Acı Bir Başlangıç Bu

Madrid, 1980.

Kırk yıllık diktatörlükten sonra değişim rüzgârı İspanyol toplumunda ağır ağır esmeye başlar. Genç Juan de Vere, meşhur yönetmen ve yapımcı Eduardo Muriel’in özel sekreteri olarak çalışma hayatına ilk adımını atar. Patronu, güzel olduğu kadar kaygı verici eşi Beatriz Noguera’yla tanıştırır kendisini. Sonra arkadaş çevresiyle... Ne ki farkında olmadan genç sekreterine mahrem dünyasının ve anılarının gizli kapısını da açar böylece.

Önceleri patronunun sürdüğü hayattan gözü kamaşan genç sekreter sonraları, bu parlak dekorun karanlık bir arka tarafı olduğunu keşfeder yavaş yavaş. Örneğin, Eduardo Muriel neden karısından nefret etmektedir? Görünüşte amaçsız, uzun gezintileri sırasında karısı nerelere gider? Eski aile dostları olarak tanıtılan Doktor Van Vechten aslında kimdir, hakkında anlatılanlar doğru mudur?

Genç sekreter, bitmeyecekmiş gibi görünen şenliklerin yaşandığı Franco sonrası Madrid’de nefes kesen bir soruşturma sürecinde bu gizemlerin peşine düşer...

Arzunun, gücün ve suçluluk duygusunun yaşamlarımız üstündeki etkisini gözler önüne seren, sürükleyici bir roman.


(Tanıtım Bülteninden)

Madrid, 1980.

Kırk yıllık diktatörlükten sonra değişim rüzgârı İspanyol toplumunda ağır ağır esmeye başlar. Genç Juan de Vere, meşhur yönetmen ve yapımcı Eduardo Muriel’in özel sekreteri olarak çalışma hayatına ilk adımını atar. Patronu, güzel olduğu kadar kaygı verici eşi Beatriz Noguera’yla tanıştırır kendisini. Sonra arkadaş çevresiyle... Ne ki farkında olmadan genç sekreterine mahrem dünyasının ve anılarının gizli kapısını da açar böylece.

Önceleri patronunun sürdüğü hayattan gözü kamaşan genç sekreter sonraları, bu parlak dekorun karanlık bir arka tarafı olduğunu keşfeder yavaş yavaş. Örneğin, Eduardo Muriel neden karısından nefret etmektedir? Görünüşte amaçsız, uzun gezintileri sırasında karısı nerelere gider? Eski aile dostları olarak tanıtılan Doktor Van Vechten aslında kimdir, hakkında anlatılanlar doğru mudur?

Genç sekreter, bitmeyecekmiş gibi görünen şenliklerin yaşandığı Franco sonrası Madrid’de nefes kesen bir soruşturma sürecinde bu gizemlerin peşine düşer...

Arzunun, gücün ve suçluluk duygusunun yaşamlarımız üstündeki etkisini gözler önüne seren, sürükleyici bir roman.


(Tanıtım Bülteninden)


Değerlendirmeler

değerlendirme
10 puan

Uzun yıllardır tanıyıp sevdiğimiz, kendisinden önemli iyilikler gördüğümüz dostlarımızın, geçmişte veya belki bugün hala insanlara karşı ahlaksızca eylemlerde bulunduğunu öğrenseydik ne yapardık? Detayları merak edip bilgi mi toplardık yoksa bizi ilgilendirmediğini düşünüp başımız diğer yöne çevirmek ve öğrenmemeyi tercih etmek bir seçenek olur muydu? Peki bütün bunların politik olarak suistimal edilmiş, yıpranmış, yozlaşmış ve uzun yıllar süren kavgayı ve kanı durdurmak için geçmişinin üzerine sessizlikten bir perde çekmek üzere uzlaşmış bir toplumun parçası olarak yaşandığını düşünürsek yanıtımız değişir miydi?

İç savaş ve ardından gelen diktatörlük yılları ile birlikte yaklaşık kırk yıllık bir dönemin sona ermesinden sonra hem politik hem de toplumsal bir dönüşüm sürecine giren İspanya’da geçiyor roman. 1980 yılının aydınları, sanat çevreleri, aile ve dostluk ilişkileri, yaşananların algılanışını çerçeveleyen o kırk yıllık sürecin gölgeleri ile birlikte anlatılıyor. Kötü zamanların etkilerini geride bırakmak bu yüzden zordur, bataklıktan çıkmayı başarmış olsan bile en azından ayaklarında hala çamurun ağırlığını taşıyorsundur. Bu bireyler için de toplumlar için de aynı ölçüde geçerli galiba. O yüzden belki de geçmişi deşmenin, üzerinde fazla düşünmenin bir anlamı yok. Tıpkı yarın için kaygılanmanın anlamsız oluşu gibi. Hayata tutunmak denilen şey, dünün çaresizliği veya yarının belirsizliği ile uyumlu bir yaşam sürmekle yani hafif adımlarla yürüyebilmekle ilgili. Geçmişe ve geleceğe bir anlam verme çabalarını anlamsızlaştıran ise esasen gerçeğin bilinemez oluşu. Kahramanlardan birinin ifadesi ile “Gerçeği bilmek her zaman imkansızdır. Hiçbir zaman bilinemez. Hakikat bir kategoridir. Hakikat, yaşandığı ölçüde ertelenen bir kategoridir. Evet hakikatin peşinden koşmak yanıltıcıdır, vakit kaybıdır, ihtilaf kaynağıdır, aptallıktır. Gelgelelim bunu yapmadan da edemeyiz.”

Velhasılıkelam, bilinemeyecek olanı bilmeye çalışmaktan geri durmak en hayırlısıdır diyor yazar. Yaşadığımız herhangi bir olayla belki acı bir başlangıç yapmışızdır geri kalan yaşamımıza ama beteri de geride kalmıştır.


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 448 sayfa
2018 tarihinde, Yapı Kredi Yayınları tarafından yayınlandı


Dil
Türkiye Türkçesi

Etiketler: roman

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Lale banıçiçek
2 kişi

Okumak İsteyenler

Okumak isteyen bulunamadı.

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski