TR+Tv=TRT

Dinleyicileriyle, başka dünyalardan, daha doğrusu dipsiz kuyulardan sesleniyormuşcasına konuşan RADYO SPİKERLERİ, 31 OCAK 1968 akşamı saat 19:30dan başlayarak ETE KEMİĞE BÜRÜNÜP bir beyaz camdan görünerek konuşur oldular. O akşamki ilk yayınla birlikte de İZLEYİCİLERİMİZ durumuna geldiler.1964de Ankara Radyosu, İstanbul İzmir radyolarından TRTye geçiş yaşanmıştı. Daha doğrusu TR olmuştu bu radyolar, çünkü yasası çıkmıştı ama henüz ortalıkta TV yoktu. 1 Mayıs 1964den 31 Ocak 1968e kadar durum böyle sürdü. 1968de Tvnin de eklenmesiyle, TR+Tv=TRT rumuzlu kurum ortaya çıktı. TÜRKİYE RADYO – TELEVİZYON KURUMUTRTde uzunca bir süre TEK VE İLK olmanın saltanatını sürdük. 22 yıl boyunca...İlginçtir, radyo stüdyosunda DİNLEYİCİLERE sanki DİPSİZ BİR KUYUDAN sesleniyorduk.TV stüdyosunda İZLEYİCİLERE, ekranda görülen bizler sanki İZLEYİCİLERE değil, DİPSİZ BİR KUYUYA seslenir olduk.Radyo, gelip geçen iktidarlardan çok çekmişti. TV yayını başlayınca radyoların sıkıntıları kat kat katlanarak TRTnin üzerine çöktü.TRTnin göreceli de olsa biraz rahat soluk alması 1990da özel TVlerin yayına girmesiyle mümkün oldu.Sözün özü, TVli bu kurumda çalışanlar, başta ülkenin yöneticileriyle, kafası bulandırılmış dinleyici ve izleyicilerle ve kurumdaki ilkel kafalılarla çak ama çok büyük mücadele içinde oldular. Bizler kendimizi kurtarmıştık ama kurumda o sıralarda çalışmaya başlayanlar TRTcilik yerine DANIŞTAYCILIK öğrendiler.Hepimizin verdiği bir TRT MEYDAN SAVAŞIydı bu.

Dinleyicileriyle, başka dünyalardan, daha doğrusu dipsiz kuyulardan sesleniyormuşcasına konuşan RADYO SPİKERLERİ, 31 OCAK 1968 akşamı saat 19:30dan başlayarak ETE KEMİĞE BÜRÜNÜP bir beyaz camdan görünerek konuşur oldular. O akşamki ilk yayınla birlikte de İZLEYİCİLERİMİZ durumuna geldiler.1964de Ankara Radyosu, İstanbul İzmir radyolarından TRTye geçiş yaşanmıştı. Daha doğrusu TR olmuştu bu radyolar, çünkü yasası çıkmıştı ama henüz ortalıkta TV yoktu. 1 Mayıs 1964den 31 Ocak 1968e kadar durum böyle sürdü. 1968de Tvnin de eklenmesiyle, TR+Tv=TRT rumuzlu kurum ortaya çıktı. TÜRKİYE RADYO – TELEVİZYON KURUMUTRTde uzunca bir süre TEK VE İLK olmanın saltanatını sürdük. 22 yıl boyunca...İlginçtir, radyo stüdyosunda DİNLEYİCİLERE sanki DİPSİZ BİR KUYUDAN sesleniyorduk.TV stüdyosunda İZLEYİCİLERE, ekranda görülen bizler sanki İZLEYİCİLERE değil, DİPSİZ BİR KUYUYA seslenir olduk.Radyo, gelip geçen iktidarlardan çok çekmişti. TV yayını başlayınca radyoların sıkıntıları kat kat katlanarak TRTnin üzerine çöktü.TRTnin göreceli de olsa biraz rahat soluk alması 1990da özel TVlerin yayına girmesiyle mümkün oldu.Sözün özü, TVli bu kurumda çalışanlar, başta ülkenin yöneticileriyle, kafası bulandırılmış dinleyici ve izleyicilerle ve kurumdaki ilkel kafalılarla çak ama çok büyük mücadele içinde oldular. Bizler kendimizi kurtarmıştık ama kurumda o sıralarda çalışmaya başlayanlar TRTcilik yerine DANIŞTAYCILIK öğrendiler.Hepimizin verdiği bir TRT MEYDAN SAVAŞIydı bu.


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9789758759699

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Okumuş kimse bulunamadı.

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski