Demir Ökçe

10 puan

İçinde yaşadığımız toplumu, insanların yüzleri üzerinden daha yakından görmeye iten ve derinlerdeki ürkütücü gerçekleri fark ettiren muhteşem bir kitap. Oligarşiler, parsellediği toprakların, yer üstü ve yeraltı zenginliğini mülkiyetinde tutarken, görkemli ibadethanelerin işlevi ise müsses nizamları (kurulu düzen) korumak adına iyiliksever vaazlarındaki basmakalıp laflarla toplumu da bu düzen üzerine inşa edip biat ettirmektir. En önemli görev onlara düşer. Oligarşi ile bu kurumlar arasındaki ilişkiler ve ezilenlerin resmi muazzam çizilmiştir. Kutsal Kitap, dünyanın Tanrı mülkü olduğunu söyler; "Tanrı genel yasalara uygun olarak mülkünden istediği kişiye istediği gibi verir "öğretisiyle toplam nüfusun sadece yüzde 0,9 unu oluşturan Oligarşi sınıfı bu toplam servetin yüzde yetmişini bu şekilde elinde tutar. Oligarşi, nüfusun geri kalan kısmının çalışma koşullarını, paylaşım oranlarını, inanç biçimini ve yapısını, eğitim düzeyini, egemen sınıf ahlakını, yasaları, yasaları uygulayan mahkemeleri, bu yasaları üreten parlamentoları, üniversiteleri gücüyle elinde tutar ve her şey onların varlıklarını koruyacakları bir biçimde dizayn edilir. Her türlü yozlaşmış yöntem kullanılır. Bu görünmez bir elin gücüdür. Avukatlarıyla, savcılarıyla, hakimleriyle, meclis üyeleriyle, bankalarıyla, yasalarıyla, basın yayın şirketleriyle, askerleriyle, polisleriyle, din adamlarıyla nüfusun geri kalan kısmını ezer, uyutur, bilinçlenmesini her açıdan engeller. Uyutamayıp kendi müsses nizamlarını (Kurulmuş düzeni) tehdit eden kişileri ya sistem içinde eritir, susturur ya da onları yok eder. Çünkü nüfusun geri kalan kısmı devasa bir güçtür. Hiç bir şekilde uyanmamalıdır. Kurulu düzene biat ederek önüne konulanlarla yaşamaya devam etmelidir.İşte ezen ve ezilenlerin gerçek tablosunu gerçek hayatın bir prototipi şeklinde yazan Jack London, önce okuyucuyu yaşadığı dünya hakkında bilgilendirirken ardından savaşmanın yolunu da gösteriyor. Bence bu bir roman değil. Bu Jack London'ın öngördüğü geleceğe bıraktığı muazzam bir rehberdir. Bir gün insanlık ezenin altında açlıkla, sefaletle, işsizlikle tam ezildiğinde "Demir Ökçe" nin o her şeyiyle gerçek sesini duyacak belki. Ne var ki, toplum algısı çok ağır ilerliyor... Şiddetle tavsiye ediyorum.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »