Labirent: Son İsyan (Labirent, #3)

7 puan

Bir köşeye geçmiş,sevdiğim bir serinin son kitabını nasıl yorumlayacağım diyerek kara kara düşünüyorum.Kitap güzel miydi,kötü müydü inanın ki bilmiyorum.O sonu,cevaplanmamış sorular...Tamam tamam,bir yerden başlamam gerekiyor yoruma,öhöm öhöm..Ama dikkat edin ilk iki kitabı okumayanlar için spoiler içerir ki bu çok normal yoksa anlatamam.Üçüncü kitap hakkında da bir yerde çok ufacık spoiler vermişim.Bu ufacık spoilerı (cidden çok ufak gidişatı falan değiştirmiyor) yemek istemeyen okumasın.

Kitabı tam olarak kapakta da belirtildiği gibi derin bir soluk alarak okumaya başladım.Zira ikinci kitap gibi olacak diye bir his vardı içimde,özellikle temposu.Ki bence neyin doğru neyin yanlış olduğunu anlamasam bile gayet tempoluydu.Yani ben takılmadan okuyabildim kitabı.Ama şöyle bir geri dönünce kitapta olan olayların da sayılı olduğunu görüyorum.Gayet kısa bir zaman dilimini konu alıyor.Halbuki bana böyle hissettirmemişti okurken.Her neyse.Kitabı okurken sinir olduğum yerlerden biri de kafamı iyice karıştırmasıydı.Yani İsyan mı iyi yoksa Sağ Kol mu yoksa hiçbiri mi? Yazar iyice çorba yapmış.Ben kitabın sonuna kadar 'Acaba bunların hepsi bir oyun muydu?' demedim değil.Zira her şey bir oyun çıkıyor,daha doğrusu 'değişken'.Bence yazar da karıştırdı doğruyu yanlışı.Hatta daha da karıştırmamak için Thomas'ın hafızasını geri kazanmasını bile istemedi ve Thomas'a istettirmedi.Bu hafıza olayı beni çok etkilemedi.Yani 'tamam onu da isteme,keyfin bilir' diyerek okudum oraları.'Nasıl olsa sorularımın cevaplarını alırım değil mi?Sonuçta,yapma ama bu James Dashner!' dedim.Evet evet ,dedim ve kitabın sonunda kaldım ortada.
Sonracığıma,kitaptaki ölen karakterler hakkında (karakterler dedim,yanlış okumadınız,zira ikisinden de haberim oldu,sağolsunlar arkadaşlara) büyük iki tane spoiler yedim.Bunlar benim azıcık olsa da hevesimi kırdı ama yola devam tabiiki.Vikitaptaki yorumları kesinlikle kitap bitmeden okumayın.Burdan malum arkadaşlara bir kez daha teşekkür ediyorum.Yalnızca teşekkür...
Her neyse,işte bu ölen karakterler ki ben ikisini de seviyordum,gerçekten üzülmeme sebep oldular ama kitaplarda biraz ölenler de olmalı.Yapmayın ama ,ölen karakter(başlıca karakter daha doğrusu,herhangi biri değil) olan bir kitap kendini okutturmasa George R. R. Martin üstadın kitapları çok satmazdı değil mi?Ki bu ölen karakterler de genelde çok sevilen,ana karakterler oluyor.Şöyle bir toparlarsam bu paragrafı,ölmelerine bende üzülüyorum ama bence ölmeleri 'neden öldüüün,ah okuyamıyorum daha fazla,buraya kadarmış' dedirttirmedi.
Gally olayına da sevindim bu arada.Chuck yüzünden sevilmeyen bir karakter ama sonuçta o isteyerek yapmadı.Aynı şekilde dediğim gibi Teresa'da.Bu yüzden ben bu ikisini gayet de affedebildim.Thomas neden affedemedi orasını halen anlayamıyorum.Hem sende kendinde olmadın bi ara,isyan seni de kontrol etti ve Minho'yu doğruyordun.Bu yüzden biraz empati lütfen.
Daha söyleyeceğim çok şey var ama kitabın sonuna değinip yorumu bitirmek istiyorum.
Kitabın sonu yani şu Yeni Dünya olayı,tamam kabul gördü benden.Ama ya diğer insanlar?Ya Dünya'nın diğer kalanı?Onlara n'oldu,İsyan onları yeryüzünden mi kaldırdı?Bunun gibi sürüsüne soru var...
Seriyi okuyanlar varsa üçüncü kitabı da okusunlar tabii ki.Seriyi çok sevdiğimden bu kadar yorum,bu kadar serzeniş.Yoksa bence birçok seriden,birçok kurgudan daha iyi.James Dashner'ın kalemini seviyorum ama bu kitap eksik.Galiba sonu nasıl bağlayacağını tam oturtamamış..

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »