EsseGessE

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 10 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
EsseGessE bir test çözdü. Sonuç: 4/7 (%57.1) doğru.
Aklından Bir Sayı Tut Quiz

Aklından bir sayı tut hakkında bazı ince detayların olduğu bazı basit soruların olduğu bir quiz! Başarılar dilerim herkese :))

Aklından bir sayı tut hakkında bazı ince detayların olduğu bazı basit soruların olduğu bir quiz! Başarılar dilerim herkese :))

11 yıl, 3 ay
Profil Resmi
EsseGessE, ipekTo tarafından yapılmış bir değerlendirmeyi beğendi.
Cimri

9

Tiyatroyu izlemek kadar okumayı da severim. Ve bu kitabı okurken kendimi izliyormuş gibi hissettim. Hoş bir hikaye! =)

Tiyatroyu izlemek kadar okumayı da severim. Ve bu kitabı okurken kendimi izliyormuş gibi hissettim. Hoş bir hikaye! =)

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
Profil Resmi
EsseGessE okumuş.
Cimri

Cimri, temanın, karakterlerle ve yan öğelerle ustalıkla desteklendiği, oyuncuların sahnede yer değiştirmelerinden vücutlarının hareketine kadar her şeyin incelikle düşünüldüğü bir başyapıttır. Molière, Cimri'de trajik bir durumu komediyle anlatır. Aslında korkunç bir kişiliği olan Harpagon, gülünç bir adamdır, çünkü kendini çok ciddiye alır. Cimri'nin para tutkusu, oyunun bazı sahnelerinde gaddarlık, hatta açıkça çılgınlık noktasına varır. Nitekim Goethe, Cimri'nin bir komedi değil, bir trajedi olduğunu öne sürmüştür.

******

Molière'in ünlü yapıtlarından olan Cimri, ülkemizde 100 yılı aşkın bir süreden beri tanınmakta, okurların beğenisiyle karşılanmaktadır. Seyircinin ve okurun yer yer geleneksel tiyatromuzla da bağ kurabildiği bu klasik yapıtta, ünlü tiyatro eleştirmenimiz Dikmen Gürün'ün açıklayıcı önsözüne de yer veriyoruz. Cimri'nin bu eksiksiz çevirisini, dönemin özelliklerini yansıtan vurgulamalarla ve aslına sadık yorumlarla sunuyoruz.

************

Moliere (Jean-Baptiste Poquelin) (1622-1673); Yalnızca oynanması amacıyla yazdıklarındaki tiplemelerle dünya edebiyatında, Shakespeare'den sonra insan gerçekliğine belki de en derinlemesine nüfuz eden oyun yazarlarından biridir. Kadınlar Mektebi'nden Kibarlık Budalası'na, Cimri'den Hastalık Hastası'na bu oyunlar, dönemin tutucu otoritelerini rahatsız etmekle kalmamış, 300 yılı aşkın bir süredir aynı tazelikle sahnelenmeyi sürdürmüşlerdir.

************

Molière kahramanları, hemen hemen istisnasız 17. yüzyıl Fransız burjuvazisinin belli bir öbeğini temsil ederler. Bir kısmı saray aristokrasisi arasındayken, geniş bir bölümü ise ticaret ve manifaktürle uğraşır. İşte bu sınıfın parasını tefecilikle, faizlerle çoğaltan, ama henüz ilerici burjuvaziye özgü bir ticari kafadan yoksun bir temsilcisi olan Harpagon, bir bakıma, feodalizm artığı bir para kazanma yolunu izler. Eserlerinde sadece, aristokrasiyi, aristokrat katına yükselme heveslilerini, hatta monarşinin merkeziyetçi devlet yönetimini ve hamisi Kral XIV. Louis'yi bile eleştirisinin hedef tahtası yapan Molière, ilkel bir para biriktirme takıntısına tutsak olmuş Harpagon'u da öteki kişileri gibi, toplumdışı bir acayiplik olarak sunar. Cimri: Aklın takıntıya yenilgisi.

Cimri, temanın, karakterlerle ve yan öğelerle ustalıkla desteklendiği, oyuncuların sahnede yer değiştirmelerinden vücutlarının hareketine kadar her şeyin incelikle düşünüldüğü bir başyapıttır. Molière, Cimri'de trajik bir durumu komediyle anlatı... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
Profil Resmi
EsseGessE okumuş.
Efrasiyab'ın Hikayeleri

Çok uzak zamanlarda değil, günümüzün otuz, bilemediniz elli yıl öncesinde, üstelik hep ülkemizde geçiyor Efrâsiyâbın Hikâyeleri. Ancak... Sanki o zamanlardan ve o mekânlardan değil de, başka zaman ve mekânlardan, hatta başka dillerden aşina olduğumuz hikâyeler... Yani, Puslu Kıtalar Atlasını ve Kitab-ül Hiyeli okumuş olanların tahmin edebilecekleri gibi, üzerine söz söylemesi zor, içine dalması keyif verici kitaplardan: Estetikle oyunun, mizahla felsefenin bir edebî buluşması...

Çok uzak zamanlarda değil, günümüzün otuz, bilemediniz elli yıl öncesinde, üstelik hep ülkemizde geçiyor Efrâsiyâbın Hikâyeleri. Ancak... Sanki o zamanlardan ve o mekânlardan değil de, başka zaman ve mekânlardan, hatta başka dillerden aşina olduğumuz... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
Profil Resmi
EsseGessE okumuş.
Oliver Twist

Oliver Twist, düşkünler evinde dünyaya gelmiş bir yetimdir. Daha fazla yemek isteme cesareti, kapının önüne konmasına yol açar. Hayatta yapayalnızdır artık. Bir cenaze levazımatçısının yanına girer. Orada da kötü muamele görünce kaçar ancak bu kez de yankesici Fagin ve çetesinin eline düşer. Yeraltı dünyasının acımasız ortamında korkunç Fagin'in pençesinden kurtulmak için akıl almaz serüvenlere atılan Oliver'ı hiç ummadığı bir gelecek beklemektedir...

XIX. yüzyıl İngiliz edebiyatının en büyük romancısı olarak kabul edilen Charles Dickens'ın ikinci romanı Oliver Twist, kitap olarak basılmadan önce Bentley's Miscellany dergisinde tefrika olarak yayımlanır ve büyük ilgi görür. Komedi öğeleri de içeren romanda, toplumsal kötülüğün ve ahlak düşkünlüğünün eleştirisi daha çok önem taşır. Zenginlerin ikiyüzlülüğünü ve yoksulluğun insan ruhunda açtığı derin yaraları, son derece etkileyici bir üslupla anlatan Oliver Twist, dönemin Londra yaşamından yola çıkarak toplumsal eleştiriye yönelmiştir. Öte yandan, hem bu dünyanın horlananlarını var gücüyle savunan hem de sürükleyiciliğini başından sonuna kadar yitirmeyen bir serüven romanıdır.

Oliver Twist, düşkünler evinde dünyaya gelmiş bir yetimdir. Daha fazla yemek isteme cesareti, kapının önüne konmasına yol açar. Hayatta yapayalnızdır artık. Bir cenaze levazımatçısının yanına girer. Orada da kötü muamele görünce kaçar ancak bu kez de... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
Profil Resmi
EsseGessE okumuş.
Darağacında Üç Fidan

1968ler. Yazılı tarihin en barbar asrının en umutlu, en ışıklı, en cesur günleriydi. Coşkun bir devrimci dalganın bütün dünyayı sarstığı, onlarca ülkede milyonlarca insanın ayağa kalkarak, Gerçekçi ol, imkânsızı iste, diye haykırdığı günlerdi...Böyle bir dünyada, Denizler de özgürlük bayrağını Türkiyede yükseklere taşıdılar. ABDye, NATOya, yurtlarını yerli ve yabancı sermayeye peşkeş çekmek isteyenlere en iyi cevabı eylemleriyle, yürüyüşleriyle, cesaretleriyle verdiler.Ve egemenler, bu özgürlük kabarışının intikamını 12 Mart karanlığında üç gençten çıkarmak istediler. Somut hiçbir yasal dayanak olmadan Denizi, Yusufu, Hüseyini ve nice arkadaşlarını idamla yargılayıp, Asalım, asalım! çığlıklarıyla darağacına göndererek özgürlük ve bağımsızlık mücadelesini boğmaya çalıştılar...Baskı altında geçen yirmi iki yılın ardından, bu yeni basımıyla Darağacında Üç Fidanı sunarken, bugün koyu bir karanlığın ve ahlâksızlığın içine itilmek istenen yurdumuzda, gözlerimizde hâlâ bir umut ışığı, darağaçlarında solmayan üç fidanın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz...

1968ler. Yazılı tarihin en barbar asrının en umutlu, en ışıklı, en cesur günleriydi. Coşkun bir devrimci dalganın bütün dünyayı sarstığı, onlarca ülkede milyonlarca insanın ayağa kalkarak, Gerçekçi ol, imkânsızı iste, diye haykırdığı günlerdi...Böyle... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 3 ay
Daha Fazla Göster

EsseGessE şu an ne okuyor?

EsseGessE şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.