Beden Emek Tarih

Yıllardır feminist hareket içinde yer alan Gülnur Acar-Savran, Beden Emek Tarihte feminist politikanın biçimlerini ve araçlarını sorguluyor; ikilikleri aşan diyalektik bir feminizm için kuramsal bir çerçeve oluşturmaya girişirken toplumsal bilimlerin son yıllarda yıldızı parlayan kuramlarıyla hesaplaşıyor: Kitabın ana yazılarının ilk üçü, kamusal/özel, eşitlik/farklılık, evrensel/yerel, üretim/yeniden üretim, değişim değeri/kullanım değeri türünden ikiliklerin aşılması, ötesine geçilmesi perspektifini dile getiriyor. Bu ilk bakışta yapıbozumuyla akrabalığı olan bir yaklaşım gibi görünse de aradaki fark çok önemli: Sözünü ettiğim hegemonik paradigmada söz konusu ikilikler Aydınlanma düşüncesinin özgül yapısından kaynaklanan ikili karşıtlıklar olarak kavramlaştırılır. Bu ikilikler, salt söylemsel, ideolojik ya da pratik olarak kurulmuş, dolayısıyla da yapıbozumuna tabi tutularak gizemsizleştirilecek, doğallıktan arındırılacak ve bir bakıma işlevi kesintiye uğratılabilecek düşünsel kurgulardır. Oysa benim formüle etmeye çalıştığım diyalektik kavrayış çerçevesinde bu ikiliklerin zeminini özgül toplumsal ilişki biçimleri, ya da başka bir deyişle patriarkal ve kapitalist ilişkiler evreni oluşturur. Dolayısıyla ikilikleri aşmak, onların ötesine geçmek, ancak bu ikilikleri besleyen toplumsal evrenin sınırlarının dışına çıkmakla mümkün olabilir. Bu sınırların ötesinde, ikiliğin kutuplarının her ikisi de kendi içinde dönüşür, ikilik çöker. Oysa yapıbozumu bakış açısının reddettiği tam da bu öte yerin, dışarının imkânıdır.

Yıllardır feminist hareket içinde yer alan Gülnur Acar-Savran, Beden Emek Tarihte feminist politikanın biçimlerini ve araçlarını sorguluyor; ikilikleri aşan diyalektik bir feminizm için kuramsal bir çerçeve oluşturmaya girişirken toplumsal bilimlerin son yıllarda yıldızı parlayan kuramlarıyla hesaplaşıyor: Kitabın ana yazılarının ilk üçü, kamusal/özel, eşitlik/farklılık, evrensel/yerel, üretim/yeniden üretim, değişim değeri/kullanım değeri türünden ikiliklerin aşılması, ötesine geçilmesi perspektifini dile getiriyor. Bu ilk bakışta yapıbozumuyla akrabalığı olan bir yaklaşım gibi görünse de aradaki fark çok önemli: Sözünü ettiğim hegemonik paradigmada söz konusu ikilikler Aydınlanma düşüncesinin özgül yapısından kaynaklanan ikili karşıtlıklar olarak kavramlaştırılır. Bu ikilikler, salt söylemsel, ideolojik ya da pratik olarak kurulmuş, dolayısıyla da yapıbozumuna tabi tutularak gizemsizleştirilecek, doğallıktan arındırılacak ve bir bakıma işlevi kesintiye uğratılabilecek düşünsel kurgulardır. Oysa benim formüle etmeye çalıştığım diyalektik kavrayış çerçevesinde bu ikiliklerin zeminini özgül toplumsal ilişki biçimleri, ya da başka bir deyişle patriarkal ve kapitalist ilişkiler evreni oluşturur. Dolayısıyla ikilikleri aşmak, onların ötesine geçmek, ancak bu ikilikleri besleyen toplumsal evrenin sınırlarının dışına çıkmakla mümkün olabilir. Bu sınırların ötesinde, ikiliğin kutuplarının her ikisi de kendi içinde dönüşür, ikilik çöker. Oysa yapıbozumu bakış açısının reddettiği tam ... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
9 puan

feminizme ve feminizme dair tartışmalara değinen klasik bir feminist kitaplardan. hocalarımızın bize temel kaynak olarak okutturduğu metinde kadın emeğinin karşılıksızlığı, feminist teoride bunun nasıl ele alındığına değinen,kamusal özel alan ayrımını tartışıp bu alanlarda kadının konumunu inceleyen tartışan bu konularla ilgilenenler için okunabilecek güzel bir kitap. yalnız akademik bir dil kullanıldığı için herkese hitap etmeyebilir.


Baskı Bilgileri

379 sayfa


ISBN
9789758859108

Etiketler: siyaset bilimi

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

aden isyan alyans Merve Arslanalp Serapis
5 kişi

Okumak İsteyenler

minyaturben keo84
2 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski