Düşüncenin Çağrısı Kant-Schopenhauer-Heidegger

Uzun zaman önce Parminedes to gar auto noein estin te kai einai: düşünme ve varlık aynıdır demişti. Düşünce tarihi boyunca çok çeşitli yorumlara konu olmuş olan bu söz sonunda bir varlıkbilim meselesi olarak kabul edildi ve rafa kaldırıldı.Descartes dünyanın ve insanın varoluşu üzerine büyük yalnızlık içinde yirmi yıl boyunca sürdürdüğü düşünmesini cogito, ergo sum: düşünüyorum, o halde varım diye sona erdirdi. Bu kuşku duyuyorum, demek ki varım kestirmesiyle solipsizm (tekbencilik) uçurumundan kurtulma çabası olarak yotumlandı.Düşündüğüm kadar ve düşündüğüm sürece varım önermesi, hiç bir iddiası olmayan bir yorum olarak bile zihinlerde yer etmedi, dolayısıyla düşünmeyle var olmak arasındaki bağ uzunca bir zaman bir daha kurcalalanmamak üzere örtük kaldı.Dünyanın ve insanın geldiği nokta her haliyle düşünmeye çağrıda bulunurken, karşılaştığımız her mesele bizi durup dinlemeye, dinleyip düşünmeye davet ederken neden düşüncenin izine rastlanmıyor? Düşünmeye bu ayak direyiş neye işaret ediyor?Yaşadıklarımız bu çağrıya karşı gösterilecek serkeştliğin düşünmeyle erişilecek olanın kendisini geri çekmesiyle sonuçlandığını gösteriyor: Kitap, milletçe varlığımızın tehlikenin eşiğine geldiği şu günlerde bu tehlikeyi savuşturabileceğimiz tek ve biricik tutamağa mütevazi bir ışık tutmayı amaçlıyor.

Uzun zaman önce Parminedes to gar auto noein estin te kai einai: düşünme ve varlık aynıdır demişti. Düşünce tarihi boyunca çok çeşitli yorumlara konu olmuş olan bu söz sonunda bir varlıkbilim meselesi olarak kabul edildi ve rafa kaldırıldı.Descartes dünyanın ve insanın varoluşu üzerine büyük yalnızlık içinde yirmi yıl boyunca sürdürdüğü düşünmesini cogito, ergo sum: düşünüyorum, o halde varım diye sona erdirdi. Bu kuşku duyuyorum, demek ki varım kestirmesiyle solipsizm (tekbencilik) uçurumundan kurtulma çabası olarak yotumlandı.Düşündüğüm kadar ve düşündüğüm sürece varım önermesi, hiç bir iddiası olmayan bir yorum olarak bile zihinlerde yer etmedi, dolayısıyla düşünmeyle var olmak arasındaki bağ uzunca bir zaman bir daha kurcalalanmamak üzere örtük kaldı.Dünyanın ve insanın geldiği nokta her haliyle düşünmeye çağrıda bulunurken, karşılaştığımız her mesele bizi durup dinlemeye, dinleyip düşünmeye davet ederken neden düşüncenin izine rastlanmıyor? Düşünmeye bu ayak direyiş neye işaret ediyor?Yaşadıklarımız bu çağrıya karşı gösterilecek serkeştliğin düşünmeyle erişilecek olanın kendisini geri çekmesiyle sonuçlandığını gösteriyor: Kitap, milletçe varlığımızın tehlikenin eşiğine geldiği şu günlerde bu tehlikeyi savuşturabileceğimiz tek ve biricik tutamağa mütevazi bir ışık tutmayı amaçlıyor.


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
978-975-468-721-7

Etiketler: düşünce

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Salim dancingdecember HelenBlack memuzin
4 kişi

Okumak İsteyenler

herseysinirsel persephone. enfarktus Yavuz Yılmaz tarçınportakal
5 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski