Uyumsuz Defne Kaman'ın Maceraları: Su

En Son Değerlendirmeler

10 puan

uzun zamandir beni bu kadar icine ceken bir kitap okumamistim.bundan sonra umay, aycorego, yunus, kutlu ve bilgi ,kaman bende farkli anlami olan kelimeler olarak kalacak ve okumadiysaniz mutlaka okuyun derim :)

6 puan

Buket Uzuner'in yeni kitabı "Toprak" çıkınca, serinin birinci kitabını tez elden okuyup ikinciye geçeyim bari diye düşündüm ama kararımdan caymış durumdayım. Çünkü yazarın dili bana hiç çekici gelmedi. Örneğin, "handiyse" kelimesini o kadar sık kullanmış ki, üşenmeyip sayacaktım neredeyse.
Mezhep konusu yüzünden ayrılan aşıklar, kadın hakları, hayvan sevgisi, aile ilişkileri vs. konularda verilmek istenen mesajlar var ve bunlar kitaba iyice yedirilememiş maalesef. Konu ilginç, Defne'ye ne olduğunu merak ediyorsunuz, olanlar kitabın sonuna doğru netleşiyor. Hele sondaki olay pek fenaydı, Toprak'ta devamı gelecektir muhtemelen ama biraz başka denizlere yelken açmam lazım sanırım.

9 puan

sonu her ne kadar da beklediğim gibi bir son olmasa da (yaşamayı hak edenler yaşayamasa da) çok güzel bir kitaptı... tam da yazarından beklendiği gibi...

8 puan

günümüz modern masalı...içinde şaman dışında hafiften sunni alevi meselelerine, çevreye, özellikle kadın cinayetlerine dikkat çekmiş bir kitap. Ben sevdim ve Deliliğe Övgü kitabını da okumam gerektiğini hatırlattı Buket bana ;))

3 puan

Konu ilgi çekici ancak tekrar eden cümleler kitabı bırakmaya zorluyor..

8 puan

Bir arkadaşımın tavsiyesi ile başladığım serinin ilk kitabı oldukça etkileyiciydi. Eski Türk gelenekleri ve Şamanizm ögeleriyle süslü bu romanla Defne Kaman isimli gazetecenin peşinde soluk soluğa bir maceranın ilk adımı atılmış oldu. Seride bir sonraki kitap Toprak yine bizi inanılmaz maceralara ve tarihimizin henüz gün yüzüne çıkmamış öykülerine ve anektodlarına götürecek inancındayım!

7 puan

"İlk gün tanıdığım tiyatro oyuncusu Kemal neyse sinema starı Kemal Sunal da aynı adamdı... Para ve şöhreti iyi taşıyabildi..." -Gül Sunal

Kemal Sunal hayrani olmayan en az bir filmini izleyip kahkahalar atmayan yoktur sanirim aramizda. Gelmis gecmis en iyi komedyenlerdendi bence kendisi. Hala filmleri ayni heyecan ve tazelikte izleniyor, hala ezbere bilinen repliklerde icten gülünebiliyor...
Iste bu yetenekli insanin; aile hayati, arkadaslariyla arasi, cocuklarina nasil baba, esine nasil koca oldugu kisacasi nasil adam gibi adam oldugu karisi Gül Sunal in agzindan anlatilmis cokta guzel olmus benim gibi ozel hayatinda nasil bir yasantisi oldugunu merak edenlere gore bir kitap daha yakindan tanimak icin... Gül hanim kendiside soylemis anlattiklarinin bir zaman sirasi yok aklina ne gelirse konudan konuya zamandan zamana anlatmis birbirinden bagimsiz anilarin bir araya gelmesiyle hazirlanmis yüregine emegine saglik diyorum ve kendi adima tesekkur ediyorum.. yazmasaydi taniyamazdik... ve mutlaka istisnasiz herkese tavsiye ediyorum :))) sanki kitap okumuyorumda evlerine misafirlige gitmisim gibi oldu okurken ;))

8 puan

Sosyal sorunlara yer verirken güzel bir anlatım yolu seçmiş Buket Uzuner. Beni sadece 'handiyse' kelimesini fazlaca kullanması rahatsız etti. Sanırım günlük dilde konuşmalarımızda yer vermediğimiz bu kelimeyi günlük dile kazandırmak için bu kadar sık kullanmış. Bu küçük kusuru da bu iyi niyetine verip okunması zevkli bu kitabı içtenlikle tavsiye ediyorum.

10 puan

Ocak ayında okuyup yorum yazmayı ertelediğim Su kitabı Buket Uzuner'in okuduğum ilk kitabı (utanarak söylüyorum bunu). Daha önce bir kitabına başlamış olsam da sonunu getirememiştim.
Aslında kitabı daha kısa sürede okurdum ama tam 273. sayfaya geldiğim sırada arada 30 sayfanın atlandığını fark edip, aldığım internet sitesinin kitabın yenisini göndermesini beklediğim için bir ayda okumuş gibi oldum.
***Spoiler olabilir bundan sonra.
Kitapta Defne Kaman'ın görünüp kaybolması bir olsa da onun yazılarını okumak, komiser Ümit'le, Umay Nine ile, sahaf Semahat ile tanışmak onlarla bir maceraya çıkmak çok güzeldi. Bu arada Orta Asya Türk kültürüne ne kadar yabancı olduğumu da anlamış oldum. Kitabın sonundaki silah sesleri ise diğer kitap Toprak'a hemen başlamama sebep oldu.
Ayrıca mutfak penceremin önünde bu kitabı okumadan çok önce biriktirmiş olduğum şeftali çekirdekleri olduğunu da söylemek isterim.
Eski Türk kültürü ve çevrecilik konularında son derece aydınlatıcı olan, anlatımı hiç sıkmayan, temposu düşmeyen bir kitap. Ve bunu okuduktan sonra daha fazla bilmek, daha fazla okumak, bir şeyler yapmak istiyorsunuz. Tavsiye ederim.

8 puan

Yıllar önce Uzun Beyaz Bulut Gelibolu kitabını okumuştum yazarın. Hafızamda silinmeyen bir yer etmiş. Aynı tadı bu kitabında da aldım. Ve çok severek okudum.

10 puan

Her kitabi ayri guzel Buket Uzuner"in. Hele bu kitabi: Uyumsuz Defne Kaman"in Maceralari / Su.
Nasil bir keyifle, merakla, bir cirpida okudum. Samanizmden girmis, Alevilikten cikmis, kadin siddetine deginmis, Kadikoy"un o bildik balikcilar carsisi ve sokaklarinda dolasmis, yunuslari sayfalarina konuk etmis, sahafdaki tum o eski kitaplarin kokusunu burnumuza kadar getirmis, kedilerle ahbap olmus ve Kutadgu Bilig ile gizemi ! cozmus. Yani nasil okunmaz bu kitap.. Kitabin anlaticisi olarak arada okuyucusu bizlere de laflari bir guzel sokusturmus...
Dudakta bir gulumseme, kitapdaki bildik yerlerde bulunmus olmanin hazzi ve kafada buyuk bir merak ile okuyorsunuz. Son sayfayi kapattiginizda da, "herkesi" seviyorsunuz...

5 puan

Minik tatilimin son kitabı. Neresinden başlasam bilemiyorum ama içinde bize laf takan yazarlara 2 çift söz söyleme gereği hissediyorum hep içimde. Buket uzunerin yazım dilini edebiyatını beğeniyorum hakkını yiyemem. Hem kendi içine çeken bi kitap hem de kaliteli bir yazım tarzı var. Vermek istediği mesaj da 'sözde' iyi niyetli. Ama bana göre hiç iyi niyetli bi kitap değil. Bikere şamanlığı türk kültürünü överken alttan alta sürekli islamı ve müslümanlığı yeren bi anlatım tarzı var kendisinin. Bu beni inanılmaz rahatsız etti. Üstelik toplumumuzda yaşanan bütün olumsuz gelişmeler de alttan alta dinimize bağlanmış. Bunu açık açık yazmasa da her cümlesinde hissettiriyor buket uzuner (ayrıştırmaya ölümüne karşı olduğunu iddia ettiği kitabında)
Kitapta dindar bir ailenin alevi bir adama aşık olan "türbanlı" kızı tasvir nedense yine dini inançları için değil aile baskısı için kapanmış, ilk fırsatta başını açıp saçlarını sergilemekten hoşnut olan biri olarak anlatılıyor. Çünkü başörtülü bir kadın başörtü takma amacı ancak bu olabilir!?! Hem ailesinin dini hassasiyetleri sürekli bir beğenilmeme havasında sürekli bi aşağı görme edasında anlatılıyor. Neymiş abisinin bir kadınla tokalaşmaması bir çeşit insan sevmemezlikle bağdaştırılıyor.
Kitabın yazıldığı 2007de henüz hala sağ hükümetin yeni yılları olmasına rağmen:))) devlet dairelerinde cumaya giden oranın artması da hayli rahatsız etmiş sevgili buket uzuneri. Bunu bile politik bir olaya dönüştürmüş ve kitabın baş kahramanı ümit komserin bir mahalle baskısına uğradığından bahsetmiş. Peki kitabın yazıldığı yıllarda hala devam eden başörtüsü yasakları ve baskısı neden hümanist buket uzuneri rahatsız etmemiş sormak lazım.
Kitabın arka kapağında kitabın eko feminist bir roman olduğundan bahsediyor. Ekosu şamanizmle taçlandırılmış, ata geleneklerimiz olan!!! Şaman inançlarımızdan uzaklaşılmasına biraz üzülünmüş, feminist kısmı ise en sonunda yine yöneticilerimiz muhafazakar olduğu için aç kalan çalışamayan erkeklerin acılarını karılarından çıkarmalarına bağlanmış, kadına şiddet kadın cinayetlerinin alt yapısında kadınların türk kültüründeki özlerini kaybetmelerine bağlanmış. Teşekkürler buket uzuner bizi aydınlattın aro karşim
Yazarın uzun beyaz bulut gelibolusunu daha bir çocukken okumuş ve o zaman da bu şekilde olan siyasi ve dini imalardan rahatsız olmuş, ancak kitabın aşırı popülaritesi karşısında çok hümanist ve demokratik olan okul çevremde bunu dillendirememiştim bile:)))
Elbette her yazarın hayat tarzını düşüncelerini siyasi ve dini fikirlerini kitaplarında yansıtmasını ben de normal buluyorum ama bunu karşı tarafı suçlamadan aşağı görmeden ve rencide etmeden yapmasını bekliyorum. Aynısını sağ görüşlü bir yazar yapsa yine sinirlenirim ve doğru bulmam. Kaldı ki geçenlerde okuduğum iskender palanın abum rabumunun a haber dilinde yazılmış olması ve sürekli coşkulu bir şekilde abdulhamithan!!cı (trt abdulhamidi) söylemleri olması da beni aynı şekilde uyuz etmişti. Neyse bu kitap da böyle bitti içimdekileri de boşalttım oh😂

1 | 2 ileri