Bildiğimiz Dünyanın Sonu / Yirmi Birinci Yüzyılın Sosyal Bilimi

Marxın ve Engelsin Manifestoyu yazmalarından bu yana geçen yüz elliyi aşkın yılda, Marksistlerin kapitalizm krizi ile ilişkileri, Kurt var! diye bağıran çobanın hikâyesine benzedi. O dev, sarsıcı ve yok edici kriz bir türlü gelmek bilmiyor. Marksistler de her geçici, kısmi krizi beklenen nihai kriz sanmaktan vazgeçmiyorlar. Wallersteinin Bildiğimiz Dünyanın Sonu saptaması, hayata belirlenmiş bir senaryo olarak bakmadığı için bu tür bir Kurt var! haykırışı değil: Yirminci yüzyıl sonlarına kadar ancak kavramsal düzeyde varolan Dünya Kapitalizminin, iki kutuplu dünyanın sona ermesiyle birlikte pratik bir olguya dönüştüğünü öne süren Wallerstein, bu dönüşümün bildiğimiz, tanıdığımız Kapitalizm Dünyasının sonu olduğunu söylüyor. Bu aynı zamanda, bugüne kadar varolan dünyayı algılama ve kavrama biçimlerimizin, kapitalizmin yükselişiyle birlikte ilahiyatçı kavrayışların üzerinde egemenlik kuran Bilgi Dünyasının, yani Newtoncu fiziğe temellenmiş bilimsellik anlayışının da sonu. 21. yüzyılın ilk on yıllarının bu iki anlamda da bir altüst oluşa sahne olacağını söyleyen Wallerstein, bu altüst oluşun bir belirsizlik olarak önümüzde durduğuna dikkat çekiyor: Tehlikeleri ve imkânlarıyla bir belirsizlik... Bir yandan bu belirsizlik döneminin koşullarına, ama bir yandan da bizim gerçekten ne istediğimize, tercihlerimizi ne yönde yaptığımıza, yaratıcılığımıza bağlı olarak şekillenecek bir gelecek bu... Daha doğrusu ne olabileceği ve bizim gerçekten ne istediğimiz konularında hepimizi sistemli ve açık bir biçimde düşünmeye çağırıyor.Wallerstein ve Dünya Sistemi Analizi hakkında daha fazla şey öğrenmek, ve bu analiz biçimiyle yapılmış çalışmaları izlemek için Fernand Braudel Ekonomiler, Tarihsel Sistemler ve Uygarlıklar İncelemeleri Merkezini (http://fbc.binghamton.edu) ziyaret edebilirsiniz.

Marxın ve Engelsin Manifestoyu yazmalarından bu yana geçen yüz elliyi aşkın yılda, Marksistlerin kapitalizm krizi ile ilişkileri, Kurt var! diye bağıran çobanın hikâyesine benzedi. O dev, sarsıcı ve yok edici kriz bir türlü gelmek bilmiyor. Marksistler de her geçici, kısmi krizi beklenen nihai kriz sanmaktan vazgeçmiyorlar. Wallersteinin Bildiğimiz Dünyanın Sonu saptaması, hayata belirlenmiş bir senaryo olarak bakmadığı için bu tür bir Kurt var! haykırışı değil: Yirminci yüzyıl sonlarına kadar ancak kavramsal düzeyde varolan Dünya Kapitalizminin, iki kutuplu dünyanın sona ermesiyle birlikte pratik bir olguya dönüştüğünü öne süren Wallerstein, bu dönüşümün bildiğimiz, tanıdığımız Kapitalizm Dünyasının sonu olduğunu söylüyor. Bu aynı zamanda, bugüne kadar varolan dünyayı algılama ve kavrama biçimlerimizin, kapitalizmin yükselişiyle birlikte ilahiyatçı kavrayışların üzerinde egemenlik kuran Bilgi Dünyasının, yani Newtoncu fiziğe temellenmiş bilimsellik anlayışının da sonu. 21. yüzyılın ilk on yıllarının bu iki anlamda da bir altüst oluşa sahne olacağını söyleyen Wallerstein, bu altüst oluşun bir belirsizlik olarak önümüzde durduğuna dikkat çekiyor: Tehlikeleri ve imkânlarıyla bir belirsizlik... Bir yandan bu belirsizlik döneminin koşullarına, ama bir yandan da bizim gerçekten ne istediğimize, tercihlerimizi ne yönde yaptığımıza, yaratıcılığımıza bağlı olarak şekillenecek bir gelecek bu... Daha doğrusu ne olabileceği ve bizim gerçekten ne istediğimiz konularında hepimizi sistemli... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

280 sayfa


ISBN
9753420259

Etiketler: sosyal bilimler

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

fischermaux noreman epol60
3 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski