Cehennemi Yakan Çılgın Türk

ÇOK GÜLECEĞİNİZ, ELİNİZDEN BIRAKAMAYACAĞINIZ BİR KİTAP Bu kitapta, Barbaros birbirinden ilginç fıkralarla çıkıyor karşımıza; ama öyle birkaç tümcelik fıkralar değil bunlar: Kimi bir, kimi iki sayfa tutmakta. Hepsi de, dost söyleşilerinin akışı içinde anlatılmış izlenimini uyandıran, ustalıkla kurulmuş fıkralar. Kimileri gülümsetiyor, kimileri bayağı güldürüyor insanı... Bu fıkralar da çok tuhaf; hiç yalan söylemiyorlar diyorsunuz. TAHSİN YÜCEL (önsözden) Barbaros, Senden her gün yeni şeyler öğreniyorum. Sen, benim genç dostum ve en genç öğretmenim... Sarılıyorum sıkı sıkı ve öpüyorum... Bakıyorum sana, on beş-yirmi yıl sonraki filozof, şair, oyuncu, oyun yazarı Barbarosu görüyorum orada. Yirmi yıl sonra? Olsun, ben şimdi görüyorum ya... YILDIZ KENTER İstanbul Oyuncak Müzesine yabancı bir basın mensubu gelmişti. Tam dört saat boyunca, müzeyi gezerken bana sorular sordu. Büyülendiği gözlerinden okunuyordu, şaşkınlığını da şu sözleriyle gösterdi: Size bir şey soracağım ama kızmayın.

Sunay Bey, orijininiz gerçekten Türk mü? Ona, Öyle bir soru sordunuz ki, maalesef size kızamıyorum! dedim. Bu kitapta, o yabancı gazetecinin -ne yazık ki- bu soruyu sormasının nedenleri var. Ve biz, o nedenleri kahkahayla okuyabildiğimiz için biziz. İyi ki varsın Barbaros! SUNAY AKIN Barbaros Uzunönerin kitabını müsveddesi üzerinden okumaya başlarken ne yalan söyleyeyim sıkıcı bir işe giriştiğimi sanmıştım... Daha ilk yazıyı okurken yüzüme bir tebessüm yayıldı... Ve bu tebessüm son sayfaya kadar sürdü... Yaşadığımız alaturka hayat, bütün gerçekliği ve mizahıyla satırlara dökülmüş Barbarosun kitabında... O aynada toplumu ve kendimizi görüyoruz... Kendimizi ve toplumu daha iyi tanıyoruz. Hem de hiç sıkılmadan ve başta söylediğim gibi dudaklarımızdan tebessüm hiç eksilmeden... Abartısız üslup, ince ve duygulu mizah kitabın değerini artırıyor... MELİH AŞIK

ÇOK GÜLECEĞİNİZ, ELİNİZDEN BIRAKAMAYACAĞINIZ BİR KİTAP Bu kitapta, Barbaros birbirinden ilginç fıkralarla çıkıyor karşımıza; ama öyle birkaç tümcelik fıkralar değil bunlar: Kimi bir, kimi iki sayfa tutmakta. Hepsi de, dost söyleşilerinin akışı içinde anlatılmış izlenimini uyandıran, ustalıkla kurulmuş fıkralar. Kimileri gülümsetiyor, kimileri bayağı güldürüyor insanı... Bu fıkralar da çok tuhaf; hiç yalan söylemiyorlar diyorsunuz. TAHSİN YÜCEL (önsözden) Barbaros, Senden her gün yeni şeyler öğreniyorum. Sen, benim genç dostum ve en genç öğretmenim... Sarılıyorum sıkı sıkı ve öpüyorum... Bakıyorum sana, on beş-yirmi yıl sonraki filozof, şair, oyuncu, oyun yazarı Barbarosu görüyorum orada. Yirmi yıl sonra? Olsun, ben şimdi görüyorum ya... YILDIZ KENTER İstanbul Oyuncak Müzesine yabancı bir basın mensubu gelmişti. Tam dört saat boyunca, müzeyi gezerken bana sorular sordu. Büyülendiği gözlerinden okunuyordu, şaşkınlığını da şu sözleriyle gösterdi: Size bir şey soracağım ama kızmayın.

Sunay Bey, orijininiz gerçekten Türk mü? Ona, Öyle bir soru sordunuz ki, maalesef size kızamıyorum! dedim. Bu kitapta, o yabancı gazetecinin -ne yazık ki- bu soruyu sormasının nedenleri var. Ve biz, o nedenleri kahkahayla okuyabildiğimiz için biziz. İyi ki varsın Barbaros! SUNAY AKIN Barbaros Uzunönerin kitabını müsveddesi üzerinden okumaya başlarken ne yalan söyleyeyim sıkıcı bir işe giriştiğimi sanmıştım... Daha ilk yazıyı okurken yüzüme bir tebessüm yayıldı... Ve bu tebessüm son sayfaya kadar sür... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9786055698447

Etiketler: genel

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

RobSten dry crmn msametaydin
3 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski