İki Dünya Savaşıyor

Dünya ve Mars arasındaki savaş bitmiş, Dünya yenilmişti. Mars, Dünyayı işgal etmiş, iletişimi, ulaşımı ve sanayii yavaş yavaş ortadan kaldırmaya başlamıştı. Bir Dünyalı ve bir Marslı, David Arnfeld ve Regelin dzu Koruthan, iki gezegeni de mahvolmanın kıyısına getiren savaşın göründüğü kadar masum olmadığından şüphelenmeye başladılar. Neden iki taraf da bu kadar çok hata yapmıştı? Neden taraflardan biri zafere çok yaklaştığı halde bir türlü sonuca yönelik adımları atma kararlılığını gösterememişti? İki arkadaş bu soruların cevaplarını ararken iki gezegenin tüm güçlerini karşılarında bulurlar... Gözlerinde hüzün okunuyordu. Ekonomimiz kötü sarsıldı. Halkımız ağır vergiler altında kıvranıyor. Hepimiz fakirleştik ve ırkımız tarihin eski sayfalarına geri döndü. Kendimizi toparlamamız bir asır sürecek. Ne zafer! Uzun bir süre konuşmadan oturduk. Sanırım ikimiz de aynı şeyleri düşünüyorduk. Sanki Dünyanın ve Marsın içine şeytan girmişti. Nedeni ne olursa olsun sanki bir şey iki ırkı hem birbirlerinin hem de kendi yıkımlarına doğru itti. Bu savaş hiç gerekli değildi, sadece yıkım getirdi. Tam bir aptallık ve delilik örneği.

Dünya ve Mars arasındaki savaş bitmiş, Dünya yenilmişti. Mars, Dünyayı işgal etmiş, iletişimi, ulaşımı ve sanayii yavaş yavaş ortadan kaldırmaya başlamıştı. Bir Dünyalı ve bir Marslı, David Arnfeld ve Regelin dzu Koruthan, iki gezegeni de mahvolmanın kıyısına getiren savaşın göründüğü kadar masum olmadığından şüphelenmeye başladılar. Neden iki taraf da bu kadar çok hata yapmıştı? Neden taraflardan biri zafere çok yaklaştığı halde bir türlü sonuca yönelik adımları atma kararlılığını gösterememişti? İki arkadaş bu soruların cevaplarını ararken iki gezegenin tüm güçlerini karşılarında bulurlar... Gözlerinde hüzün okunuyordu. Ekonomimiz kötü sarsıldı. Halkımız ağır vergiler altında kıvranıyor. Hepimiz fakirleştik ve ırkımız tarihin eski sayfalarına geri döndü. Kendimizi toparlamamız bir asır sürecek. Ne zafer! Uzun bir süre konuşmadan oturduk. Sanırım ikimiz de aynı şeyleri düşünüyorduk. Sanki Dünyanın ve Marsın içine şeytan girmişti. Nedeni ne olursa olsun sanki bir şey iki ırkı hem birbirlerinin hem de kendi yıkımlarına doğru itti. Bu savaş hiç gerekli değildi, sadece yıkım getirdi. Tam bir aptallık ve delilik örneği.


Değerlendirmeler

değerlendirme
6 puan

Macera kısmı yoğun bir bilimkurgu romanı. Kısa ve eğlenceli. İyi bilimkurgu insanı hayrete düşürür ama bu kitap şaşırtmıyor bile.

Mars-Dünya savaşını kaybeden Dünya artık Mars'ın egemenliği altındadır, tüm kaynaklar ve halk Mars'ın denetimindedir artık. Savaştan sonra hem Mars hem de Dünya çok büyük kayıplar yaşamıştır, iki tarafın da halkı sefalet içindedir.

Dünya ordusundan bir komutan savaştan sonra evine döner. Yolda bir kadın ve çocuğuyla tanışır, onları da yanına alır. Evine vardığında evinin bir Mars'lı komutan tarafından komuta merkezi olarak kullanıldığını görür. Bu karşılaşma şüpheyle başlayan bir dostluğa dönüşür ve sonra bu savaşın ardında başka şeylerin olduğu anlaşılır. İki farklı dünyanın askeri savaşın asıl sebebini ortaya çıkarmak için mücadele eder.

Savaşın tahribatını iyi aktarıyor kitap ama onun ötesinde bir şey söylemiyor. Meraklandırıp eğlendiriyor o kadar.

1 puan

Poul Anderson'ın bilim kurgu anlayışı bana çok uzak.


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 124 sayfa
Ocak1995 tarihinde, Metis tarafından yayınlandı


ISBN
9789753421072
Dil
Türkiye Türkçesi

Etiketler: bilim kurgu

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

elsanin_mecnunu Bahri Doğukan Şahin darqfly Antivenom thyructus
13 kişi

Okumak İsteyenler

setenayk Aslı Kont godemperorofdune
3 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski