1) Bir robot bir insana zarar veremez ya da bir insanin zarar görmesine seyirci kalamaz. 2) Bir robot 1. kuralla çelişmediği sürece bir insanin emirlerine uymak zorundadır. 3) Bir robot 1. ve 2. kuralla çelişmediği sürece kendinin zarar görmesine izin veremez. Kitabın giriş kısmını oluşturan yazı üzerine temellenen kurgu,tiyatral anlatıma sahiptir. Amerikan Robot üretim devinin robot-psikoloğunun vermiş olduğu röportajların kısım kısım yazılmasından oluşur hikayeler. Asimov'un kitaplarının neden bu kadar abartıldığın en açık kanıtıdır bu kitap.Akıcı bir anlatımı olmakla beraber aynı konuyu tekrar tekrar işlemez. Her bölümde yeni bir kurgu ile karşılaşırsınız. Robotlar ve insanların birbirinden ne kadar farklı olduğunu ve bazen de ne kadar benzer olduğunu kimi zaman gülümseterek kimi zaman iç burkarak bizlere aktarır.
Olaya direkt giriş yapıyor yazar ki bu olayın içerisine bir anda giriş yapmanızı sağlıyor. Üstelik o kadar akıcı ve sağlam bir kurgusu var ki siz istemeseniz de kitap sizi bir süre sonra sarıyor. Kitapta anlatılan hikayenin toplum yapısını anlarsanız gerisi dökülüyor. Üç tür toplum var. Taçlar Topraklar Kökler Taçlar hakim topluluk yağma yapabilir kendilerine eş seçmek veya satmak için için kız çocuklarına el koyabilir. Topraklar onların köleleri. Kökler ise ticaretle uğraşan ara grup. Modh ile Mal isimli iki kız çocuğu üzerinden kurgu şekilleniyor.Modh ile Mal kız kardeşler.Birgün onları altın adamlar(Taçlar) kaçırır ve başlarından geçenler anlatılır. İç burkan ve sonu sürprizle biten bir kitap.
Kırmızı Kedi Yayınlarından olan kitabı 58 sayfa zaten her iki sayfadan birinde fotoğraf var. Yani elinize alınca ayakta 20 dakikada bile okuyabilirsiniz. Yalnız sadece sayfa azlığından kaynaklı bir durum değil kurgulama muhteşem. Üstelik derin anlamlar içermekte.Misal; "Ben bu krallığın kralıyım ve krallıktaki tüm tekneler bana aittir, Bu gidişle onlar sana değil sen onlara ait olacaksın, Ne demek istiyorsun diye sormuş kral, huzursuzca, Tekneler olmasa sen bir hiçsin, oysa tekneler sen olmasan da rahatlıkla denize açılabilirler" "Beğenmek, sahip olmanın en iyi şekli, sahip olmaksa beğenmenin en kötü şekli olsa gerek" "Belli ki adamın gözleri bilinmeyen adadan başka bir şeyi görmüyor, diye düşünmüş kadın, işte göz yanılması, insanın yanı başında duran insanı görmemesi böyle olur" Şeklinde altı çizilesi hatta yeniden okuma isteği uyandıran bir kitaptır.Kitaptan kopma yaşamazsınız bile. Peri masalı edasıyla başlanıp bir hayat dersi ancak bu kadar güzel verilebilirdi.
Distopyaların şahı.(neden? çünkü bir çok distopyaya konu olmuştur.) Baştan sona totatiler bir rejimin nasıl olduğunu anlatmıştır.Devamında spoiler vardır; *İsminiz yoktur. Alfabetik ve rakamsal numaralarınız vardır.D-530 gibi.Zaten günlük şeklinde yazmıştır ve hiç tanımadığı okurlarına hitap etmektedir.Bu yüzden sizi de içerisine katıyor kitabın. *Evleriniz saydamdır sadece cinsel yaşantınız gizlilik içerisinde saklanır. Hem zaten saklanacak bir şeyiniz yoksa duvarların perdelerin ne anlamı vardır?(Herkes her an görülebilir). Seks devlet tekelindedir. Devlet size pembe biletler verir. Kiminle sevişeceğinize(saatine kadar) devlet karar verir. *Ben yoktur biz vardır. *Hayal kurmak,rüya görmek hastalıktır.Kesinlikle tedavi edilmesi gerektir. *Tanrılar yok edilmiş.Ruh kelimesi yasaktır.Saçmalıktır. Eh her yasak kendi isyancısını da yaratır şiarıyla isyancıları da konu ediniyor. Çeviriden kaynaklı olabilir ama sakin bir ortamda okunulmalı kitaptan koparsanız geri dönüş yapmak zorunda kalırsınız.