Fundamentalizmler Çatışması

KİM EN FUNDAMENTALİST?11 Eylül 2001de düzenlenen saldırılarla Amerikan anakarasına kimsenin dokunamayacağı kuralı 1812den beri ilk defa bozuldu. Sonra da Amerikan İmparatorluğu, bütün dünyaya kendi düzenini en çıplak ve acımasız biçimiyle dayatmaya başlayıp, 11 Eylül sonrası atmosferden de yararlanarak, yeryüzünde yaşayan herkesin kendini yeni bir dehşet ve korku dalgası karşısında iyice güçsüz hissetmesine yol açtı.Türkiyede romanlarıyla tanınan Tarık Aliye göre, böyle bir yeni dünya atmosferinde söz konusu olan şey, medyanın önderliğinde bize yutturulmaya çalışıldığı gibi bir medeniyetler çatışması değil, tam tersine bir fundamentalizmler çatışmasıdır; en büyük tehlike ise baş fundamentalist Amerikan İmparatorluğu.Allahın öcü, Allah bizden yana ve Tanrı Amerikayı korusun gibi sloganlarla, dinsel sembollere dayalı bir savaş çılgınlığını tarihe geri getiriliyor. Bilmek gerekir ki, fundamentalizm İslama özgü değildir, dinsel fundamentalizmin yanında din-dışı fundamentalizmler de vardır ve tarihe baktığımızda Yahudi ve Hıristiyan fundamentalizmi çok daha kan dökücü ve zalimdir. Her din gibi İslam da yekpare değildir ve çeşitli iç mücadelelerden geçtikten sonra günümüze gelmiştir. Şimdilerde Usame bin Ladinle ön plana çıkan İslam ise, Suudi Krallığının parasal katkıları, Pakistanın lojistik desteği ve ABDnin bilgi ve silah akışını sağlamasıyla gelişen Vehhabi İslamıdır. Kendini Müslüman olmayan bir Müslümana benzeten Tarık Ali, İslam âleminin içinden bakarak bir tarihsel panorama çizdiği Fundamentalizmler Çatışması adlı bu kitabında, İslam ülkelerinin halklarını kendi yönetimlerini seçmeye, ABD ve Batıya karşı kendi kaynaklarına ve kaderlerine sahip çıkmaya ve bunların gerçekleşmesi için de çok acil bir gereklilik olan bir İslami Reformasyona çağrı yapıyor. Fundamentalizmler Çatışması bu niteliğiyle, Doğunun, mağdurların ve muhaliflerin gözünden bir dünya tarihi olarak da okunabilir...

KİM EN FUNDAMENTALİST?11 Eylül 2001de düzenlenen saldırılarla Amerikan anakarasına kimsenin dokunamayacağı kuralı 1812den beri ilk defa bozuldu. Sonra da Amerikan İmparatorluğu, bütün dünyaya kendi düzenini en çıplak ve acımasız biçimiyle dayatmaya başlayıp, 11 Eylül sonrası atmosferden de yararlanarak, yeryüzünde yaşayan herkesin kendini yeni bir dehşet ve korku dalgası karşısında iyice güçsüz hissetmesine yol açtı.Türkiyede romanlarıyla tanınan Tarık Aliye göre, böyle bir yeni dünya atmosferinde söz konusu olan şey, medyanın önderliğinde bize yutturulmaya çalışıldığı gibi bir medeniyetler çatışması değil, tam tersine bir fundamentalizmler çatışmasıdır; en büyük tehlike ise baş fundamentalist Amerikan İmparatorluğu.Allahın öcü, Allah bizden yana ve Tanrı Amerikayı korusun gibi sloganlarla, dinsel sembollere dayalı bir savaş çılgınlığını tarihe geri getiriliyor. Bilmek gerekir ki, fundamentalizm İslama özgü değildir, dinsel fundamentalizmin yanında din-dışı fundamentalizmler de vardır ve tarihe baktığımızda Yahudi ve Hıristiyan fundamentalizmi çok daha kan dökücü ve zalimdir. Her din gibi İslam da yekpare değildir ve çeşitli iç mücadelelerden geçtikten sonra günümüze gelmiştir. Şimdilerde Usame bin Ladinle ön plana çıkan İslam ise, Suudi Krallığının parasal katkıları, Pakistanın lojistik desteği ve ABDnin bilgi ve silah akışını sağlamasıyla gelişen Vehhabi İslamıdır. Kendini Müslüman olmayan bir Müslümana benzeten Tarık Ali, İslam âleminin içinden bakarak bir tarihsel panoram... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
975-297-062-1

Etiketler: dış siyaset

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Okumuş kimse bulunamadı.

Okumak İsteyenler

lunaedi
1 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski