sebū

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
sebū okumak istiyor.
Düşman Aşıklar

Andreas Ferrante en son gördüğünde, Sienna Baker acemice onu baştan çıkartmaya çalışıyordu. Kışkırtıcı çekiciliği hâlâ anılarını süslüyordu ama sonrasında yaşananlar hayatını cehenneme çevirmişti. Bu yüzden mirasını kurtarabilmek için onunla evlenmek zorunda olduğunu düşünmek bile hoş değildi.
Acımasızca reddedilişiyle yıkıldıktan sonra, Andreas’ı yeniden görmek, Sienna’nın utancını bir kez daha alevlendirmişti. Onunla evlenmeye gelince? Birbirlerini öldürmeden bu işi sonlandırabilirlerse, çok şanslıydılar!
Aşk ile nefret arasında ince bir çizgi vardı. Acaba bu öfkenin ateşi, düğün gecelerini tutkuyla yakmaya yetecek miydi?

Andreas Ferrante en son gördüğünde, Sienna Baker acemice onu baştan çıkartmaya çalışıyordu. Kışkırtıcı çekiciliği hâlâ anılarını süslüyordu ama sonrasında yaşananlar hayatını cehenneme çevirmişti. Bu yüzden mirasını kurtarabilmek için onunla evlenmek... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 5 ay
Profil Resmi
sebū okumuş.
Doğu'nun Limanları

Adana'da ayaklanmalar olmuştu. Kalabalık, Ermeni mahallesini yağmalamıştı. Altı yıl sonra çok daha büyük çapta olacakların provası gibi bir şeydi. Ama bu bile dehşetti. Yüzlerce ölü. Belki de binlerce. Can çekişen Osmanlı İmparatorluğu ve Beyrut ile Fransa arasında yaşamı sürüklenen İsyan. Doğunun Limanları bu yüzyılın başını, bir insanın trajik tarihinin içinden anlatıyor. Grubun dışında kimsenin, eylemlerimden kuşkulanmadığından emindim. Ancak bir gün, son sayıyı almak için Ballon dAlsace birahanesine gittiğimde, jandarmanın bira kamyonunu sardığını gördüm. Askerler gidip geliyor, gazete tomarlarını taşıyorlardı. Birahane, çınar ağaçları ile çevrili bir meydana bakıyordu ve patron, güzel havalarda dışarıya masalar koyardı. Meydana altı küçük sokaktan çıkılırdı. Gerekli bir önlem olarak, her zaman aynı sokaktan gelmezdim. O gün, birahaneye bir hayli uzak bir sokaktan gitmiş ve neler olup bittiğini zamanında görebilmiştim. Dümdüz yürümeye devam etmiş, önce yavaş, sonra hızlı daha sonra da koşarak yoluma devam etmiştim. İçimde korkudan başka, başarısız olmanın verdiği üzüntüden başka, bir de suçluluk duygusu vardı. Böyle durumlarda bu her zaman hissedilir ama bende hafif bir duygudan öte bir şeydi. Jandarmaların dikkatini çeken ve peşine düştükleri ben miyim, birahanedeki gizli yerin ortaya çıkması benim yüzümden mi diye durmadan düşünüp duruyordum. Neden ben? Çünkü birkaç hafta önce beni endişelendiren ama daha sonra üzerinde durmadığım bir olay olmuştu. Bir öğleden sonra, evden çıktığımda, nöbet tuttuğu açıkça belli olan bir jandarma ile burun buruna geldim; beni görünce allak bullak olmuş, merdivenin altına saklanmaya kalkışmıştı. Önce merak etmiş, dikkatli olmam gerektiğini düşünmüş ama sonra omuzlarımı silkmiş, bu olaydan ne Brunoya ne Bertranda söz etmiştim. Oysa şimdi vicdan azabı çekiyordum. Bu gerçek bir işkenceydi. O gün, birahaneden uzaklaşınca, oturduğum semte yöneldim, Montpellierde adına Yumurta denilen Komedi Alanının yanıbaşına... Ama doğrusu bu muydu? Aslında, üç türlü hareket edebilirdim: hemen yok olabilir, gara gidip ilk trene atlar, yakalanmaktansa bilinmeyen bir yere gidebilirdim. Soğukkanlılıkla odama gider, tehlikeli olabilecek her kâğıdı yok eder, kimse beni ihbar etmeyecek ümidiyle normal yaşamıma dönebilirdim. Bir de orta yol vardı: odama gider, düzene sokar, ihtiyacım olabilecek birkaç parçayı yanıma alır, ev sahibi Madam Berroya arkadaşlarımın beni sayfiyeye davet ettiklerini söyler, bu da aniden yok oluşumla ilgili kuşkuları dağıtmış olurdu. Bu sonuncusunu seçtim. Panik ile güven arası bir duyguyla. Yolda sağa sola sapmış, beni izlemiş olanların işlerini zorlaştırmak istemiştim...

Adana'da ayaklanmalar olmuştu. Kalabalık, Ermeni mahallesini yağmalamıştı. Altı yıl sonra çok daha büyük çapta olacakların provası gibi bir şeydi. Ama bu bile dehşetti. Yüzlerce ölü. Belki de binlerce. Can çekişen Osmanlı İmparatorluğu ve Beyrut... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
Profil Resmi
sebū okumak istiyor.
Doğu'nun Limanları

Adana'da ayaklanmalar olmuştu. Kalabalık, Ermeni mahallesini yağmalamıştı. Altı yıl sonra çok daha büyük çapta olacakların provası gibi bir şeydi. Ama bu bile dehşetti. Yüzlerce ölü. Belki de binlerce. Can çekişen Osmanlı İmparatorluğu ve Beyrut ile Fransa arasında yaşamı sürüklenen İsyan. Doğunun Limanları bu yüzyılın başını, bir insanın trajik tarihinin içinden anlatıyor. Grubun dışında kimsenin, eylemlerimden kuşkulanmadığından emindim. Ancak bir gün, son sayıyı almak için Ballon dAlsace birahanesine gittiğimde, jandarmanın bira kamyonunu sardığını gördüm. Askerler gidip geliyor, gazete tomarlarını taşıyorlardı. Birahane, çınar ağaçları ile çevrili bir meydana bakıyordu ve patron, güzel havalarda dışarıya masalar koyardı. Meydana altı küçük sokaktan çıkılırdı. Gerekli bir önlem olarak, her zaman aynı sokaktan gelmezdim. O gün, birahaneye bir hayli uzak bir sokaktan gitmiş ve neler olup bittiğini zamanında görebilmiştim. Dümdüz yürümeye devam etmiş, önce yavaş, sonra hızlı daha sonra da koşarak yoluma devam etmiştim. İçimde korkudan başka, başarısız olmanın verdiği üzüntüden başka, bir de suçluluk duygusu vardı. Böyle durumlarda bu her zaman hissedilir ama bende hafif bir duygudan öte bir şeydi. Jandarmaların dikkatini çeken ve peşine düştükleri ben miyim, birahanedeki gizli yerin ortaya çıkması benim yüzümden mi diye durmadan düşünüp duruyordum. Neden ben? Çünkü birkaç hafta önce beni endişelendiren ama daha sonra üzerinde durmadığım bir olay olmuştu. Bir öğleden sonra, evden çıktığımda, nöbet tuttuğu açıkça belli olan bir jandarma ile burun buruna geldim; beni görünce allak bullak olmuş, merdivenin altına saklanmaya kalkışmıştı. Önce merak etmiş, dikkatli olmam gerektiğini düşünmüş ama sonra omuzlarımı silkmiş, bu olaydan ne Brunoya ne Bertranda söz etmiştim. Oysa şimdi vicdan azabı çekiyordum. Bu gerçek bir işkenceydi. O gün, birahaneden uzaklaşınca, oturduğum semte yöneldim, Montpellierde adına Yumurta denilen Komedi Alanının yanıbaşına... Ama doğrusu bu muydu? Aslında, üç türlü hareket edebilirdim: hemen yok olabilir, gara gidip ilk trene atlar, yakalanmaktansa bilinmeyen bir yere gidebilirdim. Soğukkanlılıkla odama gider, tehlikeli olabilecek her kâğıdı yok eder, kimse beni ihbar etmeyecek ümidiyle normal yaşamıma dönebilirdim. Bir de orta yol vardı: odama gider, düzene sokar, ihtiyacım olabilecek birkaç parçayı yanıma alır, ev sahibi Madam Berroya arkadaşlarımın beni sayfiyeye davet ettiklerini söyler, bu da aniden yok oluşumla ilgili kuşkuları dağıtmış olurdu. Bu sonuncusunu seçtim. Panik ile güven arası bir duyguyla. Yolda sağa sola sapmış, beni izlemiş olanların işlerini zorlaştırmak istemiştim...

Adana'da ayaklanmalar olmuştu. Kalabalık, Ermeni mahallesini yağmalamıştı. Altı yıl sonra çok daha büyük çapta olacakların provası gibi bir şeydi. Ama bu bile dehşetti. Yüzlerce ölü. Belki de binlerce. Can çekişen Osmanlı İmparatorluğu ve Beyrut... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
Profil Resmi
sebū okumak istiyor.
Skandal Aşıklar (The Penwich School for Virtuous Girls #2)

HANGİ KADIN YENİ TANIŞTIĞI BİR ADAMLA EVLENİR? CESUR BİR KADIN.
Evelyn Cross itibarını, özgürlüğünü ve aşk umutlarını uzun zaman önce feda etmiştir. Artık İngiltere kırsalının ücra bir köşesinde hayatta kalma mücadelesi vermekte, önemsediği her şeyi yok edebilecek bir skandaldan kaçınmaktadır. Ta ki baştan çıkarıcı, yakışıklı bir vikont ona sayısız olanaklar sunarak evlilik teklif edene kadar...

