanında kendisini bize bu kez bambaşka bir atmosfer içinde gösteriyor: Şiirli bir anlatım, 12 Eylül döneminin bunalımlı günlerini alegorik duyumsatmalarla sezdiriş, polisiye bir gerilim ve son derece de akıcı bir üslup. Arkan bu çok başarılı yeni romanıyla, Türkçe edebiyat içinde, artık kendisine de bir yer ayrılması gerektiğini tartışmasız bir biçimde kanıtlıyor.- Erhan Bener


Değerlendirmeler

değerlendirme
Profil Resmi
7 puan

hüsnü ağbi canımız, eyvallah.

sarkan yerler çokçaydı sanki. ama romanda bu biraz affedilebilir bir şey. aslında hüsnü ağbi öykü mü yazsa? ama öyküde sarkmamak lâzım. siyasi acılara tuz basılmış, inceden dokundurulmuş, güzel, yarayı kaşımaktan çok unutturmamak dert, ya da şöyle, tekrarını engellemek.

barış bıçakçı ile hüsnü ağbi aynı rafta, zihnimde. tanımış olduk.

10 yıl, 11 ay
8 puan

Husnu arkanin kalemini cok seviyorum.tipki sarkilari gibi naof ama fazlaca etkileyici...
Huseyin karakteri, onun ic dunyasinin anlatimi ki ozellikle cocukluk ve ilk genclik yillarinin anlatildigi bolum, son kisimlardaki surprizler hepsi cok cok guzeldi.
Minonun siyah gulundeki gibi yine kadinlar icinde buyuyen bir cocuk vardi bu kitapta da.dikkatimi cekti bu defa da olmasi...
Husnu arkan kitaplariyla tanismamis olan varsa daha fazla ertelememli derim...

7 puan

Sonu çok acımasız.


Baskı Bilgileri

206 sayfa


ISBN
9756827777

Diğer baskılar


Etiketler: diğer

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

simdersin SütlüFrappe
2 kişi

Okumuşlar

serrose meric Leylak srnzmn delimi-ne
38 kişi

Okumak İsteyenler

SinemTugcu Laliş Hilalim soztekin beyzaaa
13 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski