Öldükten sonra kavuşmayı istediği bir insanın olup olmadığını sordum. Uzun süre düşündü, sonra bana Dürüst mü cevap vereyim, seni mi mutlu edeyim diye sordu. Nasıl bir cevap geleceğini anlamıştım ama yine de kulaklarımla duymak istedim, Beni mutlu etmeyi boş ver, dürüst cevap ver dedim...Yitirdiği sevgilisinin ardından yas tutan Rüya, Anadolu Kavağında orta yaş krizindeki, yirmi iki yıldır evli Ayhan ile Neriman, Beyoğlunda sebepsiz yere kaybettiği aşkını arayan Kemal, aradığı aşkı Türkiyede çıktığı bir turda bulan Susan ve eski bir Amerikan arabasıyla Bodruma, geçmişine doğru bir yolculuğa çıkan Sevinç... Gündelik hayatın sıkıcı ayrıntılarından, tekdüze yaşantılarından, geçmişin gölgelerinden uzaklaşmaya çalışan insanlar...Yolculuklar, biraz da kendimizden kaçmaya çalışmanın hikayeleri; ne kadar kaçmaya çalışırsak çalışalım, sonuçta kendimize döneceğimizin... Puna Pamir, yalnızca çıkılan yolların, uzan yerlerin ferahlatıcı hislerinin değil, kendi içimizde çıkılan yolculukların da hikâyecisi. Geçmişin, bazen geleceğin ve olduğumuz yerlerin; Afyondan Antalyaya, Bebekten Fethiyeye dolaştığımız yolların, ayak izlerimizin takipçisi... Ve hep bir umudun kahini; içimizde bir yerlerde saklı olan iyimserliğin izlerinde...
Öldükten sonra kavuşmayı istediği bir insanın olup olmadığını sordum. Uzun süre düşündü, sonra bana Dürüst mü cevap vereyim, seni mi mutlu edeyim diye sordu. Nasıl bir cevap geleceğini anlamıştım ama yine de kulaklarımla duymak istedim, Beni mutlu etmeyi boş ver, dürüst cevap ver dedim...Yitirdiği sevgilisinin ardından yas tutan Rüya, Anadolu Kavağında orta yaş krizindeki, yirmi iki yıldır evli Ayhan ile Neriman, Beyoğlunda sebepsiz yere kaybettiği aşkını arayan Kemal, aradığı aşkı Türkiyede çıktığı bir turda bulan Susan ve eski bir Amerikan arabasıyla Bodruma, geçmişine doğru bir yolculuğa çıkan Sevinç... Gündelik hayatın sıkıcı ayrıntılarından, tekdüze yaşantılarından, geçmişin gölgelerinden uzaklaşmaya çalışan insanlar...Yolculuklar, biraz da kendimizden kaçmaya çalışmanın hikayeleri; ne kadar kaçmaya çalışırsak çalışalım, sonuçta kendimize döneceğimizin... Puna Pamir, yalnızca çıkılan yolların, uzan yerlerin ferahlatıcı hislerinin değil, kendi içimizde çıkılan yolculukların da hikâyecisi. Geçmişin, bazen geleceğin ve olduğumuz yerlerin; Afyondan Antalyaya, Bebekten Fethiyeye dolaştığımız yolların, ayak izlerimizin takipçisi... Ve hep bir umudun kahini; içimizde bir yerlerde saklı olan iyimserliğin izlerinde...