Alinin Günlüğü kendi içinde akıp giden bir nehir gibi. Kendimizi bu akıntıya bırakınca, tatlı bir yolculuk bizi çocukluğumuzun kim bilir unuttuğumuz hangi kıyısına çıkaracak. Her günlük aslında bir davettir. Kemdimize ulaşacağımız bir yolun haritasını çıkartır. Savrulup giden günlerin birikip bir bulut olması, sonra üstümüzde durup yağmur olması ve yağmurun hayatın bizden aldıklarının bir kısmını geri vermesi... İşte Alinin Günlüğü.Bülent Ata şemsiyesini kapatıp sayfalar boyunca bu yağmurda yürümüş.
Alinin Günlüğü kendi içinde akıp giden bir nehir gibi. Kendimizi bu akıntıya bırakınca, tatlı bir yolculuk bizi çocukluğumuzun kim bilir unuttuğumuz hangi kıyısına çıkaracak. Her günlük aslında bir davettir. Kemdimize ulaşacağımız bir yolun haritasını çıkartır. Savrulup giden günlerin birikip bir bulut olması, sonra üstümüzde durup yağmur olması ve yağmurun hayatın bizden aldıklarının bir kısmını geri vermesi... İşte Alinin Günlüğü.Bülent Ata şemsiyesini kapatıp sayfalar boyunca bu yağmurda yürümüş.