Kıyamet Planı

"Anadolu toprakları İncil'de geçen ve Mezopotamya'da olduğuna inanılan gerçek Cennetin Bahçesi'ne yakınlığıyla binlerce yıldır pek çok gizli tarikatın iştahını kabartıyordu. Merkez ise Anadolu'yu savaş yoluyla ele geçirmenin imkansızlığını tarihten öğrenmişti. Daha ince ve stratejik planlar kurması gerektiğinin bilincindeydi... Öyle de yaptı!
Yönetim mekanizmasındaki tarikat üyeleri, bir yandan kendi vatandaşlarının dünya gerçekleriyle ilgisini kesiyor, diğer yandan onları maniple ediyordu. ABD dünyanın en güçlü ve en özgür ülkesiydi... Merkez ise bu gücün tek mutlak hakimi!
Bu Özgürlükler Ülkesi'nin kendi topraklarındaki her vuruşu, önce kendi, sonra da dünyanın kaderini etkileyecek kırılma noktalarını temsil ediyordu...
Ama hiç kimse cahilin cüretinin nelere mal olacağını bilemedi. Kendi iradesine bile hükmedemeyen insanoğlu, Tanrı'yı kıskanıyordu!.. Bu kıskançlık öyle göz kamaştırıcıydı ki, sabır ve sonsuzluğun yoğrulması ile biçimlenen yeryüzünün kıyametini adım adım hazırlayan insanoğlu, bunun bedelini ödeyecekti.
Tarihin hiçbir döneminde gerçekler bu kadar görünür olmamıştı... İnsanlar da hiç bu kadar kör!.."
(Kitabın Arkasından)

"Anadolu toprakları İncil'de geçen ve Mezopotamya'da olduğuna inanılan gerçek Cennetin Bahçesi'ne yakınlığıyla binlerce yıldır pek çok gizli tarikatın iştahını kabartıyordu. Merkez ise Anadolu'yu savaş yoluyla ele geçirmenin imkansızlığını tarihten öğrenmişti. Daha ince ve stratejik planlar kurması gerektiğinin bilincindeydi... Öyle de yaptı!
Yönetim mekanizmasındaki tarikat üyeleri, bir yandan kendi vatandaşlarının dünya gerçekleriyle ilgisini kesiyor, diğer yandan onları maniple ediyordu. ABD dünyanın en güçlü ve en özgür ülkesiydi... Merkez ise bu gücün tek mutlak hakimi!
Bu Özgürlükler Ülkesi'nin kendi topraklarındaki her vuruşu, önce kendi, sonra da dünyanın kaderini etkileyecek kırılma noktalarını temsil ediyordu...
Ama hiç kimse cahilin cüretinin nelere mal olacağını bilemedi. Kendi iradesine bile hükmedemeyen insanoğlu, Tanrı'yı kıskanıyordu!.. Bu kıskançlık öyle göz kamaştırıcıydı ki, sabır ve sonsuzluğun yoğrulması ile biçimlenen yeryüzünün kıyametini adım adım hazırlayan insanoğlu, bunun bedelini ödeyecekti.
Tarihin hiçbir döneminde gerçekler bu kadar görünür olmamıştı... İnsanlar da hiç bu kadar kör!.."
(Kitabın Arkasından)