Avrupa Birliği ile ilgili bütün tartışmalar, Türkiyenin muhtemel üyeliğinin ne getirip ne götüreceği üzerinde yapılıyor. Avrupa monoblok, çelişkisiz, belirlenmiş düz bir çizgi üzerinde ilerleyen bir bütünlük olarak algılanıyor. Bu bakış açısı Avrupayı yeni, açılımları olan bir siyasal yapılanma olarak değerlendirilecek bilgi ve kavrayıştan yoksun.Avrupa, işte bu zaafa cevaben yazılmış bir kitap. Son yirmi yıllık tarihiyle Avrupayı sosyal / siyasal bilimler açısından engin bir deneyim alanı olarak gören yazar, Avrupa Birliğini, başta Rawls ve Habermas olmak üzere siyaset felsefesindeki belli konumlar karşısında değerlendiriyor. Bu eleştirel, kuramsal değerlendirme kitabın ana gövdesini oluşturuyor. Ek bir bölüm olarak sunulan Avrupa Birliği-Türkiye İlişkilerinde ise yazar son dönem gelişmelere dair görüşlerini dile getiriyor
Avrupa Birliği ile ilgili bütün tartışmalar, Türkiyenin muhtemel üyeliğinin ne getirip ne götüreceği üzerinde yapılıyor. Avrupa monoblok, çelişkisiz, belirlenmiş düz bir çizgi üzerinde ilerleyen bir bütünlük olarak algılanıyor. Bu bakış açısı Avrupayı yeni, açılımları olan bir siyasal yapılanma olarak değerlendirilecek bilgi ve kavrayıştan yoksun.Avrupa, işte bu zaafa cevaben yazılmış bir kitap. Son yirmi yıllık tarihiyle Avrupayı sosyal / siyasal bilimler açısından engin bir deneyim alanı olarak gören yazar, Avrupa Birliğini, başta Rawls ve Habermas olmak üzere siyaset felsefesindeki belli konumlar karşısında değerlendiriyor. Bu eleştirel, kuramsal değerlendirme kitabın ana gövdesini oluşturuyor. Ek bir bölüm olarak sunulan Avrupa Birliği-Türkiye İlişkilerinde ise yazar son dönem gelişmelere dair görüşlerini dile getiriyor