Anti-Hamlet

Anti-Hamlet bir oyun çevresinde örülmüş bir felsefe metnidir. Yurtiçi ve yurtdışında performanslar gerçekleştiren Aracagök, Anti-Hamleti de Nisan 1995te İstanbul AKMde Xampl-E II programı altında bir performans olarak sunmuştu. Hamlet gönderileni duymak ve görmek ile ilgili bir oyundur. Oyunun kendisi ve Hamletin oyunu bir ses ve görüntü gönderisiyle başlar. Hamlet bu gönderiyi bir emirmiş gibi algılar ve emire itaat eder. Emir Hamlete Oyna! demektedir. Yalnız gönderilen şeyleri görüp duyduğunu farkeden Hamlet kendisine verilen uysal prens rolünü reddeder. Bu red sonucu oynamamakta karar kılar, yani oynamak ya da oynamamak seçeneklerinden ikincisini seçer. Seçimini yapan Hamlet kendisini gönderilmeyenin karanlığına bırakır ve orada babasının hayaletiyle karşılaşır. Bu andan sonra, yaptığı seçimin aksine, hayatında iki rolü olacaktır: birincisi, oynamayı reddettiği ama hayaletin sözleri üstüne kendisini delilik maskesi altında dahil ettiği dışındaki oyundaki rolü; ikincisi, babasının hayaletini gördükten sonra kendisiyle başlattığı, dışındaki oyuna kapalı oyundaki rolü... Anti-Hamlette karakterler(?) dıştaki oyunu önce reddetmişlerdir. Gönderileni duymak ve görmek istemezler. Red sürecini oyunda saklanarak, yaprak toplayarak geçirdikleri bir süreç olarak yaşamışlardır. Bu süreç Hamletin yazıldığı andan şimdiye uzanan bir süreç olabileceği gibi, dün ya da bir saniye önce başlamış bir süreç de olabilir. Burada önemli olan hepimizin bir parça Hamlet olduğu ama bunun kaderimiz olmadığının kavranmasıdır. Anti-Hamleti yazan kişi(?), oyundaki karakterler(?) ve bu karakterleri(?) canlandıracak oyuncular(?) arasında hiçbir fark olmadığı düşünülmektedir. Buna neden olarak hepsinin dışardaki oyunu reddetmek istedikleri halde Hamlet ile aynı kaderi paylaşmak zorunda bırakıldıkları

Anti-Hamlet bir oyun çevresinde örülmüş bir felsefe metnidir. Yurtiçi ve yurtdışında performanslar gerçekleştiren Aracagök, Anti-Hamleti de Nisan 1995te İstanbul AKMde Xampl-E II programı altında bir performans olarak sunmuştu. Hamlet gönderileni duymak ve görmek ile ilgili bir oyundur. Oyunun kendisi ve Hamletin oyunu bir ses ve görüntü gönderisiyle başlar. Hamlet bu gönderiyi bir emirmiş gibi algılar ve emire itaat eder. Emir Hamlete Oyna! demektedir. Yalnız gönderilen şeyleri görüp duyduğunu farkeden Hamlet kendisine verilen uysal prens rolünü reddeder. Bu red sonucu oynamamakta karar kılar, yani oynamak ya da oynamamak seçeneklerinden ikincisini seçer. Seçimini yapan Hamlet kendisini gönderilmeyenin karanlığına bırakır ve orada babasının hayaletiyle karşılaşır. Bu andan sonra, yaptığı seçimin aksine, hayatında iki rolü olacaktır: birincisi, oynamayı reddettiği ama hayaletin sözleri üstüne kendisini delilik maskesi altında dahil ettiği dışındaki oyundaki rolü; ikincisi, babasının hayaletini gördükten sonra kendisiyle başlattığı, dışındaki oyuna kapalı oyundaki rolü... Anti-Hamlette karakterler(?) dıştaki oyunu önce reddetmişlerdir. Gönderileni duymak ve görmek istemezler. Red sürecini oyunda saklanarak, yaprak toplayarak geçirdikleri bir süreç olarak yaşamışlardır. Bu süreç Hamletin yazıldığı andan şimdiye uzanan bir süreç olabileceği gibi, dün ya da bir saniye önce başlamış bir süreç de olabilir. Burada önemli olan hepimizin bir parça Hamlet olduğu ama b... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
9753421346

Etiketler: senaryo-oyun

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

müntekimgıcırbey
2 kişi

Okumak İsteyenler

aynur aslanova
1 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski