Bir gün Sabâ Melikesi Belkıstan, Âdemle Havvanın hikâyesini anlamanın bütün bir insanlığın da hikâyesini anlamak manasına geldiğini öğrendim. İnsanın bütün halleri Âdemde gizliydi ve bütün macera onun hikâyesinde özetlenmişti.Bu cümleyi yıllarca içimde gezdirdim de bir türlü kalemi elime alamadım, anlatmaya kalkışamadım.Ne zaman ki, kalmak için değil uğrayıp geçmek için kadem bastığımız, kök attığımız değil kısa bir gölge saldığımız şu dünyada bir cennet sürgünüyle yazgılandığımı anladım ve Kelimeler Kitabı-çift isimler sahifesinde, Âdemle Havvanın yanına bir de Habille Kabili ekledim. O zaman anladım anlatma zamanının geldiğini.Hikâyenin ismi düştü dilime bir gece: LÂ.
Bir gün Sabâ Melikesi Belkıstan, Âdemle Havvanın hikâyesini anlamanın bütün bir insanlığın da hikâyesini anlamak manasına geldiğini öğrendim. İnsanın bütün halleri Âdemde gizliydi ve bütün macera onun hikâyesinde özetlenmişti.Bu cümleyi yıllarca içimde gezdirdim de bir türlü kalemi elime alamadım, anlatmaya kalkışamadım.Ne zaman ki, kalmak için değil uğrayıp geçmek için kadem bastığımız, kök attığımız değil kısa bir gölge saldığımız şu dünyada bir cennet sürgünüyle yazgılandığımı anladım ve Kelimeler Kitabı-çift isimler sahifesinde, Âdemle Havvanın yanına bir de Habille Kabili ekledim. O zaman anladım anlatma zamanının geldiğini.Hikâyenin ismi düştü dilime bir gece: LÂ.
Müthiş, müthiş, müthiş bir kitap. Anlatımıyla, akıcılığıyla, her şeyiyle çok güzel kitap. Nazan Bekiroğlu'na saygılarımı sunuyorum. Böyle daha fazla kitap yazsın lütfen! :)
"Lakin oruçlu olduğunu unutup suya kanmak gibi değil, kanatları olmadığını unutup da kendini uçuruma bırakmak gibi bir unutmaktı bu."
|Nazan Bekiroğlu / La-Sonsuzluk Hecesi
Bendeki tesirini hala koruyan, harika bir kitap. Ben bu kitabın; henüz okumamış olan herkesin okunacaklar listesinde, okuma önceliğini hak ettiğini düşünüyorum.
Okuduğum ilk Nazan Bekiroğlu kitabı. Manevi aşkı anlatan, böyle tasavvufi dil kullanan yazarlara ön yargılıyımdır ben. "Bu Mesnevi yazıyormuşçasına girilen tavırlar ne allahaşkına?" diyordum. Ama Nazan Bekiroğlu hep böyleymiş, dili gerçekten büyülüymüş. Şöyle yazayım da prim yapayım diyenlerden değilmiş. Benim gibi düşünenleriniz varsa ve Nazan Bekiroğlu'yla daha tanışmamışsanız yazarın ilk kitabından başlamak daha doğru bir tercih olabilir. Kitabı çok değil ama yazarı sevdim ben. En azından birkaç kitabını daha okumaya karar verdim.Şunu da söylemeden geçmemem gerek ki: Okurken çok daha negatif düşüncelerle dolu olduğum kitabı bitirdiğimde, insanlığın hikayesinin Adem, Havva, Habil ve Kabil üzerinden anlatılışından epey etkilendiğimi farkettim. Kitaba başlamadan şu an bunu okuyorsanız da bu kitabı ön yargısız, çok şey beklemeden, masal dinliyormuşçasına okuyun. Fantastik boyutunu göz ardı etmeyin. O zaman daha çok seveceğinizi söyleyebilirim.
İlk insanlar.. İlk suç işleyiş.. Pimanlıklar.. Öfkeler.. Bir babanın çaresizliği..
okumadım böyle bir kitap daha...
yazarın dili anlatımı anlatılanı birebir hissettiriyor sanki o anları yaşıyorsunuz...
muhteşem...
dilin kemiği yok derler ama olsaydı; dilin kemiğinin üzerindeki etin kıvrımlarını en zarif haliyle tasvir eden yine nazan bekiroğlu olurdu.insan edebiyatın ne olduğunu onunla yeniden keşfediyor.ve bu kitap en latif bir surette Adem'i anlatıyor.öyle ki beniadem ; hikayesini Adem'le tekrar tekrar okuyor.
Kitabı okurken bazen Elif Şafak'ın özellikle 'Aşk' kitabındaki anlatımına benzettiğim yerler vardı fakat etkileyici bir kitaptı hz.adem ile havva'ya aralarındaki aşka hiç bakmadığım taraftan baktırdı.
konu super ama anlatim iyi degil. bi sure sonra artik yeter diyorsunuz. ve bir sey var ki, Serendip kelimesinden gına geldi. muhtesem bir kitap olabilirmis ama malesef bitirdigim zaman oh cok sukur dedim.
La'dan sonra yazarın diğer kitaplarına hep ön yargılı yaklaştım.. Anlatımını başarısız buldum.
En büyük oyuncağı "kelimeler" olan yazarın Yaratılış'ın öyküsünü kelimeler ve aslında isimler ile nasl şiirsel ama akıcı bir dille anlattığını göreceksiniz.
hz. adem ile hz. havva'nın cennetten ayrılışı, dünyaya inişi, birbirlerini arayışları ve tabiki de habil ile kabil'in kardeşliği eşliğinde şeytanın söylemleri... okunmalı...
Şimdiye dek hiç karşılaşmadığım ilginç, çekici bir uslup.Nazan Bekiroğlu'nun okuduğum ilk kitabı.Diğerlerini de okumak isteği uyandırdı.Okunmalı derim.
çok şiirsel ve okurken sanki su gibi içmişşin hissini veren, kesinlikle sıkmayan ve insanlığın başlangıcını farklı bakış açılarıyla sunan bir kitap.
nazan bekiroğlunun en sevdiğim romanı hikayesiyle ve anlatım biçimiyle beni çok etkileyen bir kitaptır. nazan hanıma çok teşekkür edrim:)
Bi insan emek vermiş yazmış çok seveni de var ama yok yani,şiştim . Şimdi düzelir bak konuya girer diye diye devrik cümleler ile kitap bitti.
Nazan Bekiroğlu'nu bilmiyorsanız en başta yorucu olur sonra o yorucu lezzeti damağınızda bırakır...
Adem'di bu, ademoğulları bir parça ekmek uğruna onca cefa çekecek, bir parça ekmekle avunacaklardı.
Adem, Havva ile yüz yüze geldi.
Dünya, nihayet "cennet gibi" değil, ilk kez cennetti.
Ey Alemlerin Rabbi, Ey benim Rabbim,
İster sürgün et. İster kov, ister gönder bahçenden. Ama beni Senden gönderme
Bir hikaye bu kadar güzel anlatabilirdi. Tekrar tekrar sayfalarını karıştırdığım,okuduğum nadir kitaplardan.. Herkes mutlaka okumalı.Gerek dili,gerek anlatım tarzı... harika!
Yaradılışın, Adem ile Havva’nın hikayesini konu almış, hocamın hocası. Çok sevdim, tekrar okuyabilirim.
* Hayattayken mutlaka okunmalı.
Çok sevdiğim bir kitap oldu Lâ üslubu mükemmeldi. Tüm İslam Aleminin bildiği o insanlığın başlama hikayesinin harika bir anlatısı kesinlikle öneririm.
Tasvirleri oldukça başarılıydı. Havva'yı anlatışı, yasak meyveye gitme, dünyayı görünce cennetle olan kıyas ve dünya betimlemesi etkileyiciydi. Dili de ve sade, okunması kolay. Alıntılarımdan biri:
"Unutma, diye başladı:
Her şey senin için yaratıldı ama dikkat et sen her şey değilsin.
Dünya boyun eğicidir ama sen zalim efendi değilsin.
Yeterli sayıyorsun kendini kendine. Oysa hiç yeterli değilsin. Muhtaçsın, ihtiyaçsız değilsin.
Her şey senin emrinde doğru, ama amirliğe kalkışma.
Bil ki kalıcı değil geçicisin, sahip değil misafirsin. Sabit değil igretisin.
Her ne var ki sende, ödünçtür, senin sanma.
Şımarma."
Konu çok güzel olsa da sürekli şiir havasında gitmesi beni çok zorladı okurken. Atlayarak tamamladım diyebilirim.
Nazan Bekiroglu cok guzel yaziyor gercekten... Once "Nar Agaci"ni okumustum, "La" uzun zamandir bekliyordu okunmayi ve cok hosuma gitti.
La, sonsuzluk hecesi ... Cennetin yaradilisi, Adem ile Havva"nin sonsuz aski.... veeeee yasak elmaya duyulan merak.... sonra, dunyada Adem ile Havva... Kabil ile Habil.... Kelimeler Kitabinin ilk iki kelimesinin olusma sureci: Iyi ve Kotu !
Siirsel ve mistik bir anlatimla, insani, yaradilisimizi ve Yaradani farkli bir acidan cok buyuk bir keyifle okudum
Karton Cilt, 384 sayfa
2011 tarihinde, Timaş Yayınları tarafından yayınlandı