HANGİ ADAM YENİ TANIŞTIĞI BİR KADINLA EVLENİR? ONURLU BİR ADAM.
Spencer Lockhart savaştan yeni dönmüştür. Vikontluk unvanını üstlenmeye ve kuzeninin Evelyn Cross'a yaptığı yanlışı düzeltmeye kararlıdır. Genç kadınla evlenmek, sorumluluk sahibi genç adamın ödeyeceği ufak bir bedeldir. Ancak onunla tanıştığında Evelyn'in hiç de beklediği gibi bir kadın olmadığını anlar. Tutku alevleri ikisini de yakarken, Spencer sorumluluklarını düşünemez hale gelecektir...

HANGİ ÇİFT TANIŞTIKTAN HEMEN SONRA EVLENİR?
TUTKULARIYLA SKANDAL ÇIKARABİLECEK BİR ÇİFT.

"Romans severler bu kitabı ellerinden bırakamayacak."
Library Journal

HANGİ KADIN YENİ TANIŞTIĞI BİR ADAMLA EVLENİR? CESUR BİR KADIN.
Evelyn Cross itibarını, özgürlüğünü ve aşk umutlarını uzun zaman önce feda etmiştir. Artık İngiltere kırsalının ücra bir köşesinde hayatta kalma mücadelesi vermekte, önemsediği her şey... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
Profil Resmi
sebū okumuş.
Skandal Aşıklar (The Penwich School for Virtuous Girls #2)

HANGİ KADIN YENİ TANIŞTIĞI BİR ADAMLA EVLENİR? CESUR BİR KADIN.
Evelyn Cross itibarını, özgürlüğünü ve aşk umutlarını uzun zaman önce feda etmiştir. Artık İngiltere kırsalının ücra bir köşesinde hayatta kalma mücadelesi vermekte, önemsediği her şeyi yok edebilecek bir skandaldan kaçınmaktadır. Ta ki baştan çıkarıcı, yakışıklı bir vikont ona sayısız olanaklar sunarak evlilik teklif edene kadar...

HANGİ ADAM YENİ TANIŞTIĞI BİR KADINLA EVLENİR? ONURLU BİR ADAM.
Spencer Lockhart savaştan yeni dönmüştür. Vikontluk unvanını üstlenmeye ve kuzeninin Evelyn Cross'a yaptığı yanlışı düzeltmeye kararlıdır. Genç kadınla evlenmek, sorumluluk sahibi genç adamın ödeyeceği ufak bir bedeldir. Ancak onunla tanıştığında Evelyn'in hiç de beklediği gibi bir kadın olmadığını anlar. Tutku alevleri ikisini de yakarken, Spencer sorumluluklarını düşünemez hale gelecektir...

HANGİ ÇİFT TANIŞTIKTAN HEMEN SONRA EVLENİR?
TUTKULARIYLA SKANDAL ÇIKARABİLECEK BİR ÇİFT.

"Romans severler bu kitabı ellerinden bırakamayacak."
Library Journal

HANGİ KADIN YENİ TANIŞTIĞI BİR ADAMLA EVLENİR? CESUR BİR KADIN.
Evelyn Cross itibarını, özgürlüğünü ve aşk umutlarını uzun zaman önce feda etmiştir. Artık İngiltere kırsalının ücra bir köşesinde hayatta kalma mücadelesi vermekte, önemsediği her şey... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
Profil Resmi
sebū okumak istiyor.
Turan Prensi

Tüp bebek kliniğinde yapılan bir hata, sonsuza dek bekâr kalmaya niyetli Alison Whitman’ın Turan Prensi Maximo Rossi’nin çocuğuna – yani krallığın veliahdına hamile olduğu anlamına gelmektedir!
Maximo uzun zaman önce babalık umudunu yitirmişti ta ki bir sürpriz sonucu ikinci şansı yakalayana dek. Bu dinamik hükümdar önüne çıkan fırsata dört elle sarılacaktır.
Fakat ekselanslarının gündeminde geleneklerin yeri büyüktür ve veliahdın nikâh altında doğması gerekmektedir…
Alison kraliyet evliliğinin seçim değil bir emir olduğunu çok geçmeden öğrenecektir!

Tüp bebek kliniğinde yapılan bir hata, sonsuza dek bekâr kalmaya niyetli Alison Whitman’ın Turan Prensi Maximo Rossi’nin çocuğuna – yani krallığın veliahdına hamile olduğu anlamına gelmektedir!
Maximo uzun zaman önce babalık umudunu yitirmişti ta k... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 1 ay
Daha Fazla Göster

sebū şu an ne okuyor?

sebū şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.