crystalll

0 takip ettiği ve 2 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

crystalll okumuş.
Sil Baştan

Ken Grimwood'un sıradışı eseri Sil Baştan, zihninize şu soruyu kazıyor: Geçmişte yapmış olduğunuz hataları bilerek hayatınızı tekrar, tekrar ve tekrar yaşamak zorunda kalsaydınız ne yapardınız?
43 yaşındaki Jeff Winston bu şansı birkaç kez elde eder. Heyecanını yitirdiği evliliği ile geleceği olmayan işi arasında sıkışıp kalmıştır ve hiç beklenmedik bir anda ölüverir. Tekrar hayata gözlerini açtığında ise takvimler 1963 yılını göstermektedir. O sabah 18 yaşında, üniversite yatakhanesinin duvarlarına bakarak uyanır. Her şey eskisi gibidir... Tek bir fark dışında: Jeff geleceği avcunun içi gibi bilmektedir. Futbol ligi final maçlarından at yarışlarına kadar kimin kazanacağını, Wall Street'te köşeyi dönmek için hangi şirketlere yatırım yapmak gerektiğini... Yalnız, bilmediği bir şey vardır: Neden hayatını sil baştan yaşamak zorundadır? Sevdiği her şeyi ve herkesi kazanıp kaybetmeye daha ne kadar devam edecektir?
Birçok dile çevrilen ve listeleri alt üst eden Sil Baştan hayatın karmaşık döngüsünü sorgularken hayal gücünüzü de sonuna kadar zorluyor.

Ken Grimwood'un sıradışı eseri Sil Baştan, zihninize şu soruyu kazıyor: Geçmişte yapmış olduğunuz hataları bilerek hayatınızı tekrar, tekrar ve tekrar yaşamak zorunda kalsaydınız ne yapardınız?
43 yaşındaki Jeff Winston bu şansı birkaç kez eld... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
crystalll şu an okuyor.
Genetik Miras Asla Peşini Bırakmaz

İyi veya kötü biri olmak kendi tercihimiz midir?

Ödüllü yazar William Landay’in Amerika’da büyük yankı uyandıran romanı, insanların suçla olan ilişkisini sorgularken, yürek burkan bir aile dramını da gözler önüne seriyor.

Akıllara durgunluk veren bu romanın çıkış noktası, suç işlemeye yönelik dengeleri sarsacak yeni bir teoriye dayanıyor.
Son yıllarda suça eğilimi olan insanlar üzerinde yapılan bazı araştırmalar, beyinde saldırganlık hissi uyandıran bir suç genine işaret ediyor.
Bu teori kanıtlanırsa insanlar korktukları bir gerçekle, yani genetik mirasla yüzleşmek zorunda kalabilir mi?

“Sadakat ile adalet, yalan ile gerçek arasında sıkışıp kalan çaresiz bir babanın, oğlu için verdiği duygu yüklü mücadelesini okuduktan sonra, uzun süre etkisinden kurtulamayacaksınız!”
The New York Times

“Son ana kadar dinmeyen heyecanı, büyüleyici anlatımı ve şok edici sonuyla insanı sarsan bu roman gibisi on yılda bir karşımıza çıkar...
Muhteşem ve unutulmaz bir suç hikâyesi okumaya hazır olun.”
Publishers Weekly

“Genetik Miras kesinlikle yıldızları hak eden, birinci sınıf, hassas ve insanı içine çeken türden bir roman.”
Lisa Gardner

“Büyüleyici bir anlatıma sahip bu roman, son yılların en iyileri arasında olmayı hak ediyor.”
John Lutz

“William Landay gerçekçi diyaloglar yaratmadaki büyüleyici yeteneğini, hepsinden öte bir koca, bir baba olmanın ne demek olduğunu bize unutulmaz bir hikâye içinde sunuyor.
Kendinize bir iyilik yapın ve bu romanı mutlaka okuyun.”
Nicholas Sparks

“Zekice kurgulanmış, çok yönlü ve heyecan verici bu roman aile hayatının karmaşıklığını ve hayret verici kırılganlığını bir arada sunan başarılı bir kurguya sahip.”
Lee Child

İyi veya kötü biri olmak kendi tercihimiz midir?

Ödüllü yazar William Landay’in Amerika’da büyük yankı uyandıran romanı, insanların suçla olan ilişkisini sorgularken, yürek burkan bir aile dramını da gözler önüne seriyor.

Akıllara durgunluk ver... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
crystalll okumuş.
İki Cami Arasında Aşk

18 yaşında kendi arzusu ile devşirilip payitahtta getirilen Sinan, Karaboğdan Seferi sırasında gördüğü Mihrimah Sultan'a aşık olur. Bu aşk, Sinan'a önce Prut Nehrini on üç günde geçilecek köprüyü yaptırır.
Payitahtta dönüşte Mihrimah Sultan'ın evlendirilmesine karar verilir. Sinan ve Rüstem Paşa aday olur. Hürrem Sultan, siyasi nedenlerle kızı Mihrimah'ı Rüstem Paşa ile evlendirir.
Elli yaşında ve evli olan Sinan, bu evlilik üzerine kendini sanatına verir. Sarayın baş mimarı olur. Aşkını payitahtta yaptığı hanlar, hamamlar ve camilere yansıtır. Özellikle de aşkını Edirnekapı ve Üsküdar'da yaptığı iki cami arasına gizler.
Dünyaca ünlü mimar, Mimar Sinan'ın ve büyük aşkı Mihrimah Sultan'ı anlatan sürükleyici bir roman.

18 yaşında kendi arzusu ile devşirilip payitahtta getirilen Sinan, Karaboğdan Seferi sırasında gördüğü Mihrimah Sultan'a aşık olur. Bu aşk, Sinan'a önce Prut Nehrini on üç günde geçilecek köprüyü yaptırır.
Payitahtta dönüşte Mihrimah Sulta... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
crystalll okumuş.
Hiç Kimse Sıradan Değildir

''Neden ben?'' diye sordum Tanrı'ya. Bir şey söylemedi.
Güldüm ve yıldızları izledim. Yaşamak güzeldi...

Hiç Kimse Sıradan Değildir
Markus Zusak

''19 yaşındayım, taksi şoförüyüm. Sadece bu işe yarıyorum, bir de arkadaşlarımla kâğıt oynamaya. Başka hiçbir uğraşım, isteğim, hedefim yok. Bir ev arkadaşım var, adı Kapıcı. Kendisi aynı zamanda köpeğim olur ve karşılıklı kahve içmekten büyük keyif alırız. Kısacası sıradanlığın mihenk taşıyım ve bundan şikâyetçi değilim. Ama bir gün posta kutumda bulduğum iskambil kartının, çerçevedeki bu resmi değiştireceğini nereden bilebilirdim ki? ''Hiç'' oluşum, kimliği belirsiz birini rahatsız etmişe benziyor ve belli ki benimle oyun oynamak istiyor. Neden sorusunun cevabı aslında çok basit: umursamak için.
Peki o halde, oyuna hazırım!''

Dilde sadeliği kullanma yeteneğini başarılı bir şekilde ortaya koyan Markus Zusak, Hiç Kimse Sıradan Değildir adlı eğlenceli olduğu kadar düşündüren romanıyla, herkesin yapabileceklerinin ötesine geçebileceğini en sıradan insanlar üzerinden göstererek zekâsını gözler önüne seriyor.

''Zusak dilde abartıdan uzak duran, sadeliği kullanarak hayal dünyanıza girmeyi ustalıkla başaran bir yazar. Hiç Kimse Sıradan Değildir de bu yeteneğini ortaya koyan iyi bir örnek.''
Time Magazine

''Yalın ve akıcı bir dille anlatılan, güzel olduğu kadar etkileyici bir roman.''
Kirkus Reviews

''Olağanüstü bir kitap. Mutlaka okunmalı.''
School Library Journal

''Neden ben?'' diye sordum Tanrı'ya. Bir şey söylemedi.
Güldüm ve yıldızları izledim. Yaşamak güzeldi...

Hiç Kimse Sıradan Değildir
Markus Zusak

''19 yaşındayım, taksi şoförüyüm. Sadece bu işe yarıyorum, bir... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
crystalll okumuş.
Beyaz Gemi

Aytmatov, milletinin tarih boyunca kazandığı sosyal, kültürel, ahlaki, edebî, askeri yani, bütün maddi, zenginliğini eserlerine yansıymış, yaşadığı coğrafyanın insanının tarih içinde kazandığı değerleri, acılarını, kahramanlıklarını, tecrübelerini yazıya döküp ölümsüzleştirmiş, halkının içine düştüğü zor durumları eserlerinde en güzel şekilde anlatmış, onların çözümlerine dair ipuçları göstermiş, eserlerinde kendi ifadesi ile ‘tipik insanı ortaya koymaya çalışmış bir yazardır. Hikâyelerinde milletinin temel mülkü olan millî hafızaya ait efsane, destan, masal, hikâye ve türküleri, bunların meydana geldiği şartları, ardındaki hikâyeleri, insanları kullanırken, Kırgız Türk kültürünü, psikolojisiyle, duyuş ve anlayış tarzıyla, maddi manevi zenginliğiyle o kültürü bina edenlerin evlatlarına yeniden hatırlatmaya çalışmıştır.Her yazar bir milletin çocuğudur ve o milletin hayatını anlatmak, eserlerini kendi millî gelenek ve törelerini kaynak alarak zenginleştirmek zorundadır. Benim yaptığım önce bu, yani kendi milletimin geleneklerini ve hayatını anlatıyorum. Fakat orada kaldığınız takdirde bir yere varamazsınız. Edebiyatın millî hayatı ve gelenekleri anlatmanın ötesinde de hedefleri vardır. Yazar, ufkunu millî olanın ötesine doğru genişletmek ve ‘evrensel olana ulaşmak için gayret göstermek durumundadır. İyi yazar ‘tipik insan ortaya koyma ustalığına erişen yazardır.

Aytmatov, milletinin tarih boyunca kazandığı sosyal, kültürel, ahlaki, edebî, askeri yani, bütün maddi, zenginliğini eserlerine yansıymış, yaşadığı coğrafyanın insanının tarih içinde kazandığı değerleri, acılarını, kahramanlıklarını, tecrübelerini ya... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
crystalll okumuş.
Çile

Çile

Gaiblerden bir ses geldi: Bu adam,
Gezdirsin boşluğu ense kökünde!
Ve uçtu tepemden birdenbire dam;
Gök devrildi, künde üstüne künde…
Pencereye koştum: Kızıl kıyamet!
Dediklerin çıktı, ihtiyar bacı!
Sonsuzluk, elinde bir mavi tülbent,
Ok çekti yukardan, üstüme avcı.
Ateşten zehrini tattım bu okun.
Bir anda kül etti can elmasımı.
Sanki burnum, değdi burnuna (yok)un
Kustum, öz ağzımdan kafatasımı.

(Kitabın İçinden)

Çile

Gaiblerden bir ses geldi: Bu adam,
Gezdirsin boşluğu ense kökünde!
Ve uçtu tepemden birdenbire dam;
Gök devrildi, künde üstüne künde…
Pencereye koştum: Kızıl kıyamet!
Dediklerin çıktı, ihtiyar bacı!
Sonsuzluk, elinde bir mavi tülbent,
... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
Daha Fazla Göster

crystalll şu an ne okuyor?

Genetik Miras Asla Peşini Bırakmaz

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.