Sweeney

8 puan

Bana hep Linda Howard'ın tarzı başka derlerdi de inanmazdım. Açıkçası hemen her tür kitap okuyan biri olarak benim için tam bir karma eserdi ortaya karışık tadında. Hem bir Aşk kitabı, hem bir nevi Fantastik, hem de polisiyeydi. Kitaba adını veren Paris Sweeney ilgisiz ailesiyle bağlarını koparmış, yalnız yaşayan, ressam bir kızımız. Yaşadığı küçük kasabada bir süre önce lösemiden ölen komşu çocuğunu süpermarkette annesinin peşinden giderken görür. Flu bir silüet olarak... Bunun bir hayalet olduğunu anlar. Kızımız hayaletleri görmektedir. Küçük bir kasabada hayaletlerle konuşmaya başlayınca dikkat çekince, New York'a taşınır. En azından New York'taki hayaletler dost canlısı değillerdir. Burada resimlerini arkadaşı Candra'nın galerisinde satarak geçinmekte, Candra'nın eşi Richard'ın sahibi olduğu apartmanın bir dairesinde kiracı olarak kalmaktadır. Bu arada arkadaş dediysek pek de canciğer değillerdir, tamamen iş ilişkisi...

Kızımızın hayalet görmekten başka trafik ışıklarını yeşile döndürme ( İstanbul trafiğinde ne kadar iyi olurdu) gibi pratik de bir sürü yeteneği vardır. Ama asıl yeteneğini her sabah gördüğü sosisçinin cinayet sahnesini çizdiğinde keşfeder. Bu çizim translarından sonra girdiği üşüme krizlerinden birinde Richard'la yakınlaşır. (Richard'ın Sweeney'i ısıtışına bayıldım.:) Kızımız kendini bir yandan Richard'la Candra'nın boşanma çekişmelerinin içinde, diğer yanda ise katilin peşinde iz sürerken bulur. Olaylar arap saçına döner... :)

Linda Howard'ın kalemini ve ortaya karışık tarzını sevdim...

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »