Eski zamanlardan beri öğretmene bakışı anlatan bir kitap. Öğretmen her daim fedakar olmalı; ilmi bilgileri tam olmalı, sabırlı ve ahlakça bütün olmalıdır. Öğrencisine bağırmamalı, onu cezalandırmamalıdır; sadece uyarmalı ve sabırlı bir şekilde onu yönlendirmelidir. Hatta maddi ve manevi olarak her türlü desteği vermelidir. Ücret almamalıdır diyor kitap. Şimdiki zamanda da beklenen bu. Peki bu öğretmen kendi çocuğuna bile gösteremediği ilgi ve alakayı neden diğer çocuklara göstersin? Üstelik bir ücret dahi almadan hatta öğrencisinin her türlü maddi ve manevi desteğinin vermesi yanında öğrencilerin her türlü şımarıklıklarını büyük bir vakurla karşılayıp sabırla işlesin. Sanırım öğretmenleri; etten kemikten yartılmamış, sinirleri alınmış bir robot zannediyorlar. Peki ne uğruna?
Bunu öğretmenlerinin geçimini sağlamak için ücret vermek isemeyen hükümet sözcüsü söylese anlarım ama bir kitaptan beklemem. Şaşılacak şey.