Yahudiler kendilerini Allahın seçkin kulları, Tanrı dostu ve tek gerçek dinin salikleri olarak görüyorlardı. Kudüs onlar için her şeydi. Yahudilere göre Hıristiyanlar Allahın nurunu söndüren sapık kâfirlerdi ve Musevilerin kutsal şehri Kudüse göz dikmişlerdi.
Hıristiyanlara göre Yahudiler İsanın katili, Allahın kutsal şehrine yakışmayan sapık tefecilerdi. İsanın kanının hesabını vermek, kutsal kent Kudüsten defolup gitmek zorundaydılar. Müslümanlara gelince, son din Hıristiyanlık olduğu halde ortaya çıkmış kâfirlerdi ve üstelik kutsal şehir Kudüsü ele geçirmişlerdi. Kudüs mutlaka geri alınmalı ve bu kutsal kent kâfirlerden temizlenmeliydi.
Müslümanlar ise, Kuran önceki iki dinin saliklerini ehl-i kitaptan saymasına rağmen, hem Yahudileri hem de Hıristiyanları kâfir olarak görüyorlardı. Yine de Kudüsü paylaşmaya razı idiler; ama Hıristiyanların böyle bir niyeti yoktu.
Yahudiler kendilerini Allahın seçkin kulları, Tanrı dostu ve tek gerçek dinin salikleri olarak görüyorlardı. Kudüs onlar için her şeydi. Yahudilere göre Hıristiyanlar Allahın nurunu söndüren sapık kâfirlerdi ve Musevilerin kutsal şehri Kudüse göz dikmişlerdi.
Hıristiyanlara göre Yahudiler İsanın katili, Allahın kutsal şehrine yakışmayan sapık tefecilerdi. İsanın kanının hesabını vermek, kutsal kent Kudüsten defolup gitmek zorundaydılar. Müslümanlara gelince, son din Hıristiyanlık olduğu halde ortaya çıkmış kâfirlerdi ve üstelik kutsal şehir Kudüsü ele geçirmişlerdi. Kudüs mutlaka geri alınmalı ve bu kutsal kent kâfirlerden temizlenmeliydi.
Müslümanlar ise, Kuran önceki iki dinin saliklerini ehl-i kitaptan saymasına rağmen, hem Yahudileri hem de Hıristiyanları kâfir olarak görüyorlardı. Yine de Kudüsü paylaşmaya razı idiler; ama Hıristiyanların böyle bir niyeti yoktu.