basakh

Profil Resmi
1 takip ettiği ve 1 takip edeni var. 1 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
basakh okumuş.
Güzellik Salonu

Güzellik Salonu, Meksikalı yazar Mario Bellatin'in Türkçedeki ilk kitabı. Kadın giysileri giymekten hoşlanan bir anlatıcının sahibi olduğu güzellik salonu, zamanla salgın hastalıklardan mustarip, hastanelerde hor görülen, Homokatilleri Çetesi'nin saldırılarına maruz kalan ve toplum dışına itilen erkek hastalar için bir bakımevine dönüşüyor. Kendisi de hasta olan anlatıcının biricik uğraşıysa, özenle dekore ettiği akvaryumlarda balık beslemek.

New York Times'ın Camus'nün Veba'sını ya da Saramago'nun Körlük'ünü çağrıştırdığını belirttiği Güzellik Salonu, hastalık, ölüm, yoksunluk ve egemen cinsiyet kavrayışını sorgulamamızı sağlayan, sarsıcı, huzursuz edici bir roman.

Ve son 25 yılın en iyi 100 İspanyolca kitabı arasında 19. sırada.

Güzellik Salonu, Meksikalı yazar Mario Bellatin'in Türkçedeki ilk kitabı. Kadın giysileri giymekten hoşlanan bir anlatıcının sahibi olduğu güzellik salonu, zamanla salgın hastalıklardan mustarip, hastanelerde hor görülen, Homokatilleri Çetesi�... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 7 ay
Profil Resmi
basakh okumuş.
Onlar Hep Oradaydı

Her hafta yüzlerce çadırın kurulduğu Kuşdili çayırında intihar eden Hamdi Beyi nasıl kıskanmasın, beton ve çelikten gökdelenlerin yükseldiği Manhattanda yaşama gözlerini yuman Kızılderili? Ki bir geyik olarak gelir dünyaya hiç doğmamış çocuğu...Ve Resneli Niyazinin hürriyet mücadelesine katılır Balkanların dağlarında. Haliç kıyısındaki şadırvanın çatısında bir yerde saklıdır, sırtına sıkılan kurşun... O günden beri de Sunay Akın yalnızca okurlarına güvenir, sırtını dönebilecek kadar... Çok iyi bilir çünkü, özgürlük direnişi boyunca onlar hep arkasındaydılar... Onlar hep oradaydılar.

Her hafta yüzlerce çadırın kurulduğu Kuşdili çayırında intihar eden Hamdi Beyi nasıl kıskanmasın, beton ve çelikten gökdelenlerin yükseldiği Manhattanda yaşama gözlerini yuman Kızılderili? Ki bir geyik olarak gelir dünyaya hiç doğmamış çocuğu...Ve Re... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 7 ay
Profil Resmi
basakh okumuş.
İmkânsızın Şarkısı

Bir yolculuk sırasında Beatles'ın Norwegian Wood adlı parçasını duyan kahramanımız 37 yaşındadır ve bu parça onu Tokyo'da geçirdiği üniversite yıllarına götürecektir. En yakın arkadaşının intihar edişi, geçen zamanın ardından onun kız arkadaşıyla yakınlaşması, araya giren zorunlu ayrılık ve yeni bir kız arkadaş. İmkânsızın Şarkısı yalın, çarpıcı ve sıcak bir aşk hikâyesini anlatıyor. Yazarı Haruki Murakami Japon edebiyatının aykırı, ama en çok okunan yazarı. Japon geleneklerinin dışında geliştirdiği üslubuyla adından çok söz ettiren Murakami'yi dünyaya tanıtan roman İmkânsızın Şarkısı. 1968-1970 yılları arasında geçen olaylar, o günün toplumsal gerçeklerini de satırlara taşıyor. Ama romanın odağında bu toplumsal olaylar değil üçlü bir aşk var. Gençliğin rüzgârıyla hareketlenen İmkânsızın Şarkısı'nı ölümle erken karşılaşan gençlerin hayatı yönlendiriyor. Hiçbir şeyin önem taşımadığı, amaçsızlığın ağır bastığı, özgür seksin kol gezdiği bir öğrenci hayatı... Ama diğer yanda da yoğun duygular var... İmkânsız aşklar, imkânsız şarkılar söyleten. Hemen hemen her Japon gencinin okuduğu roman anayurdu dışında da çok kişi tarafından sahipleniliyor. Türk okurlar da Murakami'yle tanışmaktan büyük mutluluk duyacaklar.

Bir yolculuk sırasında Beatles'ın Norwegian Wood adlı parçasını duyan kahramanımız 37 yaşındadır ve bu parça onu Tokyo'da geçirdiği üniversite yıllarına götürecektir. En yakın arkadaşının intihar edişi, geçen zamanın ardından onun kız arkad... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 7 ay
Profil Resmi
basakh okumuş.
Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm

Sıcak ülkelerinden, Stockholmun kar altındaki caddelerine ve buz tutmuş göllerine savrulan siyasi mülteciler. Yaşamı paramparça olmuş Saminin, bir Kuzey hastanesinde önüne çıkan yaşlı bakan. Bir cinayet planı ve Saminin yaşamını etkileyen bir kedi. Çevresindekileri kendisine aşık eden Şilili bir genç kız; yakıcı öfke nöbetlerine kapılan güzel Clara. Bir uzay istasyonu kadar garip ve uzak buldukları iklimde kıvranan, acı çeken, kıskanan, cinsellikle avunmaya çalışan ve öç alma hayalleri kuran insanların romanı. Sami, Clara, Juan Perez, Rıza, Garcia, Adil ve Yorikonun hikâyesi, uzun süre etkisinden kurtulamayacağınız bir derinlik ve elinizden bırakmayı olanaksız kılacak, soluk kesen bir kurguyla anlatılıyor.

Sıcak ülkelerinden, Stockholmun kar altındaki caddelerine ve buz tutmuş göllerine savrulan siyasi mülteciler. Yaşamı paramparça olmuş Saminin, bir Kuzey hastanesinde önüne çıkan yaşlı bakan. Bir cinayet planı ve Saminin yaşamını etkileyen bir kedi. Ç... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 8 ay
Profil Resmi
basakh okumuş.
Mel'un - Bir Us Yarılması

''Yalnızlığım için içiyordum. İnsansızlıktan donmamak, ölmemek için.
Delirmeme ramak kalıyor, yine içiyordum. İkinci Sayru, ‘Evine dön! Evine dön!’ diyordu; dinlemiyordum onu.'' Fakat neden?
''Tam o senelerde, herkesin Rus salatası olarak bildiği, patatesli, kornişonlu, mayonezli salata birdenbire Amerikan salatası oldu.''
Hayat mı dekor mu?
''En büyük işkence, Şark nedir, Garp nedir bilmemektir.
İki âlemin ortasında yaşıyorsun ve ikisi arasına sıkışmışsın, haberin yok!'' Asırlar mı, cinnet mi?
''Sayru söyle bana: Hangi kardeşini, kardeşimi öldürdüm? Kaç kardeşimi öldürdüm?''
Taht için kan dökenler, vicdanını kaybetmiş bir insanlık mı yarattılar?

Usta’dan bir başyapıt!

''Yalnızlığım için içiyordum. İnsansızlıktan donmamak, ölmemek için.
Delirmeme ramak kalıyor, yine içiyordum. İkinci Sayru, ‘Evine dön! Evine dön!’ diyordu; dinlemiyordum onu.'' Fakat neden?
''Tam o senelerde, herkesin... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 8 ay
Profil Resmi
basakh okumuş.
Simyacı

Simyacı, İspanya'dan kalkıp Mısır Piramitlerinin eteklerinde hazinesini aramaya giden Endülüslü çoban Santiago'nun masalsı yaşamının felsefi öyküsü. Sanki bir nasihatnâme: Yazgına nasıl egemen olacaksın, mutluluğunu nasıl kuracaksın? sorularına yanıt arayan bir hayat ve ahlak kılavuzu. Mistik bir peri masalına benzeyen romanın altı yılda, yedi milyondan fazla okur bulmasının gizi, kuşkusuz, onun bu kılavuzluk niteliğinden kaynaklanıyor. Simyacı'yı okumak, herkes daha uykudayken, güneşin doğuşunu seyretmek için şafak vakti uyanmaya benziyor.

Simyacı, Brezilyalı eski şarkı sözü yazarı Paulo Coelho'nun, yayınlandığı 1988 yılından bu yana dünyayı birbirine katan, eleştirmenler tarafından bir fenomen olarak değerlendirilen üçüncü romanı. Simyacı, altı yılda kırk iki ülkede yedi milyondan fazla sattı. Bu, Gabriel Garcia Marquez'den bu yana görülmemiş bir olay. Yüreğinde, çocukluğunu yitirmemiş olan okurlar için bir klasik kimliği kazanan Simyacıyı Saint-Exupéry'nin Küçük Prens'i ve Richard Bach'ın Martı Jonathan Livingston'u ile karşılaştıranlar var.

Simyacı, İspanya'dan kalkıp Mısır Piramitlerinin eteklerinde hazinesini aramaya giden Endülüslü çoban Santiago'nun masalsı yaşamının felsefi öyküsü. Sanki bir nasihatnâme: Yazgına nasıl egemen olacaksın, mutluluğunu nasıl kuracaksın? sorula... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl
Daha Fazla Göster

basakh şu an ne okuyor?

basakh şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.