Kullanıcı Araçları

Nevzat Tarhan

12 kişi favori yazarlarına eklemiş

nevzat tarhan düzenleme geçmişi

asau, nevzat tarhan isimli yazarın detaylarını düzenledi

Doğum Yılı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali 1952
Doğum Yeri düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Amasya, Merzifon
Cinsiyet düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Erkek
10 yıl
asau, nevzat tarhan isimli yazarın açıklamasını düzenledi

eski halini göster | yeni halini göster | değişimi göster

Aşk imiş her ne var âlemde
İlim bir kıyl ü kāl imiş ancak

Aşk nedir?
Tanımını yapmak çok zor.
Çünkü o sevene göre, sevilene göre, zamana, koşullara göre değişiyor.
Ama değişmeyen bir şey var. Aşk müthiş bir bağlanma enerjisidir. İçinde uçarcasına mutluluğu, hüznü, kaybetme korkusunu, melankoliyi, tutkuyu, öfkeyi, kendinden vazgeçme halini barındıran bir duygular çeşnisidir.
Âşıklık hali kolay mıdır? Büyük ihtimalle hiçbirimiz buna “kolaydır” diyemeyiz. Ama hiçbirimiz de ondan kaçamayız. Çünkü onsuz olamayız.
Üstelik aşk tüm zorluğuna rağmen insanı çoğaltan, olgunlaştıran, incelten, sadece sevdiğiyle değil, kâinatla bütünleştiren bir tecrübe değil midir?

Hz. Mevlana diyor ya:
Aşksız olma ki ölü olmayasın,
Aşkla öl ki diri olasın.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, bu kez bizleri aşk üzerine düşünmeye, aşkın gerçekte ne olduğunu anlamaya, zorluklarıyla birlikte oldurucu, olgunlaştırıcı yönlerini keşfetmeye davet ediyor. Başta Hz. Mevlana’nın Mesnevi’si
Merzifon’da 1952 yılında doğdu. 1969 yılında Kuleli Askeri Lisesi’ni, 1975 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ni bitirdi. GATA stajı, Kıbrıs ve Bursa kıta hizmetinden sonra 1982 yılında GATA’da Psikiyatri uzmanı oldu. Erzincan ve Çorlu’da hastane hekimliği sonunda GATA Haydarpaşa’da Yardımcı Doçent(1988), Doçent (1990) oldu. Klinik direktörlüğü yaptı. Albaylığa (1993) ve Profesörlüğe (1996) yükseldi. 1996-1999 yılları arasında Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde öğretim üyeliği ve Adli Tıp Kurumu’nda bilirkişi olarak görev yaptı. Kendi isteğiyle emekli oldu. Halen Memory Centers of America isimli Nöropsikiyatri Merkezlerinin Türkiye yöneticiliğini yapmaktadır. 1989 yılında “Stres”, 1991 yılında “Psikofarmakolojide Yenilikler”, 1992 yılında “Saldırganlık”, 1993 yılında “Serotonin” konularında Türkiye’de ilk örnek uluslar arası katılımlı sempozyumlar düzenledi. Psikofarmakoloji dergisinin 6 yıl editörlüğünü yaptı. “Sleep and Hypnosis” dergisinin yayın kurulundadır. 1991 yılında Hollanda da “Destructive Drives and Impulse Control” konulu Uluslar arası Kongrede “En İyi Araştırma” ödülü aldı. New York Academy of Science, New York Academia Psiychiatrie Foundation, International Psychogeriatric Association ve National Geographic Society gibi uluslararası derneklerde aktif üyedir. 29’u uluslar arası olmak üzere Doğu’nun bilgeliğini taşıyan eserlerden, isimlerden aktardığı hikâyelerle, hikmetlerle başa geldiyse büyük bir lütuf olan aşkı sağlam bir ilişkiye dönüştürmeye yönelik tavsiyelerde bulunuyor.
Leyla ile Mecnun bugün yaşasalardı neler olurdu bilmiyoruz ama bugünün Leyla ile Mecnunları bu kitapta kendilerinden çok şey bulacak.
100’ün üzerinde yayını vardır. Evli ve iki çocuk babasıdır.
10 yıl
asau, nevzat tarhan isimli yazarın açıklamasını düzenledi

eski halini göster | yeni halini göster | değişimi göster

Aşk imiş her ne var âlemde
İlim bir kıyl ü kāl imiş ancak

Aşk nedir?
Tanımını yapmak çok zor.
Çünkü o sevene göre, sevilene göre, zamana, koşullara göre değişiyor.
Ama değişmeyen bir şey var. Aşk müthiş bir bağlanma enerjisidir. İçinde uçarcasına mutluluğu, hüznü, kaybetme korkusunu, melankoliyi, tutkuyu, öfkeyi, kendinden vazgeçme halini barındıran bir duygular çeşnisidir.
Âşıklık hali kolay mıdır? Büyük ihtimalle hiçbirimiz buna “kolaydır” diyemeyiz. Ama hiçbirimiz de ondan kaçamayız. Çünkü onsuz olamayız.
Üstelik aşk tüm zorluğuna rağmen insanı çoğaltan, olgunlaştıran, incelten, sadece sevdiğiyle değil, kâinatla bütünleştiren bir tecrübe değil midir?

Hz. Mevlana diyor ya:
Aşksız olma ki ölü olmayasın,
Aşkla öl ki diri olasın.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, bu kez bizleri aşk üzerine düşünmeye, aşkın gerçekte ne olduğunu anlamaya, zorluklarıyla birlikte oldurucu, olgunlaştırıcı yönlerini keşfetmeye davet ediyor. Başta Hz. Mevlana’nın Mesnevi’si olmak üzere Doğu’nun bilgeliğini taşıyan eserlerden, isimlerden aktardığı hikâyelerle, hikmetlerle başa geldiyse büyük bir lütuf olan aşkı sağlam bir ilişkiye dönüştürmeye yönelik tavsiyelerde bulunuyor.
Leyla ile Mecnun bugün yaşasalardı neler olurdu bilmiyoruz ama bugünün Leyla ile Mecnunları bu kitapta kendilerinden çok şey bulacak.
10 yıl