Kaz Dağı Çobanları

Günceli ve gündeme yığılagelmiş sorunları irdeleyen/sorgulayan denemeler...Değişik coğrafyaların içinde gezinen metinler çokça yer alıyor bu kitapta. Yazmanın sınırlar, ülkeler, kısıtlamalar ötesi bir yolculuk olduğunu düşünen bir yazar değil mi Uğur Kökden? Halide Edipten Yahya Kemale, Dostoyevskiden Borgese yazarların dünyalarını; sanatçı portrelerini; yüzyıla damgasını vuran büyük sarsıntıların beyaz perdede yorumlanışı üstüne düşüncelerini; resim sanatının kendine has değerlerini; siyasetin yaşamdaki rolünü içeren, birbirinden farklı konularda ama Kökdenin dünya görüşü ve bilgi/yaşam birikiminin verdiği ustalıkla kaleme alınmış denemeler...Seçici olmak ya da seçmek, neyin üstünlüğü ya da kimin ayrıcalığı? diye soruyor Uğur Kökden. Seçme Denemeler dizisi için yazılarını seçerken zorlandığını belirtiyor. Her seçim bir kaybediştir, sözü ne kadar doğruysa da, bir yazarın yapıtlarından bir seçme oluşturmak, o yazarla ilk kez tanışacak bir okur için yazarın dünyasını tanıtabilecek önemli bir kaynak. Bu nedenle, Kaz Dağı Çobanları, Uğur Kökdenin yazın yaşamını tüm yönleriyle bir araya getiren bir başucu kitabı.Kökdenin denemelerinde yaşam tarihsel ve toplumsal niteliği her an yeniden bulgulanması ve bilincine varılması gereken bir zaman dilimidir. Dünden bugüne devir olan uygarlıklar, tarihin derinliklerinden gelen boğuk fısıltılar, unutulmuş efsaneler, ayırdında olalım olmayalım, şu içinde bulunduğumuz anın bileşenleri durumundadırlar. Yalnızca bir dış öğe de değil; bakış açımızın değer yargılarımızın parçası biçiminde birer iç etken olarak da. Denemeler hep bu etkenlerin bugündeki izini sürerler.Mehmet SerdarDenemenin elindeki biricik silah, ‘gerçekler! Özellikle de, çağın çehresiz tehlikesi karşısında sahip çıkılması gereken tek silah! Güncelobur bir zaman diliminde yaşadığımıza göre, deneme, günceli ve gündeme yığılagelmiş sorunları irdelemek/sorgulamak zorunda. (...) Ancak şu unutulmamalı: Denir ki, insan, kimi olayları yaşadıktan yıllar ve yıllar sonra anlamlandırabilirmiş. Kuşku yok, sanki mumyalanmış –öylesine acı veren– bir anımsayış! Soğuk, tozlu ve nesnel bir tortu!Uğur Kökden

Günceli ve gündeme yığılagelmiş sorunları irdeleyen/sorgulayan denemeler...Değişik coğrafyaların içinde gezinen metinler çokça yer alıyor bu kitapta. Yazmanın sınırlar, ülkeler, kısıtlamalar ötesi bir yolculuk olduğunu düşünen bir yazar değil mi Uğur Kökden? Halide Edipten Yahya Kemale, Dostoyevskiden Borgese yazarların dünyalarını; sanatçı portrelerini; yüzyıla damgasını vuran büyük sarsıntıların beyaz perdede yorumlanışı üstüne düşüncelerini; resim sanatının kendine has değerlerini; siyasetin yaşamdaki rolünü içeren, birbirinden farklı konularda ama Kökdenin dünya görüşü ve bilgi/yaşam birikiminin verdiği ustalıkla kaleme alınmış denemeler...Seçici olmak ya da seçmek, neyin üstünlüğü ya da kimin ayrıcalığı? diye soruyor Uğur Kökden. Seçme Denemeler dizisi için yazılarını seçerken zorlandığını belirtiyor. Her seçim bir kaybediştir, sözü ne kadar doğruysa da, bir yazarın yapıtlarından bir seçme oluşturmak, o yazarla ilk kez tanışacak bir okur için yazarın dünyasını tanıtabilecek önemli bir kaynak. Bu nedenle, Kaz Dağı Çobanları, Uğur Kökdenin yazın yaşamını tüm yönleriyle bir araya getiren bir başucu kitabı.Kökdenin denemelerinde yaşam tarihsel ve toplumsal niteliği her an yeniden bulgulanması ve bilincine varılması gereken bir zaman dilimidir. Dünden bugüne devir olan uygarlıklar, tarihin derinliklerinden gelen boğuk fısıltılar, unutulmuş efsaneler, ayırdında olalım olmayalım, şu içinde bulunduğumuz anın bileşenleri durumundadırlar. Yalnızca bir dış öğe de değil; bakış açımı... tümünü göster