İzleri Kaldı

Hocaların hocası Prof. Dr. Sevda Şener bu kitabıyla, hem tiyatromuzun nabzını tutuyor hem de estetik çıtanın nerede olduğunu her yazısında bir daha ortaya koyuyor. Daha bilinçli bir tiyatro izleyicisi olmak, tiyatro oyunlarını daha yüksek bir estetik düzeyde sahnelemek için, Sevda Şenerin o gülümseyen yüzünün her paragrafta kendisini gösterdiği eleştirilere elbette ihtiyacımız var. İzleri Kaldı biz tiyatroseverleri tiyatronun zaferine katılmaya çağırıyor: Düşlerimiz de gerçeklerimizin bir parçası değil midir? Tam bilincinde olalım, olmayalım, kendi oyunlarımız, düşlerimiz ve gerçeklerimizle yüzleşmiş, insanlığın ortak acılarını da, sevinçlerini de paylaşmış olarak çıkıyoruz oyundan. İşte bu, tiyatronun zaferidir. (Sevda Şener, Güne Bakan Cam Kırıkları)  İzleri Kaldı, tiyatro üzerine söyleyecek çok sözü olan bir kitap. Şener, öncelikli olarak 1990ların sonu ile 2000lerin başında genel bir tiyatro panoraması çiziyor bu eleştirileriyle. Eleştiri ve tiyatro üzerine yazdığı yazılarla da bu yapıya dair yapılabilecekleri, yapının sakat yerlerini düzeltebilmek, iyileştirebilmek için gerekenleri sıralıyor. Bütün bunları yaparken de yeni sorular bırakıyor ortalık yere. Bu sorular bir yandan tiyatro konusunda alışılagelmiş kuralları sorgularken, öte yandan tiyatroyla uğraşanları farkında olmayabilecekleri tehlikelere karşı uyarma işlevini yerine getiriyor.İzleri Kaldıda tiyatronun ne olduğu ve ne olmadığı üzerine genel değerlendirmeler sunuluyor. Şener, yılların deneyimiyle okurlarıyla tatlı tatlı söyleşiyor.Özen Yula / Milliyet Kitap, Ocak 2006  Zaman zaman gündeme gelen tiyatro tartışmalarında, tiyatronun asıl meselelerinin yönü maalesef saptırılıyor. Temel meseleler tartışılmıyor. Prof. Dr. Sevda Şenerin eleştiri yazılarını topladığı kitabı İzleri Kaldı tiyatromuzun gerçek gündemini gösteriyor. Türk Tiyatro ortamının nabzını hissedeceğiniz, sevecen üslubunu her satırında göreceğiniz bu kitapla estetik çıtanın ve tiyatromuzun nerede durduğu somutlanıyor.Her sanat dalında olduğu gibi tiyatroda da daha bilinçli bir izleyici / sanat alımlayıcısı olmanın yolu Sevda Şenerde olduğu gibi yoğun bir birikimle ortaya konmuş eleştiri yazıları okumaktan geçer. Tiyatroya adanmış, yoğun bir emekle yoğrulmuş bir dimağdan süzülerek yazıya dökülmüş bu yazılar kendine has üslubuyla da özgün niteliğini ortaya koyuyor. Bir söyleşi tadında yazılan bu eleştiriler Türkiyede 1990lardan 2000lere bir tiyatro panoraması çiziyor. Türk tiyatrosu için yapılabilecekleri, estetik çıtanın yükseltilmesi için yapılması gerekenler anlatılıyor.Sevda Şener 1958 yılında Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinde açılan Tiyatro Enstitüsünün ilk asistanı olarak akademik kariyerine başladı. Metin And ve Özdemir Nutkuyla tiyatro alanında önemli kuramsal çalışmaları başlatan kuşaktandır. Şenerin öğrencileri arasında Türk tiyatro dünyasının ve akademisinin önde gelen isimleri bulunmaktadır.

Hocaların hocası Prof. Dr. Sevda Şener bu kitabıyla, hem tiyatromuzun nabzını tutuyor hem de estetik çıtanın nerede olduğunu her yazısında bir daha ortaya koyuyor. Daha bilinçli bir tiyatro izleyicisi olmak, tiyatro oyunlarını daha yüksek bir estetik düzeyde sahnelemek için, Sevda Şenerin o gülümseyen yüzünün her paragrafta kendisini gösterdiği eleştirilere elbette ihtiyacımız var. İzleri Kaldı biz tiyatroseverleri tiyatronun zaferine katılmaya çağırıyor: Düşlerimiz de gerçeklerimizin bir parçası değil midir? Tam bilincinde olalım, olmayalım, kendi oyunlarımız, düşlerimiz ve gerçeklerimizle yüzleşmiş, insanlığın ortak acılarını da, sevinçlerini de paylaşmış olarak çıkıyoruz oyundan. İşte bu, tiyatronun zaferidir. (Sevda Şener, Güne Bakan Cam Kırıkları)  İzleri Kaldı, tiyatro üzerine söyleyecek çok sözü olan bir kitap. Şener, öncelikli olarak 1990ların sonu ile 2000lerin başında genel bir tiyatro panoraması çiziyor bu eleştirileriyle. Eleştiri ve tiyatro üzerine yazdığı yazılarla da bu yapıya dair yapılabilecekleri, yapının sakat yerlerini düzeltebilmek, iyileştirebilmek için gerekenleri sıralıyor. Bütün bunları yaparken de yeni sorular bırakıyor ortalık yere. Bu sorular bir yandan tiyatro konusunda alışılagelmiş kuralları sorgularken, öte yandan tiyatroyla uğraşanları farkında olmayabilecekleri tehlikelere karşı uyarma işlevini yerine getiriyor.İzleri Kaldıda tiyatronun ne olduğu ve ne olmadığı üzerine genel değerlendirmeler sunuluyor. Şener, yılların deneyimiyle okurlarıyla ... tümünü göster