NkhetKLC

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
NkhetKLC okuma durumunu güncelledi.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
NkhetKLC okumuş.
Karanlıkta Islık Çalmak

İçerisinde az da olsa masumiyet olduğunu düşündüğümüz karanlıkların, yürek burkan hikâyesi 1959 yazıydı.
On yaşında olduğum yaz. Sokaktaki herkesin kapılarını kilitlemeye başladığı yaz. Bir kızın ölmesi önemli bir şeydi. Fakat iki kızın ölmesi... Bu bambaşka bir şeydi. Herkes bir sonraki kurbanın kim olduğunu merak etmeye başlamıştı. Ben hariç. Sıradaki kurban bendim. Bunu biliyordum.Babası ölmeden evvel Sally, ona bir söz vermiştir. Kız kardeşini canı pahasına da olsa koruyup kollayacaktır. Anneleri hastaneye yatırılınca üvey babaları onları terk edip gitmiştir ve büyük ablaları Nell, erkek arkadaşıyla ilgilenmekle kardeşlerine vakit ayıramayacak kadar meşguldür. İki küçük kız kardeş bir başlarına kalakalmışlardır. Bu durum ise, küçük kızları taciz edip öldüren o sapık için bulunmaz bir fırsattır.İnanılmaz bir hayal gücüne sahip olan Sally'nin emin olduğu iki şey vardır: Katilin kimliği ve sıradaki kurbanın kendisi olduğu. Kız kardeşi ve kendisini o sapıktan koruyabilmek için elinden gelenin en iyisini yapmaktan başka çaresi yoktur.

"Masumiyetin kaybedilmesi, Kagen'in şefkat dolu romanında görüldüğü gibi, bir annenin ya da babanın kaybı veya gerçek olduğu düşünülen bir şeyin aslında kocaman bir yalan olduğunun keşfedilmesi kadar dramatik olabilir. . . Kagen her dönemdeki çocukların savunmasızlığını zarif bir şekilde göstermektedir. Sally, hayatı pahasına sözünden dönmeyen bir kız ve aynı zamanda büyüleyici bir başkahraman."
- Publisher's Weekly

"Acı-tatlı ve şahane bir şekilde betimlenmiş olan Karanlıkta Islık Çalmak, iki küçük kız kardeşin, hayal kırıklığı ve arayışlarla dolu bir yazın öyküsü. Karanlıkta Islık Çalmak çok başarılı. Kaçırmayın."
- SARA GRUEN
Filler İçin Su romanının yazarı

"Bu roman tek kelimeyle muhteşem... Romanı çekici kılan şey Kagen'ın edebi tarzı ve dünyanın gerçek yüzünün yavaş yavaş ortaya çıkışını, on yaşında bir çocuğun gözlerinden görebilme becerisi. Sally'nin üslubu masum bir zekâ içeriyor ve tam anlamıyla büyülüyor. Sally ile Troo özenle işlenmiş karakterler, Down sendromlu kız gibi başka birkaç muhteşem karakterin ortasında acı verecek kadar canlı."
- Milwaukee Journal Sentinel

"Arada sırada karşınıza, karakterleri son derece sevecen olduğu için aileniz kadar sevdiğiniz ve konusu, ne kadar çabalarsanız çabalayın, hikâye uzasın diye daha yavaş okuyamayacağınız kadar heyecanlı olan bir kitap çıkar. Karanlıkta Islık Çalmak işte böyle bir kitap. Bu kitabı, ilk sayfasından son sayfasına kadar çok sevdim."
- Sandra Kring, Carry Me Home ve
The Book Of Bright Ideas kitaplarının yazarı
"Bu cesur ve akıllı, saygısız ve romantik küçük kızın, mahallesi ve gizemleri hakkındaki gerçeği anlatacağına ve en önemlisi bize 1959 yazında çocuk olmanın nasıl bir şey olduğunu anlatacağına inanıyoruz."
- Milwaukee Magazine

"Kagen'in ilk romanı, okuyucuları 1959 yılının unutulmaz yazına çeken on yaşındaki anlatıcı Sally O'Malley sayesinde, sevimlilikle ışıldamaktadır. Yazar, bu unutulmaz kitapta dünyayı, erken büyümüş bir çocuğun gördüğü şekilde resmetmektedir."
- Romantic Times

"Kakaolu süt ve Gökyüzü Kralı ya da Kırmızı Işık oyunu gibi anılarla gülümsemenize yol açacak olağanüstü, komik ve muhteşem bir kitap ."
- Chapel Hill Herald (Durham, Kuzey Carolina)

"Muhteşem bir konu... Birinci sınıf bir anlatım"
- The Capital Times

İçerisinde az da olsa masumiyet olduğunu düşündüğümüz karanlıkların, yürek burkan hikâyesi 1959 yazıydı.
On yaşında olduğum yaz. Sokaktaki herkesin kapılarını kilitlemeye başladığı yaz. Bir kızın ölmesi önemli bir şeydi. Fakat iki kızın ölmesi... B... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
NkhetKLC okumuş.
Da Vinci Şifresi (Robert Langdon, #2)

Bir Da Vinci Muamması: Şifre Dan Brown, bir gazetecinin Siz komplo teorisyeni misiniz? sorusuna Kesinlikle hayır. Aslında bunun tam aksiyim. Benim için daha çok kuşkucu tanımı uygun olur. diyerek cevap verir. Söz konusu konuşma yazarın son romanı The Da Vinci Code - Da Vinci Şifresi üzerine yapılmaktadır ve gazeteci sorusunda yerden göğe kadar kadar haklıdır. Da Vinci Şifresi – The Da Vinci Code'a adını veren Leonardo Da Vinci şüphesiz romanın ana kahramanıdır. Kitabın kurgusuna konu olan tarihsel bilgiler yüzyılların gerisinde kalsa da sanat tarihçileri başta olmak üzere konunun uzmanlarına hiç de yabancı değil. Bu ‘komplonun söylentileri uzun yıllardır sayısız dillerde kulaktan kulağa fısıldanıyor. Özellikle de sanat dünyasında... Komplonun dramatik yanı Leonardo Da Vinci'nin sapkınlıklar, şifreler ve esrarlı sembolizmle benzenmiş tablolarında fazlasıyla belirgindir olmasıdır... diyor Dan Brown. Sanat tarihçileri Da Vinci tablolarının yüzeysel görünümlerinin altında çok daha derinlere inen birtakım anlamları olduğu fikrinde birleşiyorlar. Bir çok bilim adamı da ustanın eserlerini, bu çok güçlü gizemlerin ipuçlarını ele vermek amacıyla yaptığını iddia ediyor. Yazar, romanında Da Vinci'nin de bir zamanlar üyesi olduğu ve günümüze dek gelen ‘Gizli Kardeşlik Örgütünü anlatır. Bu bilinen büyük bir sırdır! Bu noktada durup, yazarın geçmişine bakalım: Dan Brown, Amherst Koleji ve Philips Exeter Akademisinden mezun olduktan sonra bir süre eğitim gördüğü bu okullarda İngilizce öğretmenliği yaptı. Şifre çözme ve gizli hükümet örgütlerine duyduğu ilgi, 1996'da ilk romanı Digital Fortress'in ortaya çıkmasını sağladı. Roman, yayınlanmasından hemen sonra bir anda elektronik kitap listelerinde bir numaraya yükseldi. Ulusal Güvenlik Teşkilatını konu alan roman sivil halkın mahremiyeti ile ulusal güvenlik arasındaki ince çizgiyi irdeliyor. Yazar tekno-gerilim türündeki ikinci romanı Deception Point'da da politikada ahlak, güvenlik ve gizli teknoloji konularını işliyor. Başkanlık Ödülünü kazanmış bir matematik profesörü ile ilahiyat müzisyeni bir annenin oğlu olan Dan Brown, bilim ve din gibi paradoksal felsefelerin egemen olduğu bir ortamda büyüdü. Bu birbirini tamamlayıcı görüşlerden aldığı esinle ünlü romanı Angels and Demons'u yazdı. Bu yapıt da bir İsviçre fizik laboratuvarı ile Vatikan kenti arasında geçen, bilim ve din odaklı bir gerilim romanı; Brown, son zamanlarda simgeciliği konu alan gerilimler yazıyor. Bu eserlerin başkahramanı Harward Üniveristesinde ikonografi ve dinsel sanat profesörü olan Robert Langdon'dur. Bu dizinin konuları Paris, Londra ve Washington D.C. gibi mekanlarda geçer. Da Vinci Şifresi'ni yazmak Dan Brown, Da Vinci tablosundaki gizemi ilk kez İspanya'da Seville Üniversitesinde çalışmalar yaparken fark eder. Yıllar sonra Angels and Demons için Vatikan'ın gizli arşivlerinde araştırmalar yapma şansına sahip olur. Bu araştırmalarda Da Vinci muamması tekrar karşısına çıkacaktır. Bunun üstüne diyor yazar, Louvre Müzesine gittim ve Da Vinci'nin ünlü yaptlarından bazılarının orijinallerini inceledim. Aynı zamanda bir sanat tarihçisi bana, bu tabolardaki insanı şaşırtan sapkınlıkların ardından yatan gizemleri anlamama yardım edecek ipuçları verdi. İşte o andan itibaren bu konu beni esir aldı. Gizli bilgiler Romanda tanımlanan eser yüzyıllardır kronolojik biçimde çeşitli yayınlarda kullanılmıştır. Da Vinci Şifresi'nin temelinde duran kurgu da Tanrıça kültürü de hak ettiği payı alır. Roman, birçok kültürde kadınların spiritüel güçlerinin nasıl ve hangi nedenlerden dolayı ortadan kaldırıldığını da irdeler. Romanın bir diğer özelliği de ‘Gizli Kardeşlik Örgütü üzerindeki sis perdesi aralamasının yanında -ki kurguda kullanılan söylentiler yüzyıllardır bilinmektedir- bu sırrın ilk kez popüler gerilim romanı formatında açıklanıyor olmasıdır. Hıristiyanlığın tarihçesine uzun yolculuklar yapan romanın yazarı, Ben tüm dinlerin öğrencisiyim der. Bu konularda bilgim arttıkça, sorularım da artıyor. Bana göre, spritüel arayış yaşam boyunca süren bir olgudur. Romanda, karakterler ve aksiyon tamamen kurgusal olmasına karşın, betimlenen tablolar, mekanlar ve tarihi belgelerin hepsi gerçektir. Da Vinci Şifresi'nin bazı bölümlerinde Opus Dei'nin eylemleri de yer alır. Yazar bu durumu şöyle açıklıyor: Opus Dei hakkında dengeli ve adil bir tanımlama yapmak için çok çalıştım. Buna rağmen belki çizdiğim tablodan alınanlar olmuştur. Opus Dei birçok insanın yaşamında pozitif güç olabilir ama Opus Dei ile yakın ilişkisi olanların bir kısmını da derinden etkileyen olumsuz deneyimleri olmuştur. Opus Dei hakkında yazılmış düzinelerce kitaptan yararlandım ve eski ya da yeni birçok üyesiyle de konuştum. Muamma Da Vinci Şifre'sini büyük bir komplo üzerine kuran Brown'un kahramanı, Harvard Üniversitesi Simge-Bilim Profesörü Robert Langdon'dur. Langdon, Paris'te iş gezisindeyken, gece yarısı, Louvre'un yaşlı müdürünün ölü bulunduğu haberini alır. Langdon ve yetenekli Fransız kriptoloji uzmanı Sophie Neveu, cesedin etrafındaki izleri takip ederek bu garip esrar perdesini araladıkça, ipuçlarının onları Da Vinci'nin tablosuna götürdüğünü keşfederler. Büyük usta bu sırrı herkesin görebileceği bir yere, ünlü eseri Mona Lisa tablosunun içine gizlemiştir. Langdon bu garip bağlantıyı açığa çıkarınca tehlike artar. Cinayete kurban giden müze müdürü de, Sir Isaac Newton, Botticelli, Victor Hugo, Da Vinci ve aralarında diğer ünlülerin de bulunduğu gizli bir kuruluş olan Sion Manastırı Derneğinin bir üyesidir. Langdon, aydınlatmaya çalıştıkları bu tehlikeli sırrın yüz yıllardır tarihin derinliklerinde gizlendiğinden şüphelenir. Böylece Paris ve Londra sokaklarında amansız bir kovalamaca başlar. Langdon ve Neveu, kendilerini, atacakları her adımı önceden bilen esrarengiz olduğu kadar da çok zeki olan bir adamla karşı karşıya bulurlar. Eğer bu karmaşık bilmeceyi çözemezlerse Sion tarikatının büyük yankılar uyandıracak bu çok eski gerçeği ebediyen kaybolacaktır.

Bir Da Vinci Muamması: Şifre Dan Brown, bir gazetecinin Siz komplo teorisyeni misiniz? sorusuna Kesinlikle hayır. Aslında bunun tam aksiyim. Benim için daha çok kuşkucu tanımı uygun olur. diyerek cevap verir. Söz konusu konuşma yazarın son romanı The... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
NkhetKLC şu an okuyor.
Uçurtma Avcısı

Emir ve Hasan, Kabil'de monarşinin son yıllarında birlikte büyüyen iki çocuk...
Aynı evde büyüyüp, aynı sütanneyi paylaşmalarına rağmen Emir'le Hasan'ın dünyaları arasında uçurumlar vardır: Emir, ünlü ve zengin bir işadamının, Hasan ise onun hizmetkarının oğludur. Üstelik Hasan, orada pek sevilmeyen bir etnik azınlığa, Hazaralara mensuptur. Çocukların birbirleriyle kesişen yaşamları ve kaderleri, çevrelerindeki dünyanın trajedisini yansıtır. Sovyetler işgali sırasında Emir ve babası ülkeyi terk edip California'ya giderler. Emir böylece geçmişinden kaçtığını düşünür. Her şeye rağmen arkasında bıraktığı Hasan'ın hatırasından kopamaz. Uçurtma Avcısı arkadaşlık, ihanet ve sadakatin bedeline ilişkin bir roman. Babalar ve oğullar, babaların oğullarına etkileri, sevgileri, fedakârlıkları ve yalanları.... Daha önce hiçbir romanda anlatılmamış bir tarihin perde arkasının yansıtan Uçurtma Avcısı, zengin bir kültüre ve güzelliğe sahip toprakların yok edilişinin aşama aşama gözler önüne seriyor. Uçurtma Avcısında anlatılan olağanüstü bir dostluk. Bir insanını diğerini ne kadar sevebileceğinin su gibi akıp giden öyküsü...

Emir ve Hasan, Kabil'de monarşinin son yıllarında birlikte büyüyen iki çocuk...
Aynı evde büyüyüp, aynı sütanneyi paylaşmalarına rağmen Emir'le Hasan'ın dünyaları arasında uçurumlar vardır: Emir, ünlü ve zengin bir işadamının, Hasan ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
NkhetKLC okumuş bitirmiş.
Aynı Yıldızın Altında

Hayatın Anlamını Bulmanın, Âşık Olmanın ve Alınan Her Nefesin Farkına Varmanın Öyküsü

On altı yaşındaki kanser hastası Hazel Grace'in birkaç yıl daha yaşamasını garanti eden tıp mucizesine rağmen hastalığı ölümcüldür ve konulan teşhisle birlikte yıldızlar, öyküsünün son bölümünü çoktan kaleme almıştır.

Fakat Augustus Waters isimli yakışıklı bir sürpriz karakter, Kanserli Çocuklar İçin Destek Grubu'nda boy gösterince Hazel'ın hayatı bambaşka bir yöne sapar ve bu zeki çocuğun çekimine karşı koyamayan kızın öyküsü yeniden yazılır...

TIME dergisi, 2012'nin En İyi Romanı

Goodreads, 2012'nin En İyi Genç Yetişkin Kitap Ödülü

New York Times'ın En Çok Satanlar Listesinde #1

Wall Street Journal'ın En Çok Satanlar Listesinde #1

Amazon'un En Çok Satanlar Listesinde #1

Indiebound'un En Çok Satanlar Listesinde #1


"Hayata, ölüme ve araya sıkışanlara dair bir roman olan Aynı Yıldızın Altında, John Green'in en iyi kitabı.
Kahkaha atıyor, ağlıyor, hızınızı alamayıp tekrar okuyorsunuz."
Markus Zusak, Printz ödüllü bestseller yazarı

"Aynı Yıldızın Altında evrensel konuları ele alıyor: Sevilecek miyim? Hatırlanacak mıyım? Bu dünyada bir iz bırakabilecek miyim?"
Jodi Picoult, New York Times bestseller yazarı

"Dâhiyane... Çok etkileyici... Güçlü ve saf duygularla korkusuzca yüzleşebiliyor."
TIME

"Green, okurların aklından uzun süre çıkmayacak, göz kamaştıran iki gencin öyküsünü iyi bir gözlem yeteneği ve empatiyle anlatarak, rafta duracak bir kitaptan ötesini yazmayı başarmış." People

"Bu romanı çekici kılan şey dakikada bir heyecanlı bir patlama yaşanması değil, 'sayılı günler içinde sonsuzca' yaşamaya çalışan karakterlerin gerçekliği."
The Washington Post

"Buruk bir komedi, akılları baştan alacak bir romantizm ve insana hayat ile ölüme dair sorulan büyük soruları keyifle ve uzun uzun düşündüren bir kitap."
Horn Book

"Aynı Yıldızın Altında bir aşk hikâyesi. Son dönem edebiyatın en içten ve dokunaklı romanlarından biri ama aynı zamanda korkunç bir zekâ, cesaret ve hüznün varoluşsal trajedisini de anlatıyor."
Lev Grossman, TIME
(Tanıtım Bülteninden)

Hayatın Anlamını Bulmanın, Âşık Olmanın ve Alınan Her Nefesin Farkına Varmanın Öyküsü

On altı yaşındaki kanser hastası Hazel Grace'in birkaç yıl daha yaşamasını garanti eden tıp mucizesine rağmen hastalığı ölümcüldür ve konulan teşhisle birli... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Profil Resmi
NkhetKLC okumuş.
Kuyucaklı Yusuf

Bu manasız ve yabancı hayatta bir tek şeye hakikaten sarılmış, hakikaten inanır gibi olmuştu. Bu da karısı idi. Muazzez'in varlığı Yusuf için büyük, boşlukları dolduracak mahiyette bir şey değildi, fakat onun yokluğu müthişti. Onun bu kadar sebepsiz yere, bu kadar insafsızca Yusuf'un hayatından koparılması çıldırtacak kadar acı idi. Hayatında asıl aradığı şeyin Muazzez olmadığını biliyordu, fakat Muazzez olmadan bunu aramaya muktedir olamayacağını sanıyordu.

Kuyucaklı Yusuf Türk edebiyatının belki de en romantik kahramanıdır. Hayatın ve insanların zalimliği karşısındaki naif duruşu ile bir yandan trajik bir sona ilerlerken, bir yandan da yaşadığı lirik aşk hiyakesinin kahramanı olarak edebiyat tarihinde yerini almıştır.

Bu manasız ve yabancı hayatta bir tek şeye hakikaten sarılmış, hakikaten inanır gibi olmuştu. Bu da karısı idi. Muazzez'in varlığı Yusuf için büyük, boşlukları dolduracak mahiyette bir şey değildi, fakat onun yokluğu müthişti. Onun bu kadar sebe... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 8 ay
Daha Fazla Göster

NkhetKLC şu an ne okuyor?

Uçurtma Avcısı

%13
Sayfa 49.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.