Her Şey Yalnızına Varır

bedevi tarihim seni içinde taşıdığın göçebe iklimler çürüttüterkettiğin iklimlerle azaldın günden güneher konakladığında bırakıp bir parçanıgüneşlerini çalan son baharı sevdinellerinde karanfilleri solan güzel yüzleridünya dönüyordu yörüngesinde ve sen yürüyordunbildiğin meçhulü sevdin dudaklarını kirletipverem tükürdüğün bahçeler edindinparça parça ettiler de etini yine de tanıdılaryüzünü yaktın da bir gün kimliğin bilinmesin diyeadresler boşaldı gök yüzünden gidemediğinkendini kefenine sardınönce gözlerinde kayboluşuna yandınbir beyaz çarşaftın oysa dünya atlastıbir beyaz ışıktın akan tükendin vardığın yerdebir nur gibi dağların eteklerinde yaşama gülümsediğintohumlar ektin yeşerince senden mektuplar taşır diyemektupları insanlar taşırdı oysa yürekli insanlarharabelerde ve duvar diplerinde biten ısırgan otlarından haberliböylece melekler bile taşınırdı tanrı katınaama sen kendinin zehirli ikiziydinninova şahitti inni küntü minez - zaliminbembeyaz bir asaydın yere düştün yılan oldun düştüğün yerde ejderhaasa düşmez kendi isteğiyle yere asayı düşürürlerey yehudanın ağacı davudun yıldızının peşindeki erguvancüzzamlılar vadisinden kovuldun ve ağırlandın cömert olanların cimriliğindeelleri ve ayakları bir çarmıh tarafından öpülürkenne yaptığını bilmeyen budalalar için af dileyen gözleri geçtinyaptığın hiç bir şeyden pişman değildin senseni dinlemeyen yüreğini dinledin hep ve ayrılırken onu savundun sadeceşimdi bak kudüs bile yasını tutmakta o yastan bir okyanus doğmaktaey sürgünlerin yoldaşı bedevi tarihim önce ırmaklar çekildiardından dağ ve deniz yüreklerde ne varsa tufansen henüz küçüktün alnında bir damla kankör bir baykuştun büyüdün firari düşlerin kuyusundasen yaşadıkça yaşanmayan çoğalıyorduyüz görümlüğü isteyen sayısız aşkların önünde başını hep eğdinsuya bakmak haramdı ve sen hoşçakalamazdın artıkturab olacaksın derdi ermişsırrı sır edeceksinsen her şeyi açık ettin

bedevi tarihim seni içinde taşıdığın göçebe iklimler çürüttüterkettiğin iklimlerle azaldın günden güneher konakladığında bırakıp bir parçanıgüneşlerini çalan son baharı sevdinellerinde karanfilleri solan güzel yüzleridünya dönüyordu yörüngesinde ve sen yürüyordunbildiğin meçhulü sevdin dudaklarını kirletipverem tükürdüğün bahçeler edindinparça parça ettiler de etini yine de tanıdılaryüzünü yaktın da bir gün kimliğin bilinmesin diyeadresler boşaldı gök yüzünden gidemediğinkendini kefenine sardınönce gözlerinde kayboluşuna yandınbir beyaz çarşaftın oysa dünya atlastıbir beyaz ışıktın akan tükendin vardığın yerdebir nur gibi dağların eteklerinde yaşama gülümsediğintohumlar ektin yeşerince senden mektuplar taşır diyemektupları insanlar taşırdı oysa yürekli insanlarharabelerde ve duvar diplerinde biten ısırgan otlarından haberliböylece melekler bile taşınırdı tanrı katınaama sen kendinin zehirli ikiziydinninova şahitti inni küntü minez - zaliminbembeyaz bir asaydın yere düştün yılan oldun düştüğün yerde ejderhaasa düşmez kendi isteğiyle yere asayı düşürürlerey yehudanın ağacı davudun yıldızının peşindeki erguvancüzzamlılar vadisinden kovuldun ve ağırlandın cömert olanların cimriliğindeelleri ve ayakları bir çarmıh tarafından öpülürkenne yaptığını bilmeyen budalalar için af dileyen gözleri geçtinyaptığın hiç bir şeyden pişman değildin senseni dinlemeyen yüreğini dinledin hep ve ayrılırken onu savundun sadeceşimdi bak kudüs bile yasını tutmakta o yastan bir okyanus doğmaktaey sürgün... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9752888658

Etiketler: şiir

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Symindie
1 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski