Kitapkopat

Profil Resmi
1 takip ettiği ve 1 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
Kitapkopat yarım bırakmış.
Ölü Canlar

İlk gençlik heyecanlarıyla okunan kitapların etkisini, o ilk okumanın verdiği benzersiz hazzı unutmak mümkün mü? İletişim ve bilgi edinme imkânlarının son hızla arttığı bir çağda, gençlerimizi ve çocuklarımızı kitapların dünyasıyla buluşturmak eskisi kadar kolay olmasa gerek. Bu anlamda, Millî Eğitim Bakanlığının ilköğretim ve ortaöğretime yönelik 100 Temel Eser seçimi; öğrencilere, velilere ve öğretmenlere, kısacası kültür dünyamıza katkıda bulunacak herkese yararlı olacak niteliktedir.\n\nNikolay Vasilyeviç Gogolün (1809-1852) eseri Ölü Canlar, 19. yüzyılın büyük romanlarından biridir. Rus edebiyatında Romantizmin bilinen kurallarım bırakıp, konularını günlük yaşamın içinden almaya başlayan ilk yazar Gogoldür. Gogol, eserinde bir Rus taşra kasabasındaki yaşantıyı ince bir ironiyle yansıtırken yöneticilere getirdiği eleştirilerini de romanın içine ustaca yaymayı bilir. Ölü Canlar, bu yüzden yayımlandığı yıllarda bütün eleştirmenleri karşısına alan ve Gogolün iğrenç bir gerçeklikle suçlanmasına neden olan önemli bir eserdir.Gogol bu romanı Puşkinin ona ön bilgiler vermesi üzerine yazmıştır. Bir epik roman yazma amacıyla başladığı eserini Dantenin îlahi Komedyasına benzeten Gogol, sağlığında yayımlayabildiği ilk bölümüyle dünya edebiyatına bir başyapıt bırakmıştır.Ölü Canlar, kahramanı Çiçikovun dolandırıcı kişiliği ve onun ilişki kurduğu toprak sahibi ve bürokrat çevresiyle olan ilişkilerini anlatır. Gogol, eseri hakkında, Kalemimden öyle canavarlar fırlıyor ki ben de şaşıyorum. Bunu kim görse korkudan titrer, demiştir.\n\n\n\n\n\nÖlü Canlar, resmi kayıtlara geçmiş bir ölü can satın alma olaynı dayanır. Romanın başkahramanı Çiçikov, kanunlara göre toprak sahiplerinin malı olan köleleri satın almaktadır; ancak Çiçikovun satın almak için Rusyanın birçok kenitini gezdiği kölelerin özelliği, onlar ölü omlalarıdır. Çiçikov, ölmüş ama adları nüfus kütüğünden silinmemiş köleleri satın alarak zengin olmanın hayalini kurar. Gogolün üç cilt olarak tasarlamasına karşın bitiremediği, yazıldığı dönemde pek çok eleştiriyi beraberinde getiren Ölü Canlar, dünya edebiyatının başyapıtlarından biridir.Baş kahraman Çiçikov bir sahtekârdır, ortama bir bukalemundan daha hızlı uyum sağlar, laf cambazıdır, dış görünüşüyle ve konuşmalarıyla güven uyandırabilen bir ustadır. Yoksa Gogol, Çiçikovun yardımıyla, onun yaptığı yolculuk ve ziyaretler sırasında kurduğu diyaloglar aracılığıyla toplumda gördüğü kusur ve aksaklıkları mı gösteriyor okurlarına? Ölü Canların sorunsalı işte bu soruların yanıtında saklı. Bu tür insanlarla dünyanın her yerinde ve tüm zamanlarda karşılaşma olasılığının yüksek olması ise Gogolün seçtiği konunun evrenselliğinden kaynaklanıyor. Sonuç olarak, Ölü Canlar içeriğinde ele alınan sorunlarla güncelliğini, sanat değeriyle de dünya klasikleri arasındaki yerini hâlâ koruyor.Doç. Dr. Birsen KARACA\n\nGogol, orijinal el yazmalarını, şeytana uyarak yazdığı kuruntusuyla ateşe verdiği için elimizde ancak kurtulmuş sayfaları olan Ölü Canlar dünya edebiyatının başyapıtları arasında en çok sevilip okunanlar arasında yer alıyor. Bu sayfalar, gerçekten şeytana uyularak mı yazıldı hiçbir zaman bilmeyeceğiz ama bir şey var ki Puşkinin verdiği fikirle yazılan bu kitabın üstünden geçen tam 167 yıl onu hiç eskitmedi. Oysa bu 167 yılda güneşin altında neler neler eskidi, neler neler unutulup gitti.. Ama Ölü Canlar, adına inat hep diri kaldı. Çünkü insan dehasının insana dair yazdığı en güçlü metinlerden biriydi...
Konusunu Puşkinin verdiği, Gogolün buhranlar içinde yazdığı Ölü Canları Erol Güney-Melih Cevdet Anday ortak çevirisinden 1901 Rusça baskısının çizimleriyle birlikte okurlarımıza sunuyoruz. Nikolay Vasilyevic Gogolün 200. yaşının anısına...
Daha yüzlerce yıl okunması umuduyla.
\n\nGogol, Pavel Ivanovich Chichikovla giderek palazlanan iş bitirici ve şarlatan bir insan tipine ve onun can denilen serfler üzerine çevirdiği dolaplarla kazandığı güç üzerinden ise Rus kanunlarına, sınıfsal ilişkilere saldırmıştır. Chichikovun izlediği yol basittir; amacı, toprak sahiplerinden ölmüş olan serflerinin belgelerini satın alarak kendisini çok sayıda can sahibi zengin bir kişi olarak tanıtmak ve böylelikle saygın bir isim ve güç sahibi olmaktır.Bu, metnin yangından kurtarılan birinci bölümüdür. Rivayete göre Gogol, ilerleyen bölümlerde Chichikovu Rusyada kentten kente gezdirecek, değişik insanlarla tanıştıracak ve faziletli insanlar sayesinde onun bayağılaşmış ruhunu arındıracak bir kurgu düşünmüştü. Chichikov, Rusyanın bir temsiliydi ve Gogol, Rusyanın ahlaki kurtuluşu ile ilgili bir roman yazmayı planlamıştı. Özetle söylersek bu ilk bölüm gerçek Rusyayı ve Rus insanını anlatıyordu, ideal olanı ise -belki de inandırıcı bulmadığından- yakmıştı.
\n\nGogol tuhaf bir yaratıktı, ama zaten deha denen şey hep tuhaftır. Vladimir Nabokov Ölü Canlar, 19. yüzyıla damgasını vuran büyük Rus romanının miladı olarak kabul edilir. İşin başında üç cilt olarak tasarlanmış olmasına, Gogolün neredeyse tamamlanmış olan ikinci cildini ölmeden önce yok etmiş ve üçüncü cildini de hiç yazmamış olmasına rağmen, 1842de yayımlanan Ölü Canlar bütünlüklü bir kitaptır. Başkahraman Çiçikov, iktidar ve itibar sahibi bir beyefendi kimliğine sahip olabilmek için kurnazca bir yol bulur: Kasabadaki toprak sahipleriyle bir bir tanışıp görüşecek ve hepsini, ölmüş olan serflerinin isimlerini kendisine satmaları konusunda ikna edecektir. Hinoğluhin Çiçikovun akıllardan çıkmayacak maceralarını anlatan bu -Gogolün kullanmayı sevdiği ifadeyle- epik şiiri, Ergin Altayın Rusça aslından yaptığı çeviriden, yazarın önsözü ve Vladimir Nabokovun sonsözü eşliğinde okuyacaksınız.\n\nGogol, Ölü Canların birinci bölümünü sekiz yılda bitirebilmiştir. Bir işadamı olan, orta sınıftan sayılabilecek Çiçikov, ölmüş ama resmi kayıtlara geçmemiş serfler satın alıp kâğıt üzerinde yaşayan bu hayaletleri pazarlar. Ahlaki olmayan bir para kazanma yolu ve yozlaşma teması üzerine kurulu bu roman, dünya edebiyatında eşi örneği az bulunur bir hiciv klasiği olmuştur. Günümüz dünyasına bakıldığında şaşırtıcı bir güncellik kazanan Ölü Canlarda Gogol acılarla dolu bir yolda kapitalizme geçiş sürecindeki Rusyada, çürümekte olan, köhneleşmiş toprak köleliği sisteminin insan onuruna aykırılığını gözler önüne serer.Şeytani buluşun ödülü.\n\nBitirilmemiş olmasına rağmen dünya edebiyatında bir başyapıt ve çağının özlü bir sosyaleleştirisi sayılan Ölü Canlar ın kahramanı Çiçikov aracılığıyla Gogol, 19 yüzyıl ortalarındaki Rus toplumunun çürüyen yanlarını ortaya koymaktadır.\n\nÖlü Canlar, XIX. yüzylılın roman anıtlarından biridir. Rus edebiyatında romantizm kurallarını bırakıp, konularını yaşamdan almaya başlayan ilk yazar Gogoldür. Gogol, taşra kasabalarındaki halkın yaşantısını ince bir ironiyle yansıtırken egemen güçlerin nasırına basmayı çok iyi becerir. Ölü Canlar, bu yüzden eleştirmenleri çileden çıkaran ve Gogolün iğrenç bir gerçeklikle suçlanmasına neden olan bir başyapıttır.Kalemimden öyle canavarlar fırlıyor ki, ben de şaşıyorum. Bunu kim görse korkudan titrer.\n\nBurada içimizden hangimizin daha suçlu olduğunu araştırmamız sormamız ne işe yarar? Belki ben hepinize daha başta pek ciddi ve haşin şekilde muamele etmişimdir? Belki, sizden pek fazla şüphelenmiş olmam bana samimi olarak faydalı olmakla arzusunu besleyenlerini benden uzaklaştırmıştıR.\n\nYalnızca bozuk düzenin acımasızca bir eleştirisi değil, insan ruhunun hastalıklı yanlarının acıklı bir güldürüsüdür.\n\nUsta yazar Gogol, bu eserde, 19. yy Rusyasının çürüyen yanlarını gerçekçi bir üslupla yansıtır. Kısa yoldan zengin olma peşine düşmüş Çiçikovun amacı, ölmüş fakat kayıtları henüz nüfus kütüğünden silinmemiş canları kâğıt üzerinde satın almaktır. Çünkü zamanın Rusyasında bir insanın itibarı ve zenginliği, sahip olduğu canlarla doğru orantılıdır. Gogol, düzenbaz Çiçikovu ölmüş serflerinin belgelerini satın almak üzere köy köy dolaştırırken, okuyucuyu da o dön Rusyasın bozuk düzenini üzerinde gezdirir.\n\n

İlk gençlik heyecanlarıyla okunan kitapların etkisini, o ilk okumanın verdiği benzersiz hazzı unutmak mümkün mü? İletişim ve bilgi edinme imkânlarının son hızla arttığı bir çağda, gençlerimizi ve çocuklarımızı kitapların dünyasıyla buluşturmak eskisi... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 5 ay
Profil Resmi
Kitapkopat okumuş.
Oyun

Türkçede ilk kez yayınlanan Ted Dekker, unutulmaz karakterlerin, iyi ile kötü arasındaki amansız mücadelelerini, adrenalin yüklü dili ve sürpriz sonlarıyla anlatarak, okuyucusunu şaşırtan bir yazar olarak bilinmektedir.

Gizemin ustası olarak tanımlanan Dekker, bu kitabında korkunç bir fırtınanın içinde başlayan olayların birbiri ardına gelişmesiyle bir hesaplaşmanın doruk noktasına ulaşıyor.

Red isimli katil intikam peşinde, yarım kalan bir hesaplaşmanın kapanması için kasabadadır. Olaylara karışan FBI'ın açıklamadığı bir gizem, kasabada kalmak zorunda kalan eski bir tarikat üyesi genç bir kadın, geçmişlerinde yaşadıkları olayları saklamaya çalışan iki kardeşle olaylar içinden çıkılmaz hal almaktadır.

Şimdi fırtınanın gizlediği bu topraklarda bu hortumlardan daha uğursuz bir gerçek vardır: Adı Red olan intikam peşindeki bir katil, yarım kalmış hesabını kapatmak için kasabaya gelmiştir.
Ama FBI'ın açıklamaya pek hevesli olmadığı bir gizem hem Red'in hem de Summerville'in teninin arkasında saklıdır. Küçük bir kasabayı yok etmekten çok daha fazlasına sebep olabilecek bir gizem.

Eski bir tarikat üyesi olan Wendy Davidson, annesini ziyaret etmek için çıktığı yolda, dört yabancıyla birlikte olayların tam ortasına düşmüştür. Aralarından biri sıradaki kurban olabilir.

"Oyun, sürükleyici anlatımın tahrik edici bir kurguyla birleştiği, aklın sınırlarını zorlayıcı bir başyapıt."

Türkçede ilk kez yayınlanan Ted Dekker, unutulmaz karakterlerin, iyi ile kötü arasındaki amansız mücadelelerini, adrenalin yüklü dili ve sürpriz sonlarıyla anlatarak, okuyucusunu şaşırtan bir yazar olarak bilinmektedir.

Gizemin ustası olarak tanı... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 5 ay
Profil Resmi
Kitapkopat okumuş.
Frankenstein

İnsanların hepsi nefret ediyor benden, bu pis canavardan! Peki söylesene, hayatlarını sürdüren onca canlının en zavallısı olmak mı beni bu kadar iğrenç kılan? Sen bile, sen ki benim Tanrımsın, benden nefret ediyorsun, varlığımı kabullenmek istemiyorsun, kendi yarattığın varlığı inkar ediyorsun!Bana karşı olan görevlerini yerine getir, ben de sana ve diğer insalara görevlerimi yerine getireyim. Eğer isteklerimi yerine getirirsen, seni ve diğerlerini rahat bırakırım. Ama ola ki reddedersen, her yer şu an hayatta olan arkadaşlarının kanlarıyla dolana dek öldürürüm herkesi.Benden bir tane daha yaratmalısın!

İnsanların hepsi nefret ediyor benden, bu pis canavardan! Peki söylesene, hayatlarını sürdüren onca canlının en zavallısı olmak mı beni bu kadar iğrenç kılan? Sen bile, sen ki benim Tanrımsın, benden nefret ediyorsun, varlığımı kabullenmek istemiyors... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 5 ay
Profil Resmi
Kitapkopat okumuş.
Pal Sokağı Çocukları

Nemecsek, Boka ve Pal Sokağı'nın öbür çocukları 1907 yılında Budapeşte'nin yoksul Józsefváros semtinden yola çıktılar. Bugün artık bütün dünyada tanınıyorlar. Bugüne kadar her yaştan milyonlarca insan onların dokunaklı hikâyesini okudu; tıpkı Budapeşteli çocuklar gibi onlar da Boka'nın cesaretine hayran oldu, Nemecsek'in ürkek ama kararlı kahramanlığı karşısında gözyaşlarını tutamadı. Şimdi artık Pál Sokağı Çocukları'nın Arsa'sında kocaman çok katlı evler var. Ama ne gam: Dünyanın bütün çocukları Pál Sokağı'ndandır!

Nemecsek, Boka ve Pal Sokağı'nın öbür çocukları 1907 yılında Budapeşte'nin yoksul Józsefváros semtinden yola çıktılar. Bugün artık bütün dünyada tanınıyorlar. Bugüne kadar her yaştan milyonlarca insan onların dokunaklı hikâyesini okudu; tıp... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 5 ay
Profil Resmi
Kitapkopat okumuş.
Afacanlar Çetesi

Asena. Sinan, Defne, Zeynep, Berk... Ve sevgili köpekleri Ahbap... Onlar Gökkuşağı Savaşçıları... Bu kez amaçları okullarına bir kütüphane kazandırmak. Okulun bahçesindeki gizemli, küçük ev, bu iş için biçilmiş kaftan. Ama... harap evde olup bitenlerden ve kendilerini bekleyen tehlikelerden habersizler.

Asena. Sinan, Defne, Zeynep, Berk... Ve sevgili köpekleri Ahbap... Onlar Gökkuşağı Savaşçıları... Bu kez amaçları okullarına bir kütüphane kazandırmak. Okulun bahçesindeki gizemli, küçük ev, bu iş için biçilmiş kaftan. Ama... harap evde olup bitenler... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 5 ay
Profil Resmi
Kitapkopat okumuş.
Suna'nın Serçeleri

Mahallenin erkek çocukları çıkmaz sokakta ayaktopu oynuyorlardı. Birdenbire orada beliren on yaşlarında bir kız, meşin topu kapıp kaçmaya başladı. Oğlanlar hemen peşine takıldılar. Var güçleriyle ona yetişmeye çalışıyor, bir yandan da, bırak o topu, Suna, yoksa fena olacaksın diye bağırıyorlardı. Suna oğlanların önünde yel gibi koşuyordu. Mahallenin en güçlü çocukları Hüseyinle Osman bile ona yetişemiyorlardı. Hepsi de soluk soluğaydı. Kovalamaca uzadıkça, bu öfke çığ gibi büyüyordu. Oyunun en tatlı, en coşkulu yerinde Sunanın topu kapıp kaçması, oyuncu çocukları çileden çıkarmıştı...

Mahallenin erkek çocukları çıkmaz sokakta ayaktopu oynuyorlardı. Birdenbire orada beliren on yaşlarında bir kız, meşin topu kapıp kaçmaya başladı. Oğlanlar hemen peşine takıldılar. Var güçleriyle ona yetişmeye çalışıyor, bir yandan da, bırak o topu, ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 5 ay
Daha Fazla Göster

Kitapkopat şu an ne okuyor?

Kitapkopat şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.