Dilsiz Annelerin Sessiz Çocukları

“Geçenlerde karşı inşaatta oynarken dirseğimi çarpmıştım duvara. Öyle hızlı da değildi ama dirseğimden kalbime bir elektrik gitmişti de bir anda kalbimi ağlatmıştı sanki. Onun gibi bir acı var işte. Sadece dirseğimi değil her yerimi çarpmışım gibi; gözümden kalbime, karnımdan kalbime, dilimden kalbime, kalbimden her yanıma yayılan bir acı, bir elektrik var. Geçmiyor.”
Dilsiz Annelerin Sessiz Çocukları’nı okurken, kelimelerden size doğru yayılan bir elektrik hissederseniz şaşırmayın.
Ayşegül Kocabıçak yaşamımızın içinde olan, sürekli karşılaştığımız olayları anlatıyor öykülerinde. Bazen görmezden geldiğimiz, görüp sesimizi çıkartmadığımız, sesimizi çıkartsak susturulduğumuz olaylar.
Bazen kömür madeninde kaybettiği babası için sessizleşen, bazen dedesinin annesine yaptıklarına anlam veremeyen, bazen mahalledeki her olay için annesinin dövülmesine sesini çıkartamayan, cezaevinde uğradığı tecavüzü anlatamayan çocuklar var kitapta.
Ya kadınlar, kocası için susan, çocuğu için susan, toplum öyle öğretti diye susan kadınlar. Dillerini, seslerini kaybeden kadınlar. Dilsizliklerini bir gelenek gibi çocuklarına taşıyan kadınlar.
Öyküleri okudukça ne kadar tanıdık olduklarını fark edeceksiniz.
Bizim, her birimizin öykülerinin anlatıldığını fark edeceksiniz.
Bir elektrik başlayacak dilinizin ucundan nereye gideceği belli olmayan.
Sonra belki dilimiz çözülecek…
Belki de dilsiz ve sessiz olmaya devam edeceğiz…

“Geçenlerde karşı inşaatta oynarken dirseğimi çarpmıştım duvara. Öyle hızlı da değildi ama dirseğimden kalbime bir elektrik gitmişti de bir anda kalbimi ağlatmıştı sanki. Onun gibi bir acı var işte. Sadece dirseğimi değil her yerimi çarpmışım gibi; gözümden kalbime, karnımdan kalbime, dilimden kalbime, kalbimden her yanıma yayılan bir acı, bir elektrik var. Geçmiyor.”
Dilsiz Annelerin Sessiz Çocukları’nı okurken, kelimelerden size doğru yayılan bir elektrik hissederseniz şaşırmayın.
Ayşegül Kocabıçak yaşamımızın içinde olan, sürekli karşılaştığımız olayları anlatıyor öykülerinde. Bazen görmezden geldiğimiz, görüp sesimizi çıkartmadığımız, sesimizi çıkartsak susturulduğumuz olaylar.
Bazen kömür madeninde kaybettiği babası için sessizleşen, bazen dedesinin annesine yaptıklarına anlam veremeyen, bazen mahalledeki her olay için annesinin dövülmesine sesini çıkartamayan, cezaevinde uğradığı tecavüzü anlatamayan çocuklar var kitapta.
Ya kadınlar, kocası için susan, çocuğu için susan, toplum öyle öğretti diye susan kadınlar. Dillerini, seslerini kaybeden kadınlar. Dilsizliklerini bir gelenek gibi çocuklarına taşıyan kadınlar.
Öyküleri okudukça ne kadar tanıdık olduklarını fark edeceksiniz.
Bizim, her birimizin öykülerinin anlatıldığını fark edeceksiniz.
Bir elektrik başlayacak dilinizin ucundan nereye gideceği belli olmayan.
Sonra belki dilimiz çözülecek…
Belki de dilsiz ve sessiz olmaya devam edeceğiz…


Değerlendirmeler

değerlendirme
9 puan

Kitap 3 bölümden ve her bölümde 5 er adet hikayeden yani toplamda 15 hikayeden oluşuyor.Her öyküde inanılmaz güçlü ve samimi duygular var.79 sayfaya o kadar çok şey sığdırılmış ki kitap bittiğinde yaşamış olduğum duygu yoğunluğunu ancak yüzlerce sayfadan oluşan bir kitaptan çıkarabilirdim.Öyle süslü püslü anlatımlardan ziyade oldukça sade günlük hayatta konuştuğumuz bir dilde yazılmış ve o dil o kadar güzel kullanılmış ki bütün öykülerde yan karakter olarak ben de vardım sanki. Zaten kitabı okuduğunuzda hepimizin evinde mahallesinde köyünde çevresinde birebir tanık olduğumuz tüm yaşanmışlıklara her öyküde rastlayabiliyorsunuz.15 hikayenin hepsi birbirinden değerli ancak illede en çok hangisi diye sorsalar ilk öykü Olmaz mı derim. Tüm kitap severlere tavsiye ediyorum.


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 85 sayfa
10Nisan2015 tarihinde, notabene tarafından yayınlandı


Dil
Türkiye Türkçesi

Etiketler: yaşam öyküsü

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

pinyata06 mecburiyim Axelia merveakarr slmz
11 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski