Peki Konuşalım

Onyıllardır yalnızca öğrencilerine değil, azıcık düşünmeye eğilimli herkese hızla değişen çağımızı, günümüzü, geleceğimizi, yaşantımızı bir bilgenin yalın diliyle anlatan, kişisel ve toplumsal sorunlarımızı anlaşılır kılarak sorun olmaktan çıkaran, hayata ve elbet kendimize nesnel bakabilmeyi öğrenmemize büyük katkıları olan Ünsal Oskay, yalnızca gazetecilik alanında bile olsa adını hep duyacağımız Melis Çelebi'nin ustalıklı ve içten sorunlarını yanıtlarken, bazen şaşkın izlediğimiz, bazen katılmaya çabaladığımız siyasal ve toplumsal ortama büyük, derin bir ayna tutuyor.
Somut umutlar görünmüyor bu aynada, ama umut edebilmek için hayata -aşka, evliliğe, televizyon dizilerine, sinema filmlerine, reklamlara, modaya, politikaya- nasıl bakabileceğimiz, "farkında olmanın" tadına varabileceğimiz, hatta belki mutlu yaşayabileceğimiz ya da en azından bu hayatın içinde yitip gitmeyebileceğimiz açıkça görünüyor.

''Okura sunduğumuz bu konuşma metinleri yaşayıp geçtiğimiz, kısa sürede unuttuğumuz gündelik hayat deneyimlerimiz üzerinde şöyle biraz durup düşünmemizi amaçlıyor. Yaşadıklarımıza eleştirel bir açıdan bakma çabamız, kendimizi sonuna kadar suçlamamızı gerektirmiyor. Ekmek kazanmamız, bakkalımızla ilişkimizi sürdürebilmemiz için hepimiz gündelik hayatımızı herkesle beraber yaşamak durumundayız. Bu hayatın sorumluluğunu tek başımıza yüklenmemiz ise yoğun bir mutsuzluğa yol açabiliyor. Okura sunulan metinlerde, bize sunulan hayat tarzının bizim özgürlük ve mutluluğumuzdan ne denli uzaklaştığı vurgulanmak isteniyor.''
Ünsal OSKAY

Onyıllardır yalnızca öğrencilerine değil, azıcık düşünmeye eğilimli herkese hızla değişen çağımızı, günümüzü, geleceğimizi, yaşantımızı bir bilgenin yalın diliyle anlatan, kişisel ve toplumsal sorunlarımızı anlaşılır kılarak sorun olmaktan çıkaran, hayata ve elbet kendimize nesnel bakabilmeyi öğrenmemize büyük katkıları olan Ünsal Oskay, yalnızca gazetecilik alanında bile olsa adını hep duyacağımız Melis Çelebi'nin ustalıklı ve içten sorunlarını yanıtlarken, bazen şaşkın izlediğimiz, bazen katılmaya çabaladığımız siyasal ve toplumsal ortama büyük, derin bir ayna tutuyor.
Somut umutlar görünmüyor bu aynada, ama umut edebilmek için hayata -aşka, evliliğe, televizyon dizilerine, sinema filmlerine, reklamlara, modaya, politikaya- nasıl bakabileceğimiz, "farkında olmanın" tadına varabileceğimiz, hatta belki mutlu yaşayabileceğimiz ya da en azından bu hayatın içinde yitip gitmeyebileceğimiz açıkça görünüyor.

''Okura sunduğumuz bu konuşma metinleri yaşayıp geçtiğimiz, kısa sürede unuttuğumuz gündelik hayat deneyimlerimiz üzerinde şöyle biraz durup düşünmemizi amaçlıyor. Yaşadıklarımıza eleştirel bir açıdan bakma çabamız, kendimizi sonuna kadar suçlamamızı gerektirmiyor. Ekmek kazanmamız, bakkalımızla ilişkimizi sürdürebilmemiz için hepimiz gündelik hayatımızı herkesle beraber yaşamak durumundayız. Bu hayatın sorumluluğunu tek başımıza yüklenmemiz ise yoğun bir mutsuzluğa yol açabiliyor. Okura sunulan metinlerde, bize sunulan hayat tarzının bizim özgürl... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 175 sayfa
Ekim2004 tarihinde, epsilon tarafından yayınlandı


Dil
Türkiye Türkçesi

Etiketler: söyleşi

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

inci16 duygu_ canercereci
3 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski