oguz5252

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 5 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
oguz5252 okumak istiyor.
Kozmos - Evrenin ve Yaşamın Sırları

"Carl Sagan zamanımızın en parlak bilim adamlarından biridir... İçinde varlığımızı sürdürdüğümüz akıllara durgunluk veren Kozmos'un sonsuzluğunu dile getirirken bilimin geçmişine, şimdiki zamanına ve geleceğine ilişkin muhteşem bir eser yaratmış." - Associatel Press

"Alanında göz kamaştırıcı, önerilerinde kışkırtıcı. Bu kitabı okuyan herkesin, etkisi altında kalacağından hiç kuşkum yok." - The Miami Herald

"Sagan edebi bir coşkuyla yazıyor. Harika bir eser. İnsan aklının tüm noktalarına değinen Kozmos gerçek olmayacak kadar gerçek." - The Cleveland Plain Dealer

"Carl Sagan zamanımızın en parlak bilim adamlarından biridir... İçinde varlığımızı sürdürdüğümüz akıllara durgunluk veren Kozmos'un sonsuzluğunu dile getirirken bilimin geçmişine, şimdiki zamanına ve geleceğine ilişkin muhteşem bir eser yar... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl
Profil Resmi
oguz5252 okumak istiyor.
Fedailerin Kalesi Alamut

Hasan Sabbah'ın Alamut Kalesi'nin, Cennet Bahçelerinin ve Fedaîlerinin Tarihi Romanı. Hıristiyanların zaman ölçüsü ile 1092 yılının ilk baharında hatırı sayılır büyüklükte bir kervan, Semerkant'tan başlayarak Buhara üzerinden Horasan'ın kuzeyindeki Elbruz platosuna dek uzanan, bir zamanlar muzaffer orduların kullandığı eski yolun üzerinde ağır ağır ilerliyordu. Karların erimeye başlamasıyla birlikte Buhara'dan ayrılan kervan haftalardır yollardaydı... Avni oğlum, Tahir'in torunu! demişti ona. Doğruca Demavend Dağına giden yolu tut. Rey'e ulaşınca Şahrud Irmağına giden yolu sor. Irmağın kaynağı sarp bir vadide bulunmaktadır; oraya çık. Büyük bir kale göreceksin: Bu yerin ismi Alamut Kalesi'dir, yani kartal yuvası.

Hasan Sabbah'ın Alamut Kalesi'nin, Cennet Bahçelerinin ve Fedaîlerinin Tarihi Romanı. Hıristiyanların zaman ölçüsü ile 1092 yılının ilk baharında hatırı sayılır büyüklükte bir kervan, Semerkant'tan başlayarak Buhara üzerinden Horasan&#... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl
Profil Resmi
oguz5252 okumak istiyor.
Metro 2033

Yıl 2033... Nükleer savaş sonrası enkaz haline gelen dünyada insan soyu neredeyse tükenmiş, radyasyon yüzünden kentler yaşanamaz halde. Hayatta kalan birkaç bin kişi yeraltına, dünyanın en büyük nükleer sığınağı olan Moskova Metrosuna sığınıyor. Burası insanoğlunun son kalesi. Yeraltındakiler için en büyük tehlike Karaderililer. İstasyonlar mini devletlere bölünmüş. İdealler, dinler, temiz su filtreleri gibi nedenlerle bir araya gelmiş halklar. Duygular yerini içgüdülere bırakmış. Tek bir amaç var: Ne pahasına olursa olsun hayatta kalmak. Genç Artyom'a yaklaşmakta olan karanlık tehlikeye karşı halkı uyarması için Metronun kalbi, Polis istasyonuna gitme görevi verilir. Metronun kaderi belki de tüm insanlığın kaderi Artyom'un elindedir artık... Moskova metrosu, romanda anlatıldığı gibi labirente benzer, büyüklüğü ve hatları tam olarak bilinmeyen bir gizemdir. Metroda, devlet ve gizli servislere ait yüzden fazla gizli yeraltı sığınağı bulunur. Sovyetler Birliği döneminde liderleri korumak ya da ülkeden kaçırmak için yapıldığı söylenen Metro-2, Moskova metrosunun bir parçası ve en ünlü efsanelerinden biridir. Esin kaynağı olduğu çok sayıda mit ve şehir efsanesi vardır. 1979 Moskova doğumlu Dmitry Glukhovsky, 14-15 yaşlarında kafasında salt bir fikir olarak oluşturdu Metro 2033'ü. Gazeteci olarak Fas'tan Guatemala'ya, İzlanda'dan Japonya'ya kadar neredeyse bütün dünyayı dolaştı. Çernobil'de nükleer reaktörü filme almak için bölgedeydi. Kuzey Kutbundan dünyada ilk kez canlı yayını gerçekleştirdi. Anadili Rusçaya ek olarak İngilizce, Fransızca, Almanca, İbranice ve İspanyolca da bilmektedir. Metro-2033 kitabı ile 2007 yılında, Kopenhag'daki EuroCon yarışmasında, Avrupa Bilim Kurgu Topluluğu (the European Science Fiction Society) tarafından Teşvik Ödülüne (the Encouragement Award) değer görüldü. Bu kitaptan uyarlanan aynı adlı bir video oyunu da bulunmaktadır.

Yıl 2033... Nükleer savaş sonrası enkaz haline gelen dünyada insan soyu neredeyse tükenmiş, radyasyon yüzünden kentler yaşanamaz halde. Hayatta kalan birkaç bin kişi yeraltına, dünyanın en büyük nükleer sığınağı olan Moskova Metrosuna sığınıyor. Bura... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl
Profil Resmi
oguz5252 bir değerlendirme yaptı.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl
Profil Resmi
oguz5252 okumuş.
Mülksüzler

Romanım Mülksüzler, kendilerine Odocu diyen küçük bir dünya dolusu insanı anlatıyor. İsimlerini toplumlarının kurucusu olan Odo'dan alıyorlar; Odo romandaki olaylardan kuşaklarca önce yaşamış, bu yüzden olaylara katılmıyor, ya da yalnızca zımnen katılıyor, çünkü bütün olaylar aslında onunla başlamıştı. Odoculuk anarşizmdir. Sağı solu bombalamak anlamında değil: kendine hangi saygıdeğer adı verirse versin bunun adı tedhişçiliktir. Aşırı sağın sosyal-Darwinist ekonomik özgürlükçülüğü de değil; düpedüz anarşizm: eski Taocu düşüncede öngörülen, Shelley ve Kropotkin'in, Goldmann ve Goodman'ın geliştirdiği biçimiyle. Anarşizmin baş hedefi, ister kapitalist isterse sosyalist olsun, otoriter devlettir; önde gelen ahlakî ve ilkesel teması ise işbirliğidir (dayanışma, karşılıklı yardım). Tüm siyasal kuramlar içinde en idealist olanı anarşizmdir; bu yüzden de bana en ilginç gelen kuramdır. –
Ursula K. Le Guin...

"Vermediğiniz şeyi alamazsınız, kendinizi vermeniz gerekir. Devrimi satın alamazsınız. Devrimi yapamazsınız. Devrim olabilirsiniz ancak. Devrim ya ruhunuzdadır ya da hiçbir yerde değildir." Konuşmasını bitirirken, yaklaşan polis helikopterlerinin gürültüsü sesini boğmaya başladı.

Romanım Mülksüzler, kendilerine Odocu diyen küçük bir dünya dolusu insanı anlatıyor. İsimlerini toplumlarının kurucusu olan Odo'dan alıyorlar; Odo romandaki olaylardan kuşaklarca önce yaşamış, bu yüzden olaylara katılmıyor, ya da yalnızca zımnen... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl
Profil Resmi
oguz5252 yarım bırakmış.
Kumandan

Ödüllü romancı Okay Tiryakioğlu, yepyeni bir Gazi Osman Paşa romanıyla çıkıyor okurların karşısına: “Kumandan.” Romanın ana karakteri Gazi Osman Paşa, göğsündeki madalyalarla, mağrur edasıyla ünlü bir komutan olarak çizilmiyor yalnızca; çelişkileri, ümitleri, yalnızlığı ve hayalleriyle, kısacası “kanlı canlı” bir insan olarak öne çıkarılıyor. Tarihi gerçekliği, modern anlatı tekniklerden de faydalanarak kurmaca dünyayla birleştiren Tiryakioğlu, 19.yy’ın sonlarında Tuna nehri yakınlarında vuku bulan Plevne Savunması’nı sürükleyici ve heyecan verici bir üslupla dillendiriyor. Elinden bırakamayacağı, tekrar tekrar döneceği iyi bir kitap okumak isteyen tarihi kurmaca meraklılarına duyurulur.

Rus ve ona yardıma gelen Romen ordularınca istilaya uğramış bir Plevne, düşmana karşı amansız bir mücadele veren bir avuç asker ve Plevne yamaçlarında ümitle ufku gözleyip İstanbul’dan uzanacak yardım elini bekleyen bir Kumandan...

Zor iştir “iyi” bir tarihi roman bulmak; bulup da son sayfasına kadar usanmadan okumak. Kitapçıların raflarını süsleyen çoğu tarihi roman, aksiyon sahnelerinden ibarettir, kişileri de ruhsuz birer karton bebektir, onların iç dünyalarına girmek imkânsızdır çünkü. Böylece yıkıcı savaş sahnelerinden sıkılır, raftaki diğer mahzun tarihi romanların kaderine terk ederiz onu.

Ödüllü romancı Okay Tiryakioğlu, yepyeni bir Gazi Osman Paşa romanıyla çıkıyor okurların karşısına: “Kumandan.” Romanın ana karakteri Gazi Osman Paşa, göğsündeki madalyalarla, mağrur edasıyla ünlü bir komutan olarak çizilmiyor yalnızca; çelişkileri, ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl
Daha Fazla Göster

oguz5252 şu an ne okuyor?

oguz5252 şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.