mbulentdeniz

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 1 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
mbulentdeniz şu an okuyor.
Heba

“İnceldiğinde, çeşitli sebeplerle delindiği de olur uykunun. Ne bileyim, bazen zihnimizdeki sivri uçlu bir hatıra deler onu; bazen henüz hazmedemediğimiz bir sözün acısı, bazen kolu bacağı aklımızın dışında kalan bir düşünce yahut bir duygu, bazen de etrafımızda olup biten, bizim fark edemediğimiz meçhul bir şey deler. İşte o vakit delinen yerden içerisi görünmez ama dışarısı görünür. Hakikat oradan gerçekte olduğu gibi görünmez tabii; uykunun sisi yüzünden, kendisinin biraz berisinde yahut gerisinde görünür.”

Sise benzemeyen tuhaf bir sisin içindeydi şehir. On dokuzuncu katın hizasında ben gerçeğim diyen bir güvercin kanat çırpıyordu. Binnaz Hanım'ın tombul elleri vardı. Ucu bucağı görünmeyen bir boşluğa düştü Ziya. Hışır hışır öten naylon şeritler. Te ilerde Suriye! Kaldır başını! Huoop! Yüzü çilli bir çocukluk. Efil efil tüten bir pişmanlık. Hiç işte, hiç bir şey olmadı. "Şikâyetçi misin" "Değilim Komutanım". Kolonya, limontuzu ve su. Bakma öyle karanlıkta Mensur. Aynalı kahve. Güzel Nefise. Kim o uzaktaki adam? Tufana emanet bir dünya.Her kötülük, bir iyiliğin içine akıyor işte.

Heba, göz gözü görmez insafsızlığın, doğruya benzemeye muvaffak olan yalanın, utanmazlığın, linçin, kıstırılmışlığın romanı. Edebiyatın kirişlerini çatlatan büyük bir yazardan yalnızlığın, pişmanlığın, askerliğin, heder olmuş bir ömrün romanı. İpek kadar yumuşak ve ipek kadar sağlam.

Sadık okurları için yeni keşifler sunacak, yeni tanışanları sadık okurlara dönüştürecek bir Hasan Ali Toptaş romanı...

“İnceldiğinde, çeşitli sebeplerle delindiği de olur uykunun. Ne bileyim, bazen zihnimizdeki sivri uçlu bir hatıra deler onu; bazen henüz hazmedemediğimiz bir sözün acısı, bazen kolu bacağı aklımızın dışında kalan bir düşünce yahut bir duygu, bazen de... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 9 ay
Profil Resmi
mbulentdeniz şu an okuyor.
Su Üstüne Yazı Yazmak

İnsanların taş üzerine kazıdıkları yüzyıllık yazılar, Allah için su üstüne yazılmış yazı gibidir. Bu kitap, yazarının Sûfîlik yolunda yaşadığı serüvenin akıcı fakat derinlikli bir anlatımıdır. Yazar, bu serüvenini, bir müslüman olarak Sûfîlikle ilk karşılaşmasından başlatıp, Şeyhinin rehberliğinde geçirdiği uzun yıllardan sonra eriştiği dervişliğe ve ötesine kadar götürüyor. Muhyiddin Şekûr, sık sık heyecan verici bir tona ulaşan ve hemen her yerinde Sûfî geleneğin hikmetinin yankılandığı eğlenceli bir üslupla sizi de içine çeken bir serüveni anlatıyor.

İnsanların taş üzerine kazıdıkları yüzyıllık yazılar, Allah için su üstüne yazılmış yazı gibidir. Bu kitap, yazarının Sûfîlik yolunda yaşadığı serüvenin akıcı fakat derinlikli bir anlatımıdır. Yazar, bu serüvenini, bir müslüman olarak Sûfîlikle ilk k... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 10 ay
Profil Resmi
mbulentdeniz bir değerlendirme yaptı.
Dünyanın Üç Yüzü

5

İlham veren bir çalışma..

İlham veren bir çalışma..

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 10 ay
Profil Resmi
mbulentdeniz okumuş.
Dünyanın Üç Yüzü

Zaten, dünya tadımlık bir yer…
Varlığımızı kaplamış bitimsiz hüzün.
Bizi sevip kabullenmiş, gitmek bilmeyen misafir olmuş keder.
Kasvetli bir boşluk. Sağımız solumuz karanlık.
Kalbin kendisi, nemli bir zindanın duvarlarında mahpus.
Her varlık sonsuz kere atılmış düğüm.
Dünya karanlığın kendisi.
Varsın, olsun.
Dünyanın sadece üçüncü yüzündeyiz.
Bize aldırmadan giden, kalbin alakasına, fikrin merakına değmeyen yüzünde.

Yitiyoruz. Bu dünyada. Hep birlikte. Gidiyoruz.
Varsın, olsun.
Varsın, bir buz sarkıtının ucunda donarak asılı kalmış bir su damlası gibi,
dünyanın üçüncü yüzünde asılı kalmış olsun varlığımız.

Bir de dünyanın birinci ve ikinci yüzü var…
Bu dünyada bütün çektiklerimize değer.

Mustafa Ulusoy Dünyanın Üç Yüzü’nde dünya ‘aldatı’larının neden olduğu problemlere karşı psikiyatri, ahlak, felsefe, akıl ve kalbin sunduğu bütün enstrümanları kullanarak okuyucusuna çözümler getiriyor.

Zaten, dünya tadımlık bir yer…
Varlığımızı kaplamış bitimsiz hüzün.
Bizi sevip kabullenmiş, gitmek bilmeyen misafir olmuş keder.
Kasvetli bir boşluk. Sağımız solumuz karanlık.
Kalbin kendisi, nemli bir zindanın duvarlarında mahpus.
Her varlık... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 10 ay
Profil Resmi
mbulentdeniz kütüphanesine ekledi.
Dünyanın Üç Yüzü

Zaten, dünya tadımlık bir yer…
Varlığımızı kaplamış bitimsiz hüzün.
Bizi sevip kabullenmiş, gitmek bilmeyen misafir olmuş keder.
Kasvetli bir boşluk. Sağımız solumuz karanlık.
Kalbin kendisi, nemli bir zindanın duvarlarında mahpus.
Her varlık sonsuz kere atılmış düğüm.
Dünya karanlığın kendisi.
Varsın, olsun.
Dünyanın sadece üçüncü yüzündeyiz.
Bize aldırmadan giden, kalbin alakasına, fikrin merakına değmeyen yüzünde.

Yitiyoruz. Bu dünyada. Hep birlikte. Gidiyoruz.
Varsın, olsun.
Varsın, bir buz sarkıtının ucunda donarak asılı kalmış bir su damlası gibi,
dünyanın üçüncü yüzünde asılı kalmış olsun varlığımız.

Bir de dünyanın birinci ve ikinci yüzü var…
Bu dünyada bütün çektiklerimize değer.

Mustafa Ulusoy Dünyanın Üç Yüzü’nde dünya ‘aldatı’larının neden olduğu problemlere karşı psikiyatri, ahlak, felsefe, akıl ve kalbin sunduğu bütün enstrümanları kullanarak okuyucusuna çözümler getiriyor.

Zaten, dünya tadımlık bir yer…
Varlığımızı kaplamış bitimsiz hüzün.
Bizi sevip kabullenmiş, gitmek bilmeyen misafir olmuş keder.
Kasvetli bir boşluk. Sağımız solumuz karanlık.
Kalbin kendisi, nemli bir zindanın duvarlarında mahpus.
Her varlık... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 10 ay
Daha Fazla Göster

mbulentdeniz şu an ne okuyor?

Su Üstüne Yazı Yazmak

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.