Uykusuz Geceler

En Son Değerlendirmeler

Profil Resmi
7 puan

Arka kapağını okumadan başladım kitaba. İlk sayfalarda kitabın kadın karakteri konusunda küçük bir şaşkınlık geçirdim o yüzden.
Erkek karakterimiz bildiğimiz tiplerden ama bayan karakter gerçekten şaşırtıcıydı.
Ancak ve ancak diğer historicallardan pek farkı yoktu bana göre. Yine de sıkmadan okuttu bu da bir şey.

Profil Resmi
7 puan

Yazarın GÜNAHIN ESİRİ ve Mahrem kitaplarını çok beğenmiştim.

Sana Teslim Oldum ve Uykusuz Geceler adlı son iki kitabında
yazar yavaş yavaş benim için dibe çökmeye başladı.

Konu işleyişi ve aşkı anlatma tarzı yine güzeldi yazarın cesaretini seviyorum.

Ama kitapta bazı kısımlar bana Masumiyetin Tadı-S.L. 'in kitabını hatırlattı.

Çok daha duygusal ve aşkla yoğrulmuş bir kitap bekledim yani kitap muhteşemdir diye hayal ettim ama umduğum gibi olmadı.

Ama yine de bir çok historical kitaptan iyiydi...

7 puan

Konu özgün ve anlatım güzel. Ama keşke bu kadar sevişgen olmasaydı. Ayrıca hatunun maşallahı vardı, 10 yıl nasıl erkeksiz durmuş, hayret yani!

Sevişmeleri biraz kısa tutup, havada kalmış konuları aydınlatsa çok daha iyi olurdu.

Eğer 5 vermediysem bu sadece konunun özgün olmasından kaynaklı.

11 yıl, 4 ay
8 puan

İşin aslı bu kitabı okumayı pek düşünmüyordum...Yazarın konu seçme ve işleme şeklini seviyorum ama göze cüretkarca (kanıksatacaklar ya bize..) cinsel -hep aynı şeyler diyeceğim birileri bana alternatif sunmaya kalkmaz umarım :P -detayları atlamayı bilirsen okunabilir bir yazar ;)

Duygu arıyorum ee yazarda duyguyu iyi aktarıyor neden bu kadar detaya ihtiyaç hissediyor anlayamıyorum :o

Zamparanın A babası Nicholas'ın evrimini okumak çok iyi geldi sonuna kadar direndi yaa !! İçin için yana yana burnu sürtüle sürtüle aslında kıyamadım da yazar karakterini sevdirmeyi biliyor ;)

Mücadeleci karakterleri seviyorum :)



8 puan

Konusu itibariype pek numarası yoktu. Daha heyecan verici kitaplara daha yuksek puanlar vermiştim. Ama Antonia çok bağımsız ve inatçı bir kisilik olmasıyla beni etkiledi. Kendi başına üstesinden geldikleriyle etkileyici bir karakterdi.

8 puan

Uzun zamandır ara verdiğim yazarı okunacaklar listeme tekrar aldım.Oldukça özlemişim yazarın kalemini..
Yazarın ilk iki kitabı Mahrem ve Günahın Esiri'ni daha önce okuyup çok beğensem de iki, kitabı birbirine çok benzettiğim için yazara ara vermiştim.
Şans sonunda elime geçen Uykusuz Geceler'in konusunu oldukça çarpıca ve değişik buldum.Severek okudum ama çevirideki anlamsız kelimeler oldukça canımı sıktı. Kitabın hakkını veremediğini gördüm.Aslında kapak ve konu olarak neredeyse tam puan bir romandı.Yine de okuma zevkimi bozmasına izin vermeden okudum.
Konusu tam da vay be dedirtecek cinstendi çok güzeldi,orjinaldi..Romandaki erkek kahramanımız çapkın Renelaw Markisini hem çok sevip hemde çok kızılacak bir karakter idi.Hikayenin kurgusu çok güzeldi. Yazarın erotizmi kullanış biçimini seviyorum..beni hiç rahatsız etmiyor. Aşk ve arotizmi çok güzel harmanlıyor.
Kitaba başlarken bu kitapdan bu kadar zevk alabileceğimi ummuyordum.

9 puan

Yazardaki sihri bir türlü çözemiyorum. Konu basit hatta çoğu kez yüzlerce sayfa da pek bir olay olmuyor ama nedense hızla akıp gidiyor. Özellikle Nicholas'ın ağzından anlattığı yerler çok güzeldi. Hat safhada cinsellik olsa da içimi yumuşatan bir tarzı var yazarın. Diyalogları, küçük nüans ve dokunuşları sevmemde en büyük etken. Ara ara mayıştığım yerleri vardı :D

Bizde çıkan bütün kitaplarında kadın karakterler bir şekilde darbe almış. Ve sanırım hepsi bu yüzden sağlam ve dik durabilen karakterler. İşte sevmem için bir sebep de bu.

Takıldığım bir şey var ki Campbell neden seri yazmamakta ısrarcı. Mis gibi Henry var, Cassandra var orada, yaz işte ikisine de birer kitap. Millet komşunun dayısının oğlunu yazar sen uygun pozisyonda gol atamıyorsun, olmuyor ama böyle :D

Beğendiğim çok diyalog vardı ama şu kısa alıntıyı yazmak istiyorum. Nicholas ölüm döşeğindeyken verilen bir gözdağı ;)


- Antonia sıkıca elini tuttu. "Nicholas, yemin ederim ölürsen seni kendim vururum." -

10 puan

Ranelaw Markisi Nicholas Challaner çapkın,herkesin dilinde olan, asla bir koca adayı olamayacak gibi görülen erkeklerdendir. Sosyeteye ilk kez giren kızlar için yapılan bir balo cemiyetin onun gibi adı çıkmış bir adamla karşılaşmayı beklediği son yerdir. Böylesine kötü şöhretli biri böyle saygıdeğer topluluklarda bulunmamalıdır. Bunu bilmesine rağmen gider çünkü intikam hırsıyla yanar. Yıllar önce kız kardeşini kandırıp hayatını mahveden adamdan intikam almak ister. İntikam için ise adamın kızı Cassandra'ı kullanmakta kararlıdır.
Cassandra'nın ilk karşısına çıktığı anda bir engelle karşılaşır krallığın en korkutucu şaperonu Antonia Smith. Basit bir kız kurusunun kendisini engelleyeceğine inanmaz hatta kahvaltıda şaperon yediğine dair dalga geçer ve daha ilk görüşte bu sivri dilli şaperonu istediğine karar verir. Bir ustanın elinde uysallaşacağını düşünür. O ustada tabi ki kendisidir.

Antonia'nın on yıl önce yaşadıkları hayatını mahvetmiş ailesinden uzaklaştırmıştır. Sonunda kuzeninin şaperonu olarak hayatını tamamen değiştirmiştir. On yıl boyunca görev bilinciyle kendini namus bekçiliğine adamıştır.Bir kere zarar görmüş ve kabuğuna çekilmiştir. On yıldır hiçbir erkeği çekici bulmamışken ahlaksız markiyi görünce her şey değişir. Kuzeninin peşinde olan çapkın dikkatini çekse de onu kuzeninden uzak tutmaya kararlıdır. Kuzeni gibiyken heyecanlı istekler deneyimlemiş onların hayatını mahvetmesine izin vermiştir. Zayıflığı yüzünden önünde ki ışıltılı hayattan sonsuza dek koparılmıştır. Kuzeninin de aynı çılgınlıkla mahvolmasına izin vermeyecektir. İçinde uyanan duygular ne kadar güçlü olursa olsun başarmaya kararlıdır fakat kuzeninden uzak tutmaya çalışırken kendisi uzak duramaz hale gelir. Üstelik bir daha başka bir adamın kendisini mahvetmesine izin vermemeye kararlıyken.

Önce bir kaçma kovalama dönemi geçti kitapta. Başlangıç güzelken sonra bir durağanlaştı sonlarda yine bir hareketlilik oldu. Çapkın erkeklerin aşık erkeğe dönüştüğü hikayeleri seviyorum. İntikam hikayelerinde genelde intikam alınmak için yaklaşılan kişiye aşık olunurdu bu kitapta öyle olmaması güzeldi.
Sıkıcı bir kitap değil ama yazarın önceki kitapları gibi değildi buna rağmen yazara bayılıyorum keyifle okudum.

10 puan

Okuduğum diğer Anna kitabı. Bu da Mahrem kadar güzeldi ancak Antonia'nın aile ilişkisi yönünden Mahrem'deki Grace'ye benzettim. Keşke yayın evi bu yazarın kitaplarına daha çok ağırlık verse.

geri ileri