Avrupada yayımlandığında hararetli tartışmalara yola açan bu kitap, İslâm Avrupa tarihi boyunca üstlendiği merkezî rolü açıkça ifşâ ediyor. Yazar, Doğudan Batıya insanların, kültürlerin ve dinlerin hareketlerinden yola çıkarak, İslâmın, Avrupanın geçmişine ve geleceğine ait ayrılmaz bir parça olduğunu gösteriyor ve İslâm ve Avrupa arasında varsayılan zıtlaşmayı bertaraf ediyor. Dinler savaşının ve göç diktatoryasının tarihî bir analizini de yapan yazar, meşrulaştırılmış şiddet, etnik temizlik ve terör anlayışımızı masaya yatırıyor. Jack Goodynin mukayeseli perspektifi, okuyucusuna, halihazırdaki tartışmalar ve politik problemlerle ilgili önemli ve aydınlatıcı ipuçları da sunuyor.Goody, Avrupaya göçen İslâmın üç ayrı yol takip ettiğini savunuyor: Kuzey Afrikaya, İspanyaya ve Orta Avrupaya giren Araplar; Yunanistan ve Balkanlara giren Türkler; Güney Rusya, Polonya ve Livanyaya giren Moğollar. Bu fetihlerin hepsi Avrupa üzerinde kendi kalıcı mühürlerini bırakmışlardır. Zirâ, bu savaş, - özellikle İspanyada ve çevresinde- yalnızca askerî bir tesir yaratmakla kalmadı. Aynı zamanda, Avrupa bu hareketlerden büyük ölçüde etkilendi. Diyen Jack Goodynin elinizde tuttuğunuz bu eseriyle, şimdiye dek açılmamış kapılardan girecek, İslâm-Batı ilişkilerine dair yeni bir düşünsel boyut kazandıracaksınız.
Avrupada yayımlandığında hararetli tartışmalara yola açan bu kitap, İslâm Avrupa tarihi boyunca üstlendiği merkezî rolü açıkça ifşâ ediyor. Yazar, Doğudan Batıya insanların, kültürlerin ve dinlerin hareketlerinden yola çıkarak, İslâmın, Avrupanın geçmişine ve geleceğine ait ayrılmaz bir parça olduğunu gösteriyor ve İslâm ve Avrupa arasında varsayılan zıtlaşmayı bertaraf ediyor. Dinler savaşının ve göç diktatoryasının tarihî bir analizini de yapan yazar, meşrulaştırılmış şiddet, etnik temizlik ve terör anlayışımızı masaya yatırıyor. Jack Goodynin mukayeseli perspektifi, okuyucusuna, halihazırdaki tartışmalar ve politik problemlerle ilgili önemli ve aydınlatıcı ipuçları da sunuyor.Goody, Avrupaya göçen İslâmın üç ayrı yol takip ettiğini savunuyor: Kuzey Afrikaya, İspanyaya ve Orta Avrupaya giren Araplar; Yunanistan ve Balkanlara giren Türkler; Güney Rusya, Polonya ve Livanyaya giren Moğollar. Bu fetihlerin hepsi Avrupa üzerinde kendi kalıcı mühürlerini bırakmışlardır. Zirâ, bu savaş, - özellikle İspanyada ve çevresinde- yalnızca askerî bir tesir yaratmakla kalmadı. Aynı zamanda, Avrupa bu hareketlerden büyük ölçüde etkilendi. Diyen Jack Goodynin elinizde tuttuğunuz bu eseriyle, şimdiye dek açılmamış kapılardan girecek, İslâm-Batı ilişkilerine dair yeni bir düşünsel boyut kazandıracaksınız